ويكيبيديا

    "الفصائل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • türler
        
    • türlerin
        
    • türün
        
    • tür
        
    • grupların
        
    • türü
        
    • bölük
        
    • gruplar
        
    • müfreze
        
    • türleri
        
    • canlıların
        
    • grupları
        
    • topluluk
        
    • müfrezeler
        
    • Grupsuzlar
        
    Garip olan ise, bu türler doğada bir arada bulunmazlar. Open Subtitles والغريب ان هذه الفصائل لا تتجمع طبيعياً في البيئة الطبيعية
    Bütün gri türler kayboluyor. TED فكما نرى سوف تختفي كل الفصائل التي تم تحديدها باللون الفضي
    Ve türlerin birbirleri ile olan bağlantısı, doğal dünya üzerine eğitim aldım, TED وانا ادرس هذا التعقيد .. في الطبيعة .. في العلاقات بين الفصائل
    Bu yüzden şu an baktığınız pek çok türün daha isimleri yok. TED الكثيرمن الفصائل التي تنظرون لها الآن ليس لديها أسماء حتى الآن.
    Gelecekte dünyada yaşayan tek tür olarak, klonlanmış tarih öncesi mağara adamlarıyla savaşıyorlar. Open Subtitles حيث تقوم الفصائل المستقبلية التي نعيش على الأرض بمحاربة رجال الكهوف المستنسخة الهجينة
    Tüm bu grupların, kitabın metnine yayılan derin tarihi var. Herbert ayrıca kitaba ölçek duygusunu da dahil ediyor. TED كل هذه الفصائل ذات جذور ضاربة تتناثر في نص القصة، كما يدمج هربرت ذلك الكم من المشاعر في البناء القصصي
    Avrupa'daki ağaç türü sayısına bakacak olursak, örneğin Urallar'dan İngiltere'ye, ne kadar var biliyor musunuz? TED فإذا نظرتم إلى عدد الفصائل من الأشجار التي لدينا فى أوروبا، على سبيل المثال، من جبال الأورال حتى انجلترا، أتعلمون كم؟
    Diğer bütün bölük komutanları, askerlik oynuyorlar. Open Subtitles كل قادة الفصائل موجودون هنا إنهم يلعبون لعبة الجندي
    Şimdi bu iyonlar aslında yengeç, midye veya istiridye gibi birçok türler için kendi kabuklarını yapmaları için onlara bloklar yapıyorlar. TED والأن هذه الايونات اساساً هى لبنة البناء للعديد من الفصائل البحرية لبناء قشرتها الخارجيه، مثل سرطان البحر أو بلح البحر والمحار.
    Bu genler, türler ve alanlar arasında paylaşıldığına göre ortak bir atadan miras kalmış olmalıdır. TED ولأن هذه الجينات مشتركة بين الفصائل وعبر النطاقات فلا بد وأن يكونوا قد ورثوها عن سلف مشترك،
    Gerçek şu ki; onlar öncüdür, yani bütün türler içinde dünya topraklarını ilk sömürgeleştiren hayvanlardır. Open Subtitles في الحقيقة, لقد كانوا من مهد الطريق للحيوانات الأولى من كل الفصائل لكي يستوطنوا الأرض
    Bu türlerin bazılarının iki yüz yıla kadar yaşayabildiğini biliyor muydun? Çok ilginç. Open Subtitles أتعرف بأنّ أحد هذه الفصائل يمكنها العيش لما يزيد عن 200 سنة ؟
    Ve o zaman bu aklıma geldi -- eğer diğer türlerin bakış açısıyla kendimize bakabilseydik, neler olurdu? TED وذلك حينما جائتني الفكرة التي كانت، التي كنت ستكون لو نظرنا للأمر من جهة الفصائل التي نتعامل معها؟
    Çalışmalar bazı türlerin iyi yaşam sürdüklerini gösteriyor ama çoğu negatif bir sonuç gösteriyor. TED تظهر الدراسات ان بعض الفصائل فى الواقع تعمل بصورة جيده لكن العديد منها يظهر نتيجة سلبية.
    Bu sadece bir kaç türün sahip olduğu bir yetenek. TED هذه مَيزة عدد قليل من الفصائل تمتلكها على كوكبنا.
    Bu bir beden dünyası ve bu yeni tür bedeni içinde var, TED انه عالم الجسد، و بالحق تتواجد الفصائل في الجسد،
    Grup Sistemi'nin mükemmelliği grupların özgür iradelerini tehdit olmaktan çıkarıyor. Open Subtitles ذكاءنظامالفصائل.. مماثل تماماً لإزالة تهديد الفصائل لأي شخص يمارس إرادته المستقلة.
    Afrika'nın en korkulan türü, asla yıkılmayan bir Kafir. Open Subtitles ، أكثر الفصائل رُعباً في أفريقيا الأسـود الذي لا ينكسـر
    A - Ardından ise bölük komutanları doğrudan Kraliçe'ye bağlanıyor. Open Subtitles بعدئذٍ يرفع قادة الفصائل .تقاريرهم مباشرةً للملكة
    SOL gruplar, MÜSLÜMANLAR VE SÜRÜLMÜŞ FİLİSTİNLİ GERİLLALARIN ARASINDAKİ GERGİNLİK ARTTI Open Subtitles زاد التوتر مع الفصائل اليسارية والاسلامية ومع المنفيين الفلسطينيين
    Yeni müfreze liderlerini yetiştir ve astlarına güven. Open Subtitles دربوا قادة الفصائل الجدد وضعوا ثقتكم في ضباط الصف
    Atlas okyanusunun bu yosunlu bülümü aynı zamanda bu denizin yaşama alanını taklit eden eşsiz türleri bir araya getirmek için harika bir alan. TED فبحر الطحالب مكان رائع لتكتلات هذه الفصائل النادرة التي تطورت لتمثل البيئة الطحلبية الطبيعية
    dünyaya diğer canlıların bakış açısından bakabilmek insanın, sadece kendini önemli sayma hastalığına çaredir. TED النظر للعالم من وجهة نظر الفصائل الأخرى إنه علاج لمرض أنانية الإنسان
    Eyaletteki tüm köktendinci grupları birleştirdi. Bu, tüm kontrolü ona veriyor. Open Subtitles لقد تمكن من توحيد جميع الفصائل الأصوليه في محمية راند مما يجعله فعلياً في موضع التحكم
    Amaçlarının en hassas üyelerimize saldırarak, topluluk sistemimizi bozmak olduğu aşikâr. Open Subtitles في محاولة واضحة لعرقلة نظام الفصائل بمهاجمة المتطوّعون الجدد الضعفاء.
    Üçüncü ve dördüncü mekanik müfrezeler, içeri girin ve istilayı sürdürün. Open Subtitles الفصائل الآلية الثالثة والرابعة تتحرك وتواصل بالتفتيش
    Artık Grupsuzlar gibiyiz. Her şeyi geride bıraktık ama kendimizi ve birbirimizde bulduk. Open Subtitles نحن عديمي الفصائل الآن، تركناكلشيءورائنا..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد