| Ulaştırma rotasından, çıkış stratejisine kadar Tüm operasyon birisi tarafından ayarlandı. | Open Subtitles | العملية برمتها من الدخول للسرقة لاستراتيجية الخروج، تسلم الى شخص ما |
| Tüm operasyon sadece ben ve bir avuç IMF ajanınca biliniyordu. | Open Subtitles | عرفت العملية برمتها فقط لنفسي وحفنة من وكلاء صندوق النقد الدولي. |
| Tüm operasyon boka batmasın diye ülkemize hizmet uğruna etrafı toparlayabilir misin? | Open Subtitles | أتظنين أنّ بإمكانك حمل حقيبة ثقيلة في خدمة وطننا حتى لا تكلّل هذه العملية برمتها بالفشل؟ |
| - bütün operasyonu neredeyse batıran kişi sendin. | Open Subtitles | لقد كنت واحد من الذين اوشكوا على تدمير العملية برمتها |
| bütün operasyonu gümüş tepside sunmayacağım. | Open Subtitles | لن أسلم هذه العملية برمتها على طبق من فضة. |
| tüm operasyonu bir kukla oynatıcısı gibi yürüttünüz. | Open Subtitles | لقد أدرت العملية برمتها مثل محرك العرائس |
| Seni Bütün operasyonun başına koyuyorum, doktor. | Open Subtitles | سوف اضعك مسؤولا عن العملية برمتها. , الطبيب. |
| Maddenin yoğunluğu sonsuz değil ve bütün süreci tutarlı bir şekilde denklemler ile tanımlamak için bir şansımız var. | TED | مصير المادة محدود , و لدينا الفرصة لجملة منتظمة من المعادلات التي تصف العملية برمتها |
| Tüm operasyon, tek bir büyük, oldukça karışık Ponzi oyunu. | Open Subtitles | العملية برمتها إنها ضخمة وإحتياليةٌ ومعقده للغايه |
| Unutma, kimliğin açığa çıkarsa Tüm operasyon boşa gider. | Open Subtitles | تذكر، في حال توجية ضربة لغطائك العملية برمتها ستفشل بالكامل، |
| Tüm operasyon sualtında yapıldı. | Open Subtitles | . العملية برمتها تُنفذ تحت الماء |
| Parkta olan Tüm operasyon bizi şaşırtmak içindi. | Open Subtitles | كانت العملية برمتها بالحديقة لتتويهنا, |
| Tüm operasyon. | Open Subtitles | العملية برمتها. |
| Tüm operasyon gibi. | Open Subtitles | تماماً مثل العملية برمتها |
| 24 saate bana dönüp bütün operasyonu satış temelli modele dönüştüren bir teklif getirmen gerek. | Open Subtitles | اريدك ان تأتي لي في 24 ساعة و ان تحضر لي اقتراحا يحول العملية برمتها لنموذج مبني على المبيعات |
| bütün operasyonu tehlikeye atıyorsun. | Open Subtitles | أنت تضع العملية برمتها في خطر |
| Nevins'in eski çalışanı, tüm operasyonu ele geçirmeye çalışıyor. | Open Subtitles | الموظف الأسبق لدى نيفينز يحاول البدء في الأستيلاء على العملية برمتها |
| tüm operasyonu tehlikeye atamam. | Open Subtitles | لا يمكننى أن أعرض العملية برمتها للخطر |
| İşte! Bütün operasyonun içine etmek istiyorsun. | Open Subtitles | هاك، ستفسد العملية برمتها عن قصد |
| Bütün operasyonun amına koydun. | Open Subtitles | أنت مارس الجنس للتو العملية برمتها. |
| Günümüzde terörizmi anlamanın ana zorluklarından birisi, tüm süreci yürüten bir liderin olmadığı; merkezsiz, bağımsız hücrelerle uğraşıyor olmamızdır. | TED | واحدة من التحديات الرئيسية لفهم الإرهاب في الوقت الحاضر هي أننا نتعامل مع خلايا لا مركزية مستقلة، حيث أنه ليس هناك زعيم يقود العملية برمتها. |