kısa bir haber arasından sonra tekrar sizlerleyiz. | Open Subtitles | ونحن سَنَكُونُ ظهراً صحيحاً بعد هذه إستراحةِ الأخبارِ القصيرةِ. |
Bayanlar baylar, bu kadar kısa sürede geldiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | أيها السيدات والسادة، شكراً لحضوركم سوية فى مثل هذه المهلة القصيرةِ |
Sekhmet bedeni kısa vadede kontrol edebileceğinin bilincinde. | Open Subtitles | سخمت عِنْدَهُ سيطرةُ واعيةُ على الجسمِ للفتراتِ القصيرةِ. |
Hazır buradayken birkaç birkaç kısa konuşma daha yapalım. | Open Subtitles | دعنا نَضْربُ بضعة أكثر مِنْ هذه التعليقات القصيرةِ بينما نحن هنا. |
Dr. Ludwig, bu kadar kısa zamanda geldiğiniz için çok teşekkürler. | Open Subtitles | الدّكتور لودفيج، شكراً للمجيئ على مثل هذه المهلة القصيرةِ. |
Ama atkuyruklu, kısa boylu kız ceylan gibiydi. Evet. | Open Subtitles | لكن تلك القصيرةِ الواحد بالضفائرِ كَانَ a غزالة منتظمة. |
Mont St. Michel de kısa kalacaksın bunun tadını çıkar. | Open Subtitles | تمتّعْ بإقامتِكَ القصيرةِ هنا في "مونت سان ميتشل". |
Bay Monk, bu kadar kısa sürede geldiğiniz için müteşekkirim. | Open Subtitles | السّيد Monk، شكراً ل مَجيء مثل هذه المهلة القصيرةِ. |
Al bakalım, kısa dalga telsizler buldum. | Open Subtitles | إذهبْ! هنا، حَصلتُ على مذياع الموجات القصيرةِ. |
Gerçekten yılda on asistan değiştiren ve çocuğunun telefonlarına bile çıkmayan birinin kısa Amerikan hikayelerini umursayacağını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتحسبُ حقاً أنّ من تبدّل عشرةَ مساعدين في العام ولا تردُّ مكالماتِ أطفالها الهاتفيّة قد تلقي بالاً إلى شكلِ القصّةِ القصيرةِ الأمريكية؟ |