ويكيبيديا

    "القضيه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dava
        
    • davayı
        
    • davada
        
    • davadan
        
    • davanın
        
    • Dosya
        
    • durum
        
    • davayla
        
    • konu
        
    • olaya
        
    • olayı
        
    • mesele
        
    • olayın
        
    • vakayı
        
    • Vaka
        
    dava kendi kendine sona erene kadar böyle yapmaya devam ederiz. Open Subtitles ونستمر في القيام بذلك حتى تحرق القضيه نفسها خارجاً وتصبح بارده
    Şimdiki dava 13 yıl önceki davayla çok benzerlik gösteriyor. Open Subtitles القضيه الحاليه مشابهه جدا للحادثه التى وقعت منذ 13 عاما
    Kendi başıma yapmak zorunda kalsam da bu davayı çözeceğim. Open Subtitles حتى اذا كان على فعل هذا بنفسى فسوف احل القضيه
    Bu aptalca davayı bize getirdin böylece sana Amerika topraklarında bulunma izni verdik. Open Subtitles لقد أحضرتى لنا هذه القضيه الوهميه حتى نعطيكى الأذن بالتواجد على أرض أمريكيه
    Peki Clouseau'yu bu davada isteyen şu nüfuzlu kişilere ne oldu? Open Subtitles ماذا عن أصحاب النفوذ تلك الذين أرادو كلوزو في القضيه ؟
    Sana söz veriyorum Step'i rahat bırakacağım ve davadan vazgeçecek. Open Subtitles اسمع . انا اعدك سأترك ستيب وسادعه يتنازل عن القضيه
    Bu yüzden bu davanın kapanması babamın en büyük arzusu. Open Subtitles لهذا ابي يرغب بجديه في ان يتم غلق هذا القضيه
    Ya adamımızı yakalayacağız... ya da 7 kişiyi öldürecek ve bu Dosya asla kapanmayacak. Open Subtitles أو أنه سيقتل سبعة أشخاص وهذه القضيه تستمر لسنوات
    Sen birini koruyor olsaydın, dava için en iyi adam kim olurdu? Open Subtitles .. إذا كنت تحمي شخصاً ما من سيكون الرجل المثالي في القضيه ؟
    Bu dava hakkinda bilmem gereken özel bir sey var mi? Open Subtitles هل هنالك شىء مميز على أن عرفه عن هذه القضيه.
    Bu dava için biraz acele var, esas tanık Bayan Coady'nin ilerleyen yaşı ve özellikle son dönemlerde yaşadığı ciddi kalp sorunları sebebiyle. Open Subtitles هناك حاله طارئه بهذه القضيه حيث ان الشاهده الرئيسه سيده ايلين كودى عجوز وعانت من بعض مشاكل القلب فى الفتره السابقه
    Henüz bilmiyorum. Onunla dava hakkında daha konuşamadım-- Open Subtitles لا اعرف حتى الان ، انا حتى لم اتحدث معه بعد عن القضيه
    Banton'ın parmak izleri, iki suç mahallinde bulundu. Ve tren terminali kasetleri de, son iki kurbanın etrafında olduğunu gösteriyor. - Bence bu dava oldukça açıklanabilir bir dava. Open Subtitles لقد وجدنا بصماته فى أماكن الجرائم يبدو ان القضيه حلت
    Bana bir iyilik yapın. Dedektif Sullivan'ın davayı üstleneceğini ve yola çıktığını söyleyin. Open Subtitles أصنع لي معروف, أخبره أن المحققه سوليفان ستتولى القضيه وهي بطريقها الى هناك..
    Federaller davayı üstlendi ve yardım için merkezden birilerini alacaklar. Open Subtitles الفيدراليين سوف يأخذون القضيه وسوف يأخذون أحداً من الداخل للمساعده
    Güven bana, FBI bu davayı olabildiğince çabuk kapatmak istiyor. Open Subtitles المباحث الفيدراليه إنهم فقط يريدون غلق هذه القضيه ثق بي
    davayı üçe böleceğiz. Birincisi, 2 suçlunun yargılanması. Open Subtitles سنقسم القضيه إلى ثلاثة أقسام أولا محاكمة الإثنين المتهمين
    Bu davada kanıtları söylemeye yetkili değilim. Open Subtitles لا يوجد خيار لدى لمناقشه القرائن فى تلك القضيه
    Vidocq beni davadan almak istedi. Open Subtitles فيدوك اراد أن يبعدني من القضيه ــ لماذا؟
    Sabah, davanın tekrar açılması için talepte bulunacağım. Open Subtitles سأتحدث إلى المفوض المعين فى الصباح و أفتح القضيه من جديد
    Ya da 7 kişiyi öldürecek ve bu Dosya asla kapanmayacak. Bana iyilik yapma. Open Subtitles أو أنه سيقتل سبعة أشخاص وهذه القضيه تستمر لسنوات
    Eğer durum böyle olsaydı, Ölümsüzler ile savaşıp, başarılı olmazdın. Open Subtitles لو كانت هذه هى القضيه ، فلن يتحتم عليكى مقاتلة الاموات الاحياء
    On yılda bir geliyor ve gerçekten bu konu yüzünden onu kaçırmak istemiyorum. Open Subtitles انه يأتي كل عشر سنوات فقط ولاأريد حقاً أن أفوته بسبب هذه القضيه
    Sizi olaya özellikle iten ne oldu? Open Subtitles ما الذي جعلك تكتشفين هذه القضيه بهذه السرعه
    olayı kökünden sarsacak önemli bir ipucu yakaladığını söyleyerek bürosundan fırladı. Open Subtitles و ركض خارج مكتبه قائلاً .أن لديه ما يؤدي إلى شق القضيه
    - Burada mesele zaman değil, burada mesele bu eldiven. Open Subtitles الوقت ليس هو القضيه هنا. هذا القفاز هو القضيه هنا.
    Bunun için arşivden birini ayarlayıp olayın detaylarını kontrol edeceğim. Open Subtitles ساجند شخص من السجلات لهذا خصوصا وساتفحص التفاصيل في القضيه
    Bu vakayı çözmekte uzmanlığınızdan faydalanabilirim. Open Subtitles بالتأكيد يمكنني الإستعانه بخبراتك لحل هذه القضيه
    Bu Vaka da, her zaman olduğu gibi, işlenen bir suç ile başlıyor. John Gray adlı bir çocuğun çevresinde işlenen bir suç. Open Subtitles هذه القضيه بدات بمحاوله قتل " " "لشاب اسمه "جوني جراي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد