ويكيبيديا

    "الغرائز" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • içgüdüler
        
    • içgüdüleri
        
    • içgüdülere
        
    • içgüdülerin
        
    • içgüdü
        
    • güdülere
        
    • dürtülere
        
    • dürtüleri
        
    • içgüdülerle
        
    • dürtülerini
        
    • içgüdüleriniz
        
    Bu içgüdüler hem gerçek hem de sanal dünyalarda hayatta kalmak için gereklidir. TED هذه الغرائز ضرورية لحياتنا في كلا العالمين الحقيقي والافتراضي
    Ve o içgüdüler seni, eski erkek arkadaşının yaşadığı yere götürüverdi. Open Subtitles وتلك الغرائز قادتك إلى مكان عيش خليلك السابق
    Genel amaçlı kullanılabilir ya da insanlardaki hayvansı içgüdüleri yok edebilmek için. Open Subtitles لصالح التقدم العام وكبح جماح الغرائز الحيوانية فى الرجال . والناس عموماً
    Muhtemelen sadece içgüdülere sahip hücrelerini canlandırabildik. Open Subtitles من المحتمل ان نكون قد انعشنا الاحاسيس و الغرائز
    Bu içgüdülerin bir kısmı doğuştan olabilir, ama çoğu öğrenilmiştir ve hepsi beynimize sıkıca işlenmiştir. TED مع أن بعض هذه الغرائز قد تكون فكرية، أغلبها تكتسب وجميعها جزء من عقولنا
    Özellikle de travmatik anılar bu içgüdü ve dürtüleri harekete geçiriyor. Open Subtitles وبخاصّة الذكريات الصادمة والتي تُعزز من تلكَ الغرائز والحوافز.
    İçgüdüler, arzular, duygulardan oluşan bir yeraltı dünyasını içimizdeki hayvanı işaret ediyordu. Open Subtitles ملمحاً بوجود عوالم خفية مظلمة من الغرائز و الرغبات و المشاعر الحيوان الداخلي
    Bazen bu içgüdüler, beni iyi bir arkadaş değil de, iyi bir polis yapıyor. Open Subtitles نعم في بعض الأحيان الغرائز التي تجعلني شرطيا جيدا لا تجعلني صديقا جيدا
    İçgüdüler senin için iyidir ama seni mükemmel bir Koruyucu yapacak olan şey teknolojidir. Open Subtitles الغرائز جيدة ، لكن ما سيجعلك حامية جيدة هو التقنية
    Senin burayla olan bağınınsa benzer şekilde arttığını düşünüyorum, eninde sonunda seni tanıştığımız hücreye götüren içgüdüler geri dönecek. Open Subtitles وأفترض أن إرتباطك بهذا المكانيزدادوعاجلاًأوآجلاً.. الغرائز التي قادتك إلى الزنزانة التي وجدتك فيها، ستعود.
    Bizim de atalarımız avcıydı. Fakat pek çoğumuz bu içgüdüleri kaybettik. Open Subtitles أجدادنا القدامى كانوا صيادين أيضاً, لكن أغلبنا فقدوا هذه الغرائز.
    Güçlü içgüdüleri onları yumurtlamak ve gelecek nesli döllemek için geri getirir Open Subtitles الغرائز قويّة جعلتهم يعودون لوضع وتخصيب البيض للجيل القادم.
    Oradaki hayvanların içgüdüleri zayıftır. Open Subtitles الحيوانات المرباة في حدائق الحيوان تحتوي الغرائز الطبيعية ضعيفة
    "İçgüdülere hitap eden, insanın en derin bölümüne hitap eder ve en hazır tepkiyi alır." Open Subtitles من يتحدث الى الغرائز يتحدث مع أعمق ما في بني البشر و يجد الإجابة الأكثر جهوزية
    "İçgüdülere hitap eden, insanın en derin bölümüne hitap eder ve en hazır tepkiyi alır." Open Subtitles من يتحدث الى الغرائز يتحدث مع أعمق ما في بني البشر و يجد الإجابة الأكثر جهوزية
    Görünüşe göre, annelik içgüdülerin şimdiden başladı, öyle mi? Open Subtitles فيما يبدو أن الغرائز الأمومية بدأت للظهور، أليس كذلك؟
    Ama ben içgüdülerin seni yönlendirdiğini düşünmüştüm. Open Subtitles ولكن تعلمت أن الغرائز نقطة لكم في الاتجاه.
    Taub, genetik ve içgüdü olarak tehlike anında kaçıp saklanan bir korkak olduğunu kabul etmek zorunda. Open Subtitles تاوب عليه ان يتقبل انه عن طريق الغرائز و المورثات فهو جبان و أفضل له ان يهرب و يختبئ
    Ama burada her ne olduysa bu güdülere ağırbasmış. Open Subtitles لكن ما حدث هنا الغى تلك الغرائز
    Kariyeri için iyi bir fırsat elinden kaçmak üzereyken, bir doktor bile en temel insani dürtülere karşı koyamayabilir. Open Subtitles حين يشعر الإنسان بتسرب فرصة هامة ...تخص مستقبلهم المهني فحتى الأطباء يمكنهم الاستسلام لإحدى الغرائز البشرية البدائية
    Fakat eğer belli içgüdülerle dünyaya geliyorsak bunların bazıları bizi bencillik, önyargı ve şiddete mahkum edebilir. TED حيث أنه لو وُلدنا ببعض الغرائز الخاصة، من الممكن عندها أن يديننا بعضهم بالأنانية والتحيز والعنف.
    Kalabalık kanatlarını açmalarını engelliyor, ve bu tavuklar en basit doğal dürtülerini bile gerçekleştiremiyor. Open Subtitles الزحام يمنعهم من نشر أجنحتها، والدجاج لا يمكنه تلبية حتى أقل الغرائز الطبيعية.
    Çünkü toplantılarınıza gelen bir adam sizi tedirgin ediyor, korumacı içgüdüleriniz ona güvenmemenizi söylüyor ve bu içgüdüleriniz daima haklı. Open Subtitles وغرائزكِ للحفاظ على النفس تخبركِ بعدم الوثوق به, ولطالما أصابت تلك الغرائز.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد