Panzehiri mükemmel beş parçaya bölüp gizli kurt adamı tedavi edip herkesi nasıl kurtaracaksınız? | TED | كيف يمكنك تقسيم الترياق لخمسة أجزاءٍ متكافئة، وتشفي المستذئب السرّي، وتنقذ الجميع؟ |
Bir kurt adamı öldürebilecek tek şey. | Open Subtitles | هذه هي الرصاصة الوحيدة التي يمكن ان تقتل المستذئب |
Bu muhabir, hırsızın kurt Adam gibi bir canavar olduğunu söylemiyor. | Open Subtitles | لست أقول أن القط السارق هو وحش بشري مثل المستذئب |
Öyküye göre kurtadam dolunayda beslenirmiş. Bu 3 gün dolunay var. | Open Subtitles | المستذئب يتغذى خلال الدورة القمرية تلك الثلاث ليالِ التى يكون فيها القمر مكتملاً |
Romantik kurtadam. sekse vahşice yaklaşıyordu. | Open Subtitles | المستذئب شاعري. على الرغم من أن الجنس كان شرساً للغاية |
Güneste yürüdüler. Sirf bu bile Lycan tezgahina delil sayilir. | Open Subtitles | ساروا في الشمس وهذا وحده دليل على تواطئهم مع المستذئب |
Seksi Wolverine pençeleri gibi değil, ürkütücü vahşi hayvanınkiler gibiydi. | Open Subtitles | وليس مثل مخالب المستذئب الساخنة لكن مثل مخالب حيوان بري مخيف |
Bunu yapan kurt adam ölene kadar lanetlenmiş huzursuz bir ruh. | Open Subtitles | الحقيقى ,نصف ميت إننى كاللعنه التى تسير روحها فى الأرض0000 حتى يموت المستذئب الذى فعل هذا بى |
Lanet bir kurt adama bile yasal bir avukat atanıyor. | Open Subtitles | حتى المستذئب اللعين له الحق قانونياً في محامي للدفاع |
Söylemeye çalıştığım, kurt adamımız, kurt kadın da olabilir. - Kurt-insan tarafından ısırılmış herkes. | Open Subtitles | إن النقطة أن المستذئب هذا من الممكن أن يكون أيضاً مستذئبة أو أي شخص عضه الذئب |
- Hayır, kurt adam ortada yok. | Open Subtitles | كلا , لا يوجد إشارة عن المستذئب ماذا عنك؟ |
kurt adamın ayın 28 günü insan olması seni rahatsız etmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يضايقك أن ذلك المستذئب إنساناً 28 يوم في الشهر ؟ |
Ama biz burada boş boş takılırken kurt adam insan etrafta dolaşıp, herhalde bizimle alay ediyor. | Open Subtitles | لكن بينما نحن هنا لا نفعل شيئ هناك المستذئب الإنساني يسخر مننا |
Evet. Ben ve kurt adam, bir kafeste 3 dakika. Tek istediğim bu. | Open Subtitles | أجل , أنا و المستذئب وحيدون في القفص لمدة ثلاث دقائق , هذا كل ما أطلبه |
kurt adamı hakladıktan sonra bir güzel kana kana ağlarız. | Open Subtitles | نحن يمكن أن نبكي جيداً بعد أن نمسك المستذئب |
- kurtadam'ın zayıflığını biliyoruz. Gündüz ortaya çıkamaz, kutsal topraklara ayak basamaz. | Open Subtitles | نحنُ نعرف نٌقطة ضَعف المستذئب إنه لا يستطيع الخُروج فى ضوء النهار، و لايُمكنه الوقوف على الأرض المُقدسة. |
Bu kurtadam saldırısının senin sokağında olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | أنا أفهم أن هجوم المستذئب هذا حصل في مربعك السكني |
kurtadam savar.. ökseotu, koyun külü ve çavdar. | Open Subtitles | طارد المستذئب نبات الهدال رماد الخروف وحبوب الجاودار |
Güneşte yürüdüler. Sırf bu bile Lycan tezgahına delil sayılır. | Open Subtitles | ساروا في الشمس وهذا وحده دليل على تواطئهم مع المستذئب |
Ayrica, aklinizdan çikarmayin bir Lycan, asla kurt halinde oldugundan daha saldiriya açik degildir. | Open Subtitles | وتذكروا المستذئب يكون ضعيف وهو في هيئة الذئب |
Senin alt kattaki Wolverine çocukla olan sorunun gibi mi? | Open Subtitles | مثل المشاكل مع فتاكِ المستذئب في الدّور السّفليّ؟ |
Likantrofi, kişiyi ısıran kurtadamı öldürerek, yani soy zincirini kırarak belki tedavi edilebilir. | Open Subtitles | ، النظرية هي ربما هناك علاج لو قتلت المستذئب الذي عضك فهذا ينقي دمك ربما هناك علاج هذا يعني أنه احتمال فحسب؟ |
Eğer bir itin izini süreceksen bundan daha iyisini yapman lazım. | Open Subtitles | يجب عليك فعل شئ أفضل من هذا إن كنت تودي تقفي المستذئب |