ويكيبيديا

    "المسموح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yasak
        
    • yetkili
        
    • izin
        
    • yasal
        
    • yetkim
        
    • verilen
        
    • Hız
        
    • iznim
        
    • hakkım
        
    • mübahtır
        
    Giriş yasak. O halde uzak dur. Open Subtitles وهي من اختصاصه الآن ايضا وهو لايسمح بتجاوزها ، لذا ابقى ضمن المسموح لك
    Ailem ortalarda yok ve fırını açmam yasak. Open Subtitles أبواي خارج المدينة، وليس من المسموح لي بأن أستخدم الفرن
    Buraya sadece yetkili personel girebilir efendim. Kurallar böyle. Open Subtitles فقط المسموح لهم يدخلون يا سيدى هذه هى القواعد
    Etkileri devasa ve neredeyse evrensel olduğu hâlde, bu liderleri sadece ufak bir grup insanın seçmesine izin veriliyor. TED عدد قليل فقط من الأشخاص هم المسموح لهم بالتصويت لهؤلاء القادة، بالرغم من أن تأثيرهم هائل ويكاد يكون عالمياً.
    Besinler, bitkisel takviyeler, yasal ilaçlar ve yasa dışı maddeler ilaç etkileşimlerine neden olabilir. TED تستطيع الأطعمة والمكمّلات العشبية، الأدوية المشروعة، والمواد غير المسموح بها أن تسبب تفاعلات دوائية.
    Bu konuda konuşmaya yetkim olduğunu pek zannetmiyorum. Open Subtitles امم,أنا لست متأكدًا أن كان من المسموح لي التحدث بشأن هذا:
    Highland Rugby'de izin verilen tek yalan, ben ve rugby kariyerim hakkındadır beyler. Open Subtitles والكذب الوحيد المسموح به هنا يا ساده هنا حول مهنتى فى لعبه الركبى
    Bölgenin çoğunda Hız limiti olan saatte 128 kilometre hızla gidildiğinde bölgemi bir uçtan bir uca gitmek 10 buçuk saat sürüyor. TED تستغرق القيادة عبر دائرتي عشر ساعات ونصف بسرعة 80 ميلًا في الساعة، وهو حد السرعة المسموح به في أغلب الدائرة،
    Bu adamla evleneceksem, onu araştırmaya iznim var sanırım. Open Subtitles إن كنت سأتزوج ذلك الرجل، فمن المسموح لي أن أبحث عنه في غوغل
    Ama paketi var. Yani onları almaya hakkım var. Open Subtitles لكن معي المغلف و هذا يعني انه من المسموح لي أن استعملها
    Konu evlilik olunca her şey mübahtır. Open Subtitles الزواج هو الشيء.. المسموح فيه بالكذب.
    - Evet. Buraya park etmek yasak. Ehliyetinizi verin lütfen. Open Subtitles من غير المسموح أن تقف هنا رخصة القيادة ، لو سمحت
    Üzgünüm ama bilmediğimiz kişilerden çek almamız yasak. Open Subtitles أنا أسفة ولكن ليس من المسموح لنا بأخذ شيكات من أشخاص لا نعرفهم
    Derse gitmek haricinde kuleden ayrılmamız yasak. Open Subtitles من غير المسموح لنا بمغادرة البرج إلا للهاب إلي الفصل
    Bu odada birtek yetkili var O'da benim! Open Subtitles الوحيد المسموح به دخول هذة الغرفة هو انا
    Bu noktandan ileriye sadece yetkili personel girebilir. Open Subtitles الأشخاص المسموح لهم فقط من يمكنهم العبور
    Kızarmış hamur! Amerika'nın en kötü yasal yemeği! Open Subtitles عجين مقلي أسوأ أنواع الطعام المسموح أكله في اميركا
    Cevap vermeye yetkim yok ve seni uyarmam gerek. Open Subtitles ليس من المسموح لى ان اجيب على هذا على ان احذرك
    Burada okunmasına izin verilen tek şey mönüdür. Open Subtitles الشيء الوحيد المسموح قراءته قائمة الطعام.
    Ne olursa olsun.90 bile yasaktır. Şehir içinde Hız limiti 50 'dir.Herkes için! Open Subtitles على أية حال سرعة90 مخالفة الحد المسموح على الطرق 50
    Bu tarz esprilere iznim yok sanırım, değil mi? Open Subtitles ليس من المسموح لي بطرح هدا النوع من الدُعابات، صجيج ؟
    Burada sadece benim suçlu hissetmeye hakkım var. Open Subtitles أنا الوحيد المسموح له بالشعور بالذنب هنا
    Ve konu evlilik olunca her şey mübahtır. Open Subtitles "والزيجات هي الشيء... المسموح فيه بالكذب" أليس كذلك ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد