ويكيبيديا

    "اللحظه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • an
        
    • anda
        
    • anı
        
    • anın
        
    • andan
        
    • Şimdilik
        
    • noktada
        
    • zamanı
        
    • tam
        
    • beri
        
    • andı
        
    • sırada
        
    • dakikada
        
    O an geldiğinde, aşka olan tutkun, artık düş ve kuruntu olmayacak. Open Subtitles عندما تأتى تلك اللحظه رغبتك فى الحب لن يصبح خيالاً او وهماً
    İşte. İşte burası bana bir hediyen olduğunu anladığım an. Open Subtitles هنا، هنا هي اللحظه التي علمت فيها أنكِ تملكين موهبة
    Fakat şu anda düşündüğüm tek şey Aziz için bir şeyler yapmak. Open Subtitles إهتمامي الوحيد في هذه اللحظه هو أن أفعل شيئاً من أجل عزيز
    Tabi haklısın. Belki şu anda pek rahatlatıcı gelmiyor bunlar sana. Open Subtitles بالتأكيد أنت محقه ، ربما لن تتفهمي كلامي في هذه اللحظه
    Bu anı dört gözle beklediğimi itiraf etmeliyim, kalan son kişiye bunları anlatabilmek için. Open Subtitles يجب أن أعترف .. أننى كنت أنتظر هذه اللحظه لأكون قادرا على أن أخبر الشخص الأخير الذى نجا عن كل هذا
    Dinle, kargaşanın maksimum olduğu anı bekle sonra güvenlik görevlilerinin odasına doğru yerleri silmeye başla. Open Subtitles إنتظرى اللحظه الأكثر تشويشاْ وبعد ذلك قومى بالتنظيف بإتجاة حجرة الحرس
    Geri döndüğüm için çok mutluyum bu anın içine etmek istemem. Open Subtitles كنت سعيداً لعودتى حتى إنى لا أتحمل أن أفسد تلك اللحظه
    Ama o andan itibaren, her şey çok, çok daha kolaydı Open Subtitles لكن منذ تلك اللحظه فصاعداً سارت الأمور على نحو أفضل بكثير
    Eğer gerçekten bakarsanız, şu an hiç bir sorun yok. Open Subtitles اذا فكرت قليلا ليس هناك مشاكل في هذه اللحظه تحديدا
    Şu an itibariyle kedimiz olmadığından üzerimizde de tüy falan yok. Open Subtitles نحن بين بين في هذه اللحظه ولهذا السبب لا يوجد فراء
    Tabii ki, dış çevreye eriştiği an, sıcaklığı az bir dereceye kadar artar, sonra hemen normal haline geri döner. TED الان طبعا، في اللحظه التي تصدم فيها بالبيئه الخارجيه، وترتفع حرارتها بجزء من الدرجه، فأنها في الحال ترجع لحالتها الطبيعيه.
    bizi görmek için etrafa bakıyordu ve tam o an, bir şeylerin bilincinde olduğunu hissedebiliyordum. TED كان يبدأ بالبحث عنا، وفيه هذه اللحظه أحسست أانه حي.
    Ve şu anda sana söylemeliyim ki bunun olasılığı, fazla değil. Open Subtitles وأنا يجب أن أخبرك فى هذه اللحظه الإحتمالات ؟ ليست جيده
    Şu anda, düşman hattının 50 km uzağında olmamız endişe verici. Open Subtitles والان اعتبارا من هذه اللحظه فنحن 50 كم خلف خطوط العدو
    Devam edemezsin ve şu anda seni koruyamam. Sloane'un güvenini kazanamadım. Open Subtitles فى هذه اللحظه,لا أستطيع حمايتك يجب أن أعيد ثقة سلون لى
    Etraflarını sarabilmek için, hepimizin aynı anda mutfağa ulaşması gerekiyor. Open Subtitles وجميعنا يجب ان نصل للمطبخ فى نفس اللحظه لنحيط بهم
    20 yıldır bu anı bekliyordum. Open Subtitles لقد انتظرت هذه اللحظه لعشرين عاما اصمدى يا حبيبتى
    - Bunu yapabilirim. - Ve kritik anı bekle. Open Subtitles ـ يمكننى ذلك ـ و إنتظر حتى اللحظه الحاسمه
    Diğer bir deyişle, hayatım boyunca bu anı bekledim. Open Subtitles بمعنى اخر ، لقد انتظرت هذه اللحظه طوال حياتى
    Onu yatağa attığım andan beri bu anın gelmesini bekliyordun. Open Subtitles كنت تنتظر هذه اللحظه منذ اللحظه التي نمت فيها معها
    Fakat inanıyorum ki, en azından Şimdilik amaçlarımız aynı. Open Subtitles لكنى أوئمن على الأقل فى هذه اللحظه هدفه هو هدفنا
    Sanırım bu noktada, tamamen dürüst olmak dışında yapılacak hiçbir şey yok. Open Subtitles أعتقد في هذه اللحظه ليس هناك سبب لأن أكون أي شيء غير الصراحه
    Bu sırada, elimdeki bu zamanı tüm bu gösteriye saçmalık demekle geçirmek istiyorum. Open Subtitles في هذه اللحظه أود أن أغتنم هذه المرة لاسمي كل هذا العرض بالسخيف
    Bütün o sıkıntının içinde, ağlamaya başladığım ilk andı. Open Subtitles وكانت تلك هي اللحظه الوحيده في هذه المحنه التي بدأت فيها بالبكاء
    Birlikte Hong Kong'a gidecektik ama son dakikada, benden ayrıldı. Open Subtitles .تحدثنا عن الذهاب الى هونج كونج معا .ولكن فى اللحظه الاخيره,قتل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد