Demek bu talihsiz çocuğu zindana kapatan korkunç zalim sensin. | Open Subtitles | أفهم بأنك المستبد الفظيع الذي سجن هذا التعيس السيء الحظ |
Orkitleri kölelere yedirmek zalim Hükümdarın hoşuna gidiyor. | Open Subtitles | كل الرفاهيات تثير أستياء المستبد الأعظم نفقات اطعام الأوركيد للعبيد |
- Burası Sogo, Gece Şehri zalim Hükümdar yönetir ve her çeşit şeytanlık vardır. | Open Subtitles | مدينة الظلام تحكم بواسطة المستبد الأعظم و مخصصه للشر بجميع أشكاله |
"ve gökyüzünün içinden... adaletin okuyla zorba hükümdarı yok edecek." | Open Subtitles | حيث سيصوب سهمه الحاد العادل إلى الحاكم المستبد |
zorba kanunlarından kurtuluş! zorba Tanrısından kurtuluş! | Open Subtitles | حريه من قوانينه المستبده حريه من ربه المستبد |
Ve insanlar kendi kendilerine düşündüler, "İkinci senaryoyu yaşamaktansa belki de içinde bulunduğumuz bu otoriter düzene katlanmalıyız." | TED | عندھا، اعتقد الناس أن الأفضلَ لھم أن يتعايشوا مع ھذا الوضع المستبد عوضَ أن يعيشوا السيناريو الآخر. |
Anladığıma göre bu talihsiz biçareyi hapse tıkan korkunç zalim sensin. | Open Subtitles | أفهم بأنك المستبد الفظيع الذي سجن هذا التعيس السيء الحظ |
İşini bitiren, zalim kazma bu demek? | Open Subtitles | أهذا هو الأحمق المستبد الذي يتدخل في شؤونكِ كلها؟ |
Öldüreceğin adamdan daha zalim biri-- | Open Subtitles | عندها ستصبح فقط نفس ...المستبد ذاته الذي قتلته |
Ben Rupert Murdoch, milyarder zalim, ve burası benim tribünüm. | Open Subtitles | -أنا (روبرت مردوك) الملياردير المستبد وهذه مقطورتي |
zalim Hu Ba, ordusunu gizlice toplayıp şehre kadar dayanmış! | Open Subtitles | المستبد (هو با) يقود بعض القّوات خارج المدينة |
Bir zalim, önemsiz ya da intikamcı bir kişilik olarak? | Open Subtitles | المستبد ؟ الحقير والمنتقم ؟ |
zalim kaptanınız. | Open Subtitles | القُبطان المستبد. |
Sitarcının gizli şarkısıyla Kötü adamdan kaçarlar Kızıp köpürse de zorba Faydası yoktur ona | Open Subtitles | مع ذلك المستبد يهيج ويثور وكل ذلك بلا جدوى |
Yaralandın ama kavga başlatıp karşılık verirsen sadece zorba olursun. | Open Subtitles | انت مصاب بالرض، لكن إن رددت، إن بدأت شجاراً، فستكون المستبد وحسب |
zorba ağabeyin ve terk eden babanla çözülmemiş sorunların var gibi görünüyor. | Open Subtitles | حسنًا, لديك بعض المشاكل الغير محلولة مع أخيك الأكبر المستبد و مشاكل تخلي والدك عنك |
Ferris sadece Cameron'ın otoriter babasına karşı duramayışının acizliği için bir koruma. | Open Subtitles | فيريس هو مشروع قدرة كاميرون على الوقوف بوجه والده المستبد |
Ne otoriter bakışlara ne de hükmedici bir dilin sesine, asla boyun eğmemeli. | Open Subtitles | "لم ينحن قطّ للأسى المستبد." "أو لنكهة لسان طاغية حادّة -. |
Stomoxys ve Glossina, Yüce Hükümdarın yeğenleridir. | Open Subtitles | ستوموكسيس و جلوسينا هم أبناء أخت المستبد الأعظم |