ويكيبيديا

    "العيش من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yaşayamam
        
    • geçinmeye devam
        
    • yaşamaya
        
    • yaşayamaz
        
    "Sen benim gerçek aşkımsın." "Sensiz yaşayamam." "Dünya bir yana, sen bir yana." Open Subtitles إنك حبي الأوحد لا استطيع العيش من دونك إنك الوحيد الذي يقف بجانبي
    Başka bir kadına âşık oldum ve onsuz yaşayamam. Open Subtitles أنني قد وقعت في حب إمرأة أخرى ولا أستطيع العيش من دونها.
    Tanrı olmadan yaşayabilirim. Ama resim çizmeden yaşayamam. Open Subtitles يمكنني العيش من دون الله لكنني لا استطيع العيش من غير الرسم
    Tabii ki zorundayım. Senin maaşınla geçinmeye devam edemeyiz. Open Subtitles بالطبع مفروض , لا يمكننا العيش من دخل واحد
    Tabii ki zorundayım. Senin maaşınla geçinmeye devam edemeyiz. Open Subtitles بالطبع مفروض , لا يمكننا العيش من دخل واحد
    - Fakat yaşamaya değer her şeyini kaybettin. Open Subtitles لكنك خسرت كل شيء كان يساوي العيش من أجله
    Sanatçılar, kendisini beğenen insanlar olmaz ise yaşayamaz. Open Subtitles لا يستطيع الفنانون العيش من دون أناس مثلك
    ~Ne yaparım ben, gidişin öyle ani oldu ki... ~Ne yaparım ben, sensiz yaşayamam ki... Open Subtitles ماذا عليّ أن أفعل لا أستطيع العيش من دونك
    ~Ne yaparım ben, gidişin öyle ani oldu ki... ~Ne yaparım ben, sensiz yaşayamam ki... ~Kimsenin bilmediği... ~...bir sırrın mı vardı? Open Subtitles ماذا عليّ أن أفعل وقد رحلتِ فجأة ماذا عليّ أن أفعل لا أستطيع العيش من دونك ماذا عليّ أن أفعل وقد تركتيني خلفك
    - Keserler. Sen iyisin, çalışıyorsun. Ama ben sigorta olmadan yaşayamam. Open Subtitles سوف يفعلون ذالك ,انتي تعملين أنا لا يمكنني العيش من دون عملي
    Seni seviyorum, Mari. Seni her şeyden çok seviyorum ve sensiz yaşayamam. Open Subtitles أحبك مارى,أكثر من أى وقت مضى ولا أستطيع العيش من غيرك
    Ben bunu yapmak istiyorum, onsuz yaşayamam. Open Subtitles هذا ما أريد عمله, لا أستطيع العيش من دونه
    Hava ve güneş ışığı olmadan yaşayamam. Open Subtitles لن أتمكن من العيش من دون نور الشمس والهواء.
    Ama onsuz yaşayamam. Open Subtitles ولكن , ولكن أنا لا أستطيع العيش من دونها .
    Bir an için, sonunda yaşamaya değer bir şey bulduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles لقد ظننت للحظة هناك بأنك وجدت أخيرا الشيء الذي يستحق العيش من أجله
    Bana yaşamaya tahammül edemeyeceğim şeyler hakkında bahse girmememi hatırlatıyor. Open Subtitles احتفظت بها لتذكرني أن لا أرهن أي شيء لا أستطيع العيش من دونه.
    Ama hiç kimse geleceksiz yaşayamaz. Open Subtitles من غير أطفال ... لكن لا احد يستطيع العيش من غير اطفال
    "Süsü püsü olmadan yaşayamaz." Aslında yaşayabilirim. Open Subtitles لن يمكنها العيش من دون الامتيازات" لكن بلى، يمكننى.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد