ويكيبيديا

    "المراهقين" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • genç
        
    • gençler
        
    • gençlerin
        
    • ergen
        
    • gençlik
        
    • ergenler
        
    • gençleri
        
    • Ergenlik
        
    • ergenlerle
        
    • gencin
        
    • gençlere
        
    • ergenlerin
        
    • gençlerle
        
    • Teen
        
    • ergenleri
        
    Şimdi, Chip tatlım... genç olmak ne kadar zordur bilirim. Open Subtitles الان , عزيزي تشيب, انا اعلم الصعوبة التي يعيشونها المراهقين
    Sağlıklı, genç erkekler, her gün 11'den 20'ye kadar ereksiyon yaşar. Open Subtitles الذكور من المراهقين يواجهون ما بين 11 إلى 20 انتصاب يوميا
    gençler arasında istenmeyen gebelikler cinsel aktivitenin bir numaralı olumsuz sonucudur. Open Subtitles بين المراهقين الحمل غير مرغوب به نتيجة سلبية من النشاط الجنسي
    Bunca yıldır o gençlerin sevimli katili rolünle hep yüzümü güldürdün. Open Subtitles حسناً , لقد جلبت لي السعادة لعدة سنين كقاتل المراهقين المحبوب
    Sana inanmayı seçersem ve gerçekten yardım etmek istiyorsan bu ergen cüceler, her şeyi mahvetmeden önce yeni bir planla gel. Open Subtitles اذا اخترت ان اصدقك وانكِ تريدي فعلاّ المساعده اذن أأتنى بخطة جديدة قبل ان يقوم هولاء المراهقين الملاعين بتدمير كل شئ
    Hayır, hayır, hayır. Sadece şu bildiğin gençlik partilerinden biri. Open Subtitles أوه, لا, لا, لا, إنها فقط واحدة من حفلات المراهقين
    Göbeğinin üzerinde sürünürken, ergenler de kafanın üzerinden kuru sıkıyla sıkıyor işte. Open Subtitles أخيرا تزحف على بطنك مع بعض المراهقين يطلقون الرصاص الفارغ فوق رأسك
    Dışlanan genç foklar yiyecek aramak üzere kıyıda dolanmaya başlıyor. Open Subtitles عندما يُطردون، فإن المراهقين يجوبون الشريط الساحلي بحثاً عن الطعام
    Dünyadaki genç olan herkes yuvaya dönüş partisi için hazırlanırken ben kafamı incelettireceğim. Open Subtitles بينما كل المراهقين في العالم يستعدون لحفل العودة أنا سأخضع للتصوير المغناطيسي لرأسي
    keşke genç sapıklar tarafından tahrif edilmeseydi... aslında çok yararlı. Open Subtitles الكتب التي لم تُخرب بواسطة المراهقين المنحرفين كانت مفيدة للغاية
    Bu müziğin şeytan işi olduğunu, gençler arasında salgın haline geldiğini düşünüyorlardı. Open Subtitles يخشى ان الشيطان كان وسيلة وقال انه خلق وباء شيطانية بين المراهقين.
    Yani, hobiciler ve gençler tarafından yazılmış virüsler tarafından enfekte olduğunuzu bilmek nispeten daha kolaydı. TED اذن كان من السهل معرفة انه تم اصابتك بفيروس عندما كانت الفيروسات يبرمجها الهواة و المراهقين
    Bugün, artık hobiciler ve gençler tarafından yazılmıyorlar. TED اليوم,انها لا تبرمج عن طريق الهواة و المراهقين
    Farklı ırklardan öğrencilerin olduğu sınıf ve aktivitelere katılan gençlerin ırkçı önyargılarının azaldığına dair çalışmalar var. TED وهناك دراسات من خلالها المراهقين الذين يشاركون في فصول وأنشطة متاكملة عرقياً يخفضون التمييز العنصري لديهم.
    Örneğin risk almayı ele alalım. gençlerin risk almaya eğilimli olduklarını biliyoruz. TED مثلاً، لنأخذ المخاطرة. نعرف بأنّ المراهقين يميلون للمخاطرة، هذا واقع.
    O zaman ben de senin hastalıklı ergen filmlerine gelmiyorum. Open Subtitles إذًا انتهيت من مشاهدة أفلام المراهقين البؤساء التي تفضلينها أيضًا.
    Bir okyanus dolusu ergen buraya ders almaya geliyor... ancak asla yüzme öğrenmiyor... zil çaldığındaysa Kızıl Deniz gibi ayrılıyorlar. TED محيطات من المراهقين يأتون لتلقي الدروس ولكن لم يتعلموا أبدا كيفية العوم, جزء كالبحر الأحمر عندما يدق الجرس.
    Balonun gençlik evreninde temelde, ön sevişme olduğunu sanıyordum. Open Subtitles انا أفكر بأن الحفلة اساسا للعب لاكثر عالم المراهقين
    genç insanlar, dövmelerini sildirmek için büyük meblağlar öderken, ergenler de aynı zamanda dövme yaptırmak için büyük meblağlar ödüyor. TED فيدفع الشباب أموالًا كثيرة ليتخلصوا من هذا الوشم الذي دفع المراهقين الكثير من الأموال ليحصلوا عليه.
    Bazen de gençleri şiir yazmaları için kandırmanız gerekiyor. TED تبين في بعض الأحيان ، يجب خداع المراهقين من أجل كتابة الشعر.
    Biz, düzeltici yüz ameliyatı olan hastaların fotograflarına karşı Ergenlik çağındakilerin tavırlarını inceledik. TED لقد درسنا مواقف المراهقين لاستجابتهم لصور المرضى الذين خضعوا لجراحات وجهه تصحيحية.
    Ve garip ergenlerle boş vakitlerinde arkadaş olmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles سنجبر على بناء علاقات مخيفة مع المراهقين بوقتك
    Mahkemeden önceki soruşturmada, diğer beş gencin hepsine, aynı fotoğraf dizisinden fotoğraflar gösterildi. TED وفي التحقيق الذي جرى قبل المحاكمة الفعلية، عرضوا الصور نفسها، على جميع المراهقين الآخرين.
    Gay ve transseksüel gençlere yardım eden bir evsiz barınağında çalışıyorum. Open Subtitles أعمل في منزل خيري يقوم بدعم ومساعدة المراهقين المثليين والمغايرين جنسياً.
    Bu salgına neden olan birçok neden var, fakat ergenlerin ihtiyaç duydukları uykuyu almalarına engel olan en önemli şey aslında kamu politikalarıyla alakalı bir olay. TED هناك العديد من العوامل المساعدة في تفشي هذا الوباء، لكن العامل الأساسي في حرمان المراهقين من الحصول على كفايتهم من النوم متعلق في الواقع بسياسة عمومية.
    İlla ki bulmak için yola çıkmasak da gençlerle pornografi hakkında sohbet etmenin muhteşem bir yolu olduğunu da keşfettik. TED نحن أيضا اكتشفنا شيئًا لم نكن بالضرورة نطمح لمعرفته، أنّ هناك طريقة رائعة لإجراء محادثة مع المراهقين حول الإباحية.
    Sizce de Teen Choice Ödülleri için biraz fazla büyük değil miyim? Open Subtitles ألاّ تعتقدون يا جماعة إنني كبيرة كفاية لحفل جوائز اختيار المراهقين ؟
    Mahallede ergenleri işe alan birkaç yerde form alıp getirdim. Open Subtitles لقد أخذت طلبات من عدة أماكن في الحي توظف المراهقين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد