ويكيبيديا

    "الفضائية" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • uzay
        
    • uzaylı
        
    • uzaylılar
        
    • uzaylıların
        
    • dışı
        
    • yıldız
        
    • yabancı
        
    • yaratık
        
    • uzaylıları
        
    • UFO
        
    • uzaya
        
    • uzaylılara
        
    • Uydu
        
    • Rıhtım
        
    • uzaylılarla
        
    Bunları yapacak olan, uzay elbiseli bu insanlara güvenmeniz gerekiyor. TED يجب أن تثق في أولئك الغرباء ذوو البدل الفضائية لدفنهم.
    Bütün o uyduları ve uzay mekiklerini kozmos'a sepetlemekten bahsediyorum. Open Subtitles أعني، التقلب بين كل تلك الأقمار والمكوكات الفضائية خارج الكون.
    En eski uzay mekiği, 70'lerde, gözünü uzaya dikmiş bilim adamları tarafından yapıldı. Open Subtitles مركبة الديناصور الفضائية بنيت في السبعينات من قبل علماء كانت اهتمامتهم في الفضاء
    Bir uzaylı donanmasıyla savaşıyordun, insanların yaptığı uzaylı melezi uçaklarla. Open Subtitles ..كنت تحارب أسطول مركبات فضائية بمقاتلات صنعها البشر والكائنات الفضائية
    Yani ikimizde biliyoruz ki uzaylı maddeleri insan biyolojisine negatif tepki veriyorlar. Open Subtitles أعني، كلانا.. كلانا يعلم أن المواد الفضائية تتفاعل سلبيا مع البيولوجيا البشرية.
    Yıllar önce uzaylılar onu kaçırmışlar. Üzerinde her türlü deneyi yapmışlar. Open Subtitles من سنين ماضية اختطفته الكائنات الفضائية وأجرت التجارب المختلفة عليه مثل
    Onu uzay gemisine aldıklarında, uzaylılar ona cinsel taciz yaptılar. Open Subtitles عندما أخذوه الى سفينتهم الفضائية الكائنات الفضائية تحرشت به جنسيا
    Homer Hickam, NASA'da mühendis oldu ve şimdi uzay mekikleri için astronot yetiştiriyor. Open Subtitles أصبح هومر هيكام مهندس بوكالة ناسا يدرب رواد الفضاء على مهمات المكوكات الفضائية
    Tamam, son meteor yağmuru sırasında gördüğüm uzay gemisini hatırlıyor musun? Open Subtitles حسناً، حسنا، تعرف تلك المركبة الفضائية التي رأيتها خلال السقوط الأخير؟
    Biz yeraltı üslü, uzay teknolojisi arayan gizli bir organizasyonuz. Open Subtitles إننا منظمة سرية تتعقب التكنولوجيا الفضائية من قاعدة تحت الأرض
    uzay gemileriniz hazır olana kadar, U.F.O'ları araştırmak için mi yardım edecekti? Open Subtitles إلى أن تجهز سفينتكم الفضائية كان سيساعدكم في العثور على الأجسام الغامضة
    Ve sonra uzay gemisiyle ilgili... sorunlar ve ben... çakıldım falan... Open Subtitles كان هناك بعض المشاكل المتعلقة بالمركبة الفضائية و أنا.. تحطمت السفينة
    Son 20 yılda, güçlü uzay teleskopları bizleri uzayın daha da derinliklerine götürdü ve sanal zaman yolcuları haline geldik. Open Subtitles ،في الـ 20 سنة الأخيرة وصلت بنا التلسكوبات الفضائية القوية الى ابعد نقطة في الفضاء واصبحنا عملياً مسافرين عبر الزمن
    uzay teleskobu evrene baktığında, tüm renklerde parlayan ışıl ışıl galaksiler gördük. Open Subtitles عندما تنظر التليسكوبات الفضائية عبر العوالم فانها ترى وهج المجرات بألوان مختلفة
    Bu uzay dağlarından biri toplayacak kaya kalmayıncaya kadar büyümeye devam eder. Open Subtitles إحدى تلك الجبال الفضائية الأولى تستمرّ بالنموّ حتى لا تتبقّى صخورٌ لتجذبها
    Çünkü kamuoyu, uzay keşfi için bütçe ayrılmasını kabul etmezdi. Open Subtitles ـ لأن الرأي العام لا يسمح بالإنفاق على الإستكشافات الفضائية
    Tabii adam uzaylı, uzay aracı da arkada park hâlinde değilse. Open Subtitles إلاّ إن كان رجل فضائي و سفينته الفضائية حطّت بالفناء الخلفي
    uzaylı teknolojisi bize karşı kullanılıyor. Satılmış insanların insanlığa karşı komplosuyla. Open Subtitles التكنولوجية الفضائية تستخدم ضدنا بواسطة مؤامرة المرتشين من أشخاص ضد البشرية
    Dünya'daki uzaylı hareketlerini izleyecek başka bir yol bulamadıkça Uydu sinyallerimi geri istiyorum. Open Subtitles ما لم شخص ما لديه وسيلة أفضل لمراقبة الحياة الكائنات الفضائية على الأرض
    uzaylıların gelişi birkaç saniye içinde 10.000'in üzerinde ufak kazaya sebep oldu. Open Subtitles وصول الكائنات الفضائية سبب فوق 10000 هزة أرضية في قليل من اللحظات
    Charles besin zincirinin Dünyadakiler için olduğu kadar dünya dışı yaşam için de var olan bir kuvvet olduğuna inanıyor. Open Subtitles يعتقد تشارلز أن السلسلة الغذائية هي مجرد حقيقة من أجل قوة حياة الكائنات الفضائية كما هو الحال بالنسبة الى الأرضيون.
    yıldız geminiz beni koruyacak olduğu için çok şanslıyım desenize. Open Subtitles إذًا من حُسن الحظ أنك وسفينتك الفضائية ستحمياني.
    Nick, ailemizi bulunca seninle temasa geçeceğiz, böylece bir kaç yabancı haklarsın. Open Subtitles نيك، سنتصل بك حالما نجد الأباء لذا أنت تستطيع رفس المخلوقات الفضائية
    "Yaşım büyüdüğünde, UFO' larla ilgilenmeye başladım, yaratık nesneleri topladım." Open Subtitles وعندما كبرت صرت مهتماً بالصحون الطائرة وصرت أجمع التحف الفضائية
    Dünyadaki uzaylıları izleyip, yakalayarak... insan ırkını gelecekteki tehlikelere hazırlamak.. Open Subtitles تتعقب أشكال الحياة الفضائية بالأرض وتقوم بتسليح البشر لمواجهة المستقبل
    uzaylılara ait bir teknoloji gibi, "Portekizli bir doktor" tarafından kıçınıza enjekte edilen ve hafızanızda yara bırakan bir olaydı. TED في مناسبات كهذه يصبح الندب من الماضي كقطعة من تكنلوجيا المخلوقات الفضائية التي تم ادراجها في أردافكم بيد دكتور برتغالي
    8 gezegen, 150'den fazla Uydu milyarlarca göktaşı, toz ve gazdan oluşuyor. Open Subtitles ثمانية كواكب وأكثر من مئة وخمسين قمرًا بلايين الصخور الفضائية والغبار والغاز
    Rıhtım kapılarına 30 saniye. Open Subtitles ثلاثون ثانية على بلوغ البوابات الفضائية.
    uzaylılarla birlikte yaşamaktansa ölmeyi tercih eden bir grup yabancı düşmanı. Open Subtitles جماعة عنصرية تفضل الموت على العيش في سلام مع المخلوقات الفضائية.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد