Örneğin, pompalar, motorlar en büyük kullanımı, sıvıları boru aracılığıyla taşır. | TED | على سبيل المثال تقوم المضخات,وهي أكثر ما تستخدمه المحركات, بنقل السائل عبر الأنابيب. |
Dalgalar teknemizden çok daha büyüktü ve su o kadar hızlı akıyordu ki pompalar başedemedi. | TED | وكانت الموجات أعلى بكثير من مستوى قاربنا، وتدفق الماء للقارب بشكل أسرع من المضخات التي تخرج الماء للخارج. |
Su pompaları burada seviyeyi sabit tutuyor, ama ilk beş bölme su almaya devam ediyor. | Open Subtitles | المضخات تحمل المياه الى غرفة المرجل لكن أول خمس حجرات مغمرة بالمياه |
Sonra başka bir sürü yerden gelen öldürücü zehirleri alacaklar... pompaları ters çevirip zehirleri oraya akıtarak üstünü de ham petrolle kaplayacaklar. | Open Subtitles | ثم يأخذون السموم القاتلة ويغيرون اتجاه المضخات ، ويعيدون ضخها ثم يغطونها بالنفط الخام |
Benzin istasyonu temasını koruruz, belki üzerinde restoranın adı yazan bir VW'i Pompaların birinin yanına par edebiliriz. | Open Subtitles | دع موضوع محطة الوقود جانباً ، ربما تقف باص الفي دبليو على أحدى المضخات وتطلي اسم المكان على الجانب |
Buna gelirsek, bir sürü Pompa yapabiliriz. | TED | الآن هذا، نصنع الكثير والكثير من المضخات. |
- Haydi! Kıça. - Yedek pompalar çalışmıyor. | Open Subtitles | تحركوا , ضخوا كل شئ إلى الخلف المضخات المساعدة تعطلت |
pompalar kapandı. Sabah 6:30'dan önce çalışmayacaklar. | Open Subtitles | المضخات مغلقة لن تصدر أزيزاً حتى الساعة 6: |
Evet efendim, pompalar bozulduğu için, bazı bölümlerde 15 cm yükseklikte su bastı. | Open Subtitles | نعم سيدي، المضخات تعطلت وأقسام معينة من الطابق التحتي مغرقة بحوالي ستة بوصات من الماء |
Sel kapakları etkisiz kaldı. Kanal duvarları etkisiz kaldı ve pompalar etkisiz kaldı. | Open Subtitles | لقد فشلت بوابات التحكم بالفيضان، كما فشلت جدران القناة و المضخات |
Ne yazık ki bu pompalar yanlış verilerle yanıltılabiliyor. | Open Subtitles | لسوء الحظ يمكن التلاعب بهذه المضخات لتعطي قراءات خاطئـة |
Benzinlik ama pompalar elektriksiz çalışmıyor. | Open Subtitles | حسناً، أجل، لكن المضخات لا تعمل بدون كهرباء. |
Tüm pompaları uzun süre önce buradan çıkarmam gerekti. | Open Subtitles | كان علي ان أخذ كل المضخات من هنا منذ وقت بعيد |
pompaları elinden almamalıydım. | Open Subtitles | حسناً, لم يتوجب علي ان أخذ المضخات من هنا |
- Elektrik pompaları yerleştirmeyi. - En azından 60 adam boşa çıkarır. | Open Subtitles | ثبت المضخات الكهربائية لابد أن تحرر ستين رجلاً على الأقل |
Hani şu astım pompaları var ya 'Tekme' de aynı şeyi yapıyor. | Open Subtitles | ماتفعله المضخات لمرضى الربو تفعل الإثارة به نفس الشيء |
Elektrik buralarda da yok. Pompaların çalışacağından şüpheliyim. | Open Subtitles | محتمل أن انقطع التيار هنا أيضا أشك بفاعلية المضخات |
Pompaların orada değil de, arka tarafta olabilirdi yani? | Open Subtitles | اذن كان ممكن انها بالخارج بالخلف ليس عند المضخات |
Eşek motoru, biraz Pompa ve geri kalanda boru. | Open Subtitles | محركات الحمل وبعض المضخات وبقية الأنابيب. |
Gerekli olmadıkça asla pompalara dokunmayın. | Open Subtitles | أنا لا ألمس المضخات إلا إذا اضطررت لهذا الأمر |
Safra pompası ve sıkışmış hava suyu boşaltabilir. | Open Subtitles | المضخات المزودة والهواء المضغوط ربما يستطيع طرد المياه للخارج |
Bilgisayarla çalışan hidrolik pompalarına müdahale ettiklerini düşünüyoruz. | Open Subtitles | نظن بأنهم يخترقون الحاسوب الذي يدير المضخات الهيدرولوكية. |
Bir kamyon kontrolünü kaybetmişti, pompalardan birine çarpmıştı. | Open Subtitles | فقدت شاحنة السيطرة اصطدمت بإحدى المضخات |