ويكيبيديا

    "المساهمة في" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • katkıda
        
    Seçim kampanyasına da katkıda bulunamıyorlar birkaç aptal balina kimin umurunda, değil mi? Open Subtitles ولا يمكنها المساهمة في الحملات الانتخابية لذا من يأبه لأمر بضعة حيتان سخيفة
    Bu fikre göre dünyadaki herkes bilime bir katkıda bulunabilir. TED وهذه الفكرة قائمة على أن الجميع في العالم قادرون على المساهمة في العلم.
    Bu, içimdeki kimlikle ve her insanın topluma ve farklı bakışlara katkıda bulunma kapasitesiyle bir bağlantı kurdu. TED ولامست في داخلي شيئاً عن الهوية ، عن قدرة كل شخص في المساهمة في المجتمع ، بطريقةٍ تبعث بالأمل.
    Astronom olmamama rağmen mevcut projeye nasıl katkıda bulunduğumu size göstermek istiyorum. TED وبالرغم من أنني لست عالمة فلك، أود أن أعرض لكم اليوم كيف تمكنت من المساهمة في هذا المشروع المثير.
    Senghor'un tasvir ettiği o evrensel medeniyete katkıda bulunmak istedim. TED أردت المساهمة في تلك الحضارة العالمية التي وصفها سنغور.
    Bugün sizinle yeni solar teknolojisinin sürdürülebilir binaların geleceğine nasıl katkıda bulunabileceğini paylaşmak istiyorum. TED اليوم، أريد أن أعرض لكم كيف يمكن للتقنيات الشمسية الحديثة المساهمة في المباني المستدامة المستقبلية.
    O gülücük küresel ısınmaya katkıda bulunmadan tüm dünyayı aydınlatır. Open Subtitles الضحكة التي تجعل العالم كله مشمس بدون المساهمة في الاحتباس الحراري
    Hayatta kalmalarına katkıda bulunabilecek herkesi göz önünde bulundurmanı isterim. Open Subtitles اريدك ان تأخذ الجميع بعين الاعتبار, الذين يمكنهم المساهمة في النجاة.
    İmparatorluğun şanına katkıda bulunmak istiyorsunuz. Open Subtitles لأنّكم تمنّيتم المساهمة في علو مجد الرايخ
    Takımına katkıda bulunmak sadece home-run yapmak ve harika yakalayışlar yapmak değildir. Open Subtitles المساهمة في فريقك قد لا تكون فقط بالجري والتقاط الكرات
    Bazı ilerlemeler kaydettik fakat kat edilecek çok yol var ve umarım bazılarınız bu yolda bize katkıda bulabilir. TED ونأمل أن نكون قد حققنا بعض التقدم إلى الآن لكن لا يزال أمامنا الكثير ونأمل أن البعض منكم يمكنه المساهمة في تحقيق تلك الغاية.
    Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, ruh sağlığı, günlük hayatın getirdiği stresle mücadele etmek ile alakalı; üretken ve yararlı bir şekilde çalışmakla ve topluma katkıda bulunacak işler yapabilme gücünle. TED حسب منظمة الصحة العالمية، الصحة العقلية هي القدرة على مواجهة الضغطوطات والتوترات الطبيعية للحياة؛ وأن تمارس العمل بشكل مُنتج ومثمر وأن تكون قادراً على المساهمة في مجتمعك.
    Herkesin gruba bütünüyle katkıda sağlaması gerek. Sen neye katkı sağlıyorsun? Open Subtitles الجميع تمكن من المساهمة في المجموعة
    Peki benzeri bir soruyu size sorsam: "Sizce nüfusun kaçta kaçı tam olarak hesap yapabilir, organik kimyayı anlayabilir ya da kanser araştırmalarına katkıda bulunabilir? TED ولكن اذا كان لي ان أسألك سؤال مماثل: "في اعتقادك كم هي النسبة المئوية للسكان القادرين حقا على إتقان حساب التكامل والتفاضل، أو فهم الكيمياء العضوية، أو قادرين على المساهمة في أبحاث مرض السرطان؟"
    Ailemize ileride katkıda bulunmayacağı için Jaime'yi reddettin. Open Subtitles (أدرت ظهرك ل(جايمي لرفضه المساهمة في مستقبلها
    Bugünkü göreviniz zaman kapsülüne katkıda bulunmak. Open Subtitles {\pos(192,230)} عملكم اليوم هو المساهمة في الكبسولة الزمنية.
    Diğer ülkeler, algı tekniği çalışmasının astronomiyle ilgili olmadığını, çünkü bu alanda astronomi verisi çalışması yapacak görmeyen astronom olmadığını söylerken, Güney Afrika, "Alana katkıda bulunacak engelli insanlarla çalışmak istiyoruz." TED في حين أخبرتني بلدان أخرى أن دراسة تقنيات التصور من أجل دراسة بيانات علم الفلك لا صلة لها بالفلك لأنه لا وجود لعلماء فلك عميان في هذا الميدان، قالت لي جنوب أفريقيا: "نحن نريد من أشخاص ذوي إعاقات المساهمة في هذا الميدان".
    Clark, her ne kadar, Lois'in ilâhi kudret hikayesine katkıda bulunmak istesem de, o sırada baygın halde yatmakla meşguldüm. Open Subtitles (كلارك)، بقدر ما أودّ المساهمة في قصة (لويس)... -لقد كنت مشغولة بكوني فاقدة الوعي...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد