ويكيبيديا

    "الغوص" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dalış
        
    • Dalgıç
        
    • dalışı
        
    • dalmak
        
    • dalmaya
        
    • Dalma
        
    • Dalıyoruz
        
    • dal
        
    • dalıp
        
    • atlama
        
    • balıklama
        
    • dalışa
        
    • dalışta
        
    • dalışın
        
    • dalıştan
        
    Sadece bir saat ders aldıktan sonra nasıl serbest dalış yapacaksın anlamıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أن بإمكانك ممارسة الغوص الحرّ بعد ساعة واحدة من التعليم.
    Ve güneş doğduktan sonra maviliklerin arasında dalış yaptıklarını görebilirsiniz. TED كما تشرق الشمس، التي تراها في الزرقاء، أن تبدأ الغوص الخاصة بهم.
    Buna bakıyorum ve şöyle diyorum, daha derine, daha ileriye ve daha uzağa gidebilecek araçlar var; denizaltılar, su altı robotları ve hatta dalış ekipmanları. TED وعندما أتأمل ذلك، وأذهب، حسنًا، هناك أدوات للذهاب بشكل أعمق، وأطول وأبعد: غواصات، عربات الغوص في البحار أو الغطس.
    Onlar ben tek olan Dalgıç kıyafetini giyerken sizin dikkatinizi dağıtmaya yarıyor. Open Subtitles ومن المفترض أن يصرف لكم بينما أنا وضعت على بدلة الغوص واحد.
    Ama bu derine dalışı, erkek giyim mağazasında yapabilir miyiz? Open Subtitles لكن أيمكننا القيام بهذا الغوص العميق في متجر ملابس رجالي؟
    Yüzdeki kılların arasına dalmakla amcığa dalmak arasında fark yok. Open Subtitles الغوص في كل شعر الوجه ذلك لا يختلف عن المهبل
    Yüzeyden ayrılır ayrılmaz dalışın ilk mekanizması başlar: dalış refleksi. TED للتّو تركت السطح إذن يبدأ الميكانيزم الأول في العمل: الغوص اللاإرادي.
    dalış refleksindeki ilk şey, kalp atışlarınızı düşürmesidir. TED الغوص اللاإرادي، قبل كل شيء، هو إيقاع القلب الذي يهبط.
    Elinizde biraz sıvı su, biraz buz, belki biraz kara parçası var, belki bu harika gün batımında dalış yapmaya gidebilirsiniz. TED لديك القليل من الماء السائل، بعض الثلج، ومن الممكن مساحة أرضية، بغروب رائع كهذا ربما ستذهب لتمارس رياضة الغوص.
    Ve dalış gezisine geri dönelim, balık sürülerinin kullandığı kurallar ile ilgili gerçekten çok şey öğrendik. TED بالعودة إلى رحلة الغوص نحن نفهم الكثير عن القوانين التي تسخدمها مدارس الأسماك
    ve o bir sene boyunca dalış fiziğini, fizyolojisini ve bu sınırlamaların nasıl aşılabileceğini öğrenmek için çok zaman harcadım. Size basit bir düşünce göstereceğim. TED وخلال تلك السنة قضيت الكثير من الوقت في التعلم حول الفيزياء وعلم وظائف الأعضاء في الغوص ومعرفة كيفية التغلب على هذه القيود. سأريكم فكرة أساسية.
    34 yıl, 400 tüplü dalış ve bir doktoradan sonra hâlâ okyanusa tamamen aşığım. TED خلال 34 عاماً، مارست الغوص 400 مرة، وحصلت على درجة الدكتوراه، ومازلت مُتيمةً بالمحيط.
    Orada bulunanlar bilir, harika mercan kayalıkları, harika dalış ve şnorkelle yüzme imkanları vardır. TED من زارها يعرف روعة شعابها المرجانية، ومتعة الغوص والغطس في بحارها.
    İnci dalgıçlarını araştırırken, serbest dalış dünyası ile tanıştım. TED وعندما كنت أدرس الغوص بحثا عن اللؤلؤ وجدت نفسي في مجال آخر وهو الغوص الحر
    Safraları boşaltın. dalış birimi, yükselme durumuna geçin. Open Subtitles إلق بجميع الأثقال محطات الغوص , إلى الأمام
    Analizlerin sonucunda Dalgıç kıyafetinde, Hollanda'nın bir sahilinde bulunan cesedin gerçekten de Mouaz Al Balkhi olduğu çıktı. TED وأجزمت التحاليل بأن الجثة التي وُجدت ببدلة الغوص على شاطئ هولاندا كانت في الواقع لمعاذ البلخي.
    - Dalgıç anternörü herşeyi kaydediyor gibi gözüküyor. Open Subtitles يَبْدو ان مساعد مدرب الغوص يُسجّلُ كُلّ إجتماعاتهم.
    Bir bilim insanı olarak, benim için herşey 1953'te sualtına dalışı ilk kez denediğimde başladı. TED بالنسبة لي، كباحثة، كل شئ بدأ عام 1953 عندما بدأت الغوص لأول مرة.
    Yüzlerce vatozun arasında dalmak gerçekten unutulmaz bir deneyim. TED إن تجربة الغوص ضمن المئات من أسماك شياطين البحر هي حقّا تجربة فريدة من نوعها ولا تُنسى.
    Sen ve o canlandırılmış kılıf geyik gözlü erkek arkadaşınızı tekrar görmek istiyorsanız anne sorunlarına dalmaya başlamanı öneririm. Open Subtitles من اي وقت مضى تريد رؤية قرير العين حبيبها مجددا أقترح عليك أن تبدأ الغوص في قضايا امك الخاصة
    Yani eğer hiç bir denizaltıyla Dalma şansınız olursa, şüphesiz, içine girin ve riski göze alıp dalın. TED اذا اردتم ان تسنح لكم الفرصة من اجل الغوص في تلك الغواصة فعليكم السعي من اجل ذلك
    - Havalandırmalar kapandı. - Dalıyoruz. Bakalım bu hanım ne durumda? Open Subtitles المنافذ الرئيسية أغلقت إلى الغوص , لنرى كيف تعمل
    Sen şu yerel kültüre dal Open Subtitles كيف لهذابالثقافة المحلية؟ الغوص فيها.
    Rakiplerimden sıyrılmama yardım etti ben de karşılığında ona savaş ganimeti olarak dalıp içinde yüzebileceğiniz kadar çok altın getirdim. Open Subtitles ساعدني بالقضاء على منافسيني ومقابل ذلك, شكرتهُ بأن قدمتُ له الكثير من الذهب لدرجة أنه يستطيع الغوص به والسباحة داخله
    Evet, ne yapamayacağımı duymaktan yoruldum ve insanlara bakmaları için başka bir sebep verdiğimi anladım, bir paraşütlü atlama şirketi kurdum. Open Subtitles أجل,حسناً,لقد سئمت من سماع ما لا يمكننى فعله ثم فكرت بأن أعطى الناس سبب آخر ليحدقوا بى,لذا أنشأت شركه لتعليم الغوص فى السماء
    Eğer atlayacaksan, balıklama olsun, ilk kafa yere değecek yani. Open Subtitles إذا كنتِ ستقفزين ، فتأكّدي أن تأخذي وضعيّة الغوص ، وعلى الرأس أوّلاً
    Alarm verildi, gezmiyoruz! dalışa hazır olun! Open Subtitles انه أنذار , وليس جولة بحرية إلى مواقع الغوص
    Dediğim gibi, serbest dalışta dünya şampiyonuyum. Open Subtitles كما كنت أقول من قبل إنني بطل العالم في الغوص الحر.
    Onlar önemli olduğunu düşündüğüm bir şey yaptılar, tüplü dalışın benzerliğini aldılar. TED وأعتقد أنه قاموا بأمر مهمٍ، والذي يتجلى في اعتماد شبيه بجهاز التنفس تحت الماء أثناء الغوص.
    Denize yüzlerce beyaz ok dalıyor her dalıştan sonra arkalarında kabarcık izleri bırakıyorlar. Open Subtitles يصبح الشكل كما لو أن آلافاً من السهام البيضاء تطلق في البحر. تاركة خلفها فقاعات من الهواء جراء الغوص

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد