Evrenin her yerinde gezdik oysa bunca zamandır buradaymış. | Open Subtitles | كنا نطير حول الكون كله بينما كان هو هنا طيلة الوقت |
Evrenin her yerinde gezdik oysa bunca zamandır buradaymış. | Open Subtitles | كنا نطير حول الكون كله بينما كان هو هنا طيلة الوقت |
Yakında, Tüm evren insan ırkının gerçek potansiyelinin farkına varacak. | Open Subtitles | قريبا الكون كله سوف يكون على دراية بقدرة الجنس البشري |
Hawking ve Gary Gibbons tarafından yapılan hesaplamalar şunu gösterdi, eğer boş uzayda karanlık enerji varsa, Tüm evren ışınım salıyor. | TED | حسابات مماثلة من هوكنج و جاري جيبونز أظهرت ، أنه لو كان لديك طاقة مظلمة في الفضاء الفارغ، فإن الكون كله يشع. |
tüm evrenin, tüm dünyanın mülkiyete verilmesini istememiz kulağa tuhaf geliyor. | Open Subtitles | قد يبدو غريبا أن نقول نحن نريد أن نمتلك الكون كله الأرض بالكامل إمتلكت. |
Yani tüm dünya senin etrafında mı dönüyor diyorsun? | Open Subtitles | إذاً ، فأنت تقول أن الكون كله يدور من حولك أنت |
Bir şeyler Dünya'yı ve muhtemelen Bütün evren'i ilk ve son kez bitirecek. | Open Subtitles | هناك شيء ما سيهلك الأرض وربما الكون كله مره واحد |
Bütün evreni kendi tapulu malı sanırdı. | Open Subtitles | لقد اعتقد نوعا ما ان الكون كله ملكه الخاص |
Bu düzensizlik eğilimi Evrenin her yerinde meydana geliyor. | Open Subtitles | هذا الهبوط نحو الفوضى يحدث عبر الكون كله. |
Evrenin her yanı Yoğun ve sıcaktı | Open Subtitles | .. كان ♪ لدينا الكون كله في حالة الساخنة، كثيفة ♪ |
Evrenin her yanı Yoğun ve sıcaktı | Open Subtitles | - آه أجل. ♪ وكان لدينا الكون كله في حالة الساخنة، كثيفة ♪ |
Evrenin her yanı Yoğun ve sıcaktı | Open Subtitles | ♪ كان الكون كله في حالة كثيفة حار ♪ |
Tüm evren gözyaşı biçimini almış, uzay boyunca düşüyor. | Open Subtitles | الكون كله على شكل دمعة نازلة تسقط من خلال الفضاء |
Bu küçük, minik homojensizlikler, milyonda 20 kadarlık bölüm, şu anda Tüm evren boyutuna genişlemiş olan erken evrendeki kuantum mekaniksel titreşimler tarafından biçimlenmiştir. | TED | وتلك الأجزء الصغيرة والقليلة والمتجانسة، تلكم العشرون جزء من المليون، تكونت عن طريق ذبذبات ميكانيكيا الكم في عصر الكون الأولي الذي تمدد على مدى حجم الكون كله. |
- Elbette. - Tüm evren. | Open Subtitles | نعم الكون كله |
Geçen yüzyılda tüm evrenin Samanyolu'nun içinde olduğunu düşünmemizden, aslında Samanyolu gibi milyarlarca galaksilerin olduğunu anlama noktasına geldik. | Open Subtitles | في القرن الماضي كنا نفكر بأن الكون كله بداخل مجرة درب التبانة لمعرفة لاحقا أن هناك |
Sicim teorisinde, tüm evrenin bir hologram olabileceğine dair bir fikir vardır. | Open Subtitles | أتعرفين، هناك فكرة تأسيسية في نظرية الأوتار أن الكون كله ربما يكون مجسم |
Dünya'nınkiyle kalmayıp tüm evrenin tarihini değiştiriyorsun. | Open Subtitles | ليس تاريخ الأرض فحسب بل الكون كله |
Görebildiğin her şey, tahayyül edebildiğin her şey lanet olası tüm dünya savaşta! | Open Subtitles | كل ما تراه وكل ما تتخيله الكون كله في حرب |
Yalnızca bize dünyamızla ilgili anlattıkları şeyler için değil Bütün evren'le ilgili, onun geçmişi ve geleceği ile ilgili anlatabilecekleri şeyler için. | Open Subtitles | ..ليس فقط لأنها تخبرنا عن أسرار عالمنا بل لما يمكنها أن تخبرنا به عن الكون كله .عن ماضيه ومستقبله |
Bütün evreni yok edebilir. | Open Subtitles | يمكن أن يمحو الكون كله |
Böyle bir zaman makinesi, tüm evreni yöneten ana kurallardan birini çiğnemiş olurdu. | Open Subtitles | هذا النوع من آلة الزمن ينتهك قاعدة أساسية هى التى تحكم الكون كله |
Aslında tüm evrende tüm takımyıldızlarında bulunan tek bir nokta vardır ve bu varlık budur, Dünya gezegeni. | TED | في الواقع هناك نقطة واحدة فقط في الكون كله الموجود في كل شيء تشكيلات من النجوم، وهذا الوجود هو هنا، كوكب الأرض. |
Ve tablo bütün evrenin -- ve bu sadece boşluk değil, ben ve sen de dahil demek -- bütün evrenin Higgs alanı denen bir şeyle dolu olması demek. | TED | و الصورة هى ان الكون كله وهذا لا يعنى فقط الفضاء، هذا يعنى انا ايضا، و بداخلك -- الكون كله مليء بشيء يسمى حقل هيجز. |