Plastik bardağını ya da pet şişeni Lavabonun altındaki çöpe atarsın. | Open Subtitles | ترمي كوب غراندي أو زجاجة بيبسي في القمامة التي تحت المغسلة |
Lavabonun önünü kapattığınızı söyledin. Bence abartıyorsun. | Open Subtitles | قلت بأنّك كنت تمنعين المغسلة أعتقد أنك تبالغين |
Telefon numarasını tezgâhın oraya bıraktım. Bulaşıkları lavaboya koyun. | Open Subtitles | حسناً, تركتُ رقم الهاتف على الطاولة, الصحون موجودة في المغسلة |
Çamaşır makinesini tamir ettim. Artık oğlunuzun Çamaşır taşıması gerekmiyor. | Open Subtitles | لقد اصلحت الغسالة لكي لا يظطر الصبي للذهاب الى المغسلة |
Hatırlıyorum da, o kadar küçüktü ki onu Lavaboda yıkardık. | Open Subtitles | أتذكر حين كان صغيرًا للغاية، كنّا نعطيه حمامًا في المغسلة. |
Bir gece eve zil zurna sarhoş geldi ve lavaboyu tamir etmek istedi. | Open Subtitles | لقد جاء ثملا الى البيت في أحد الليالي. وكان يريد تثبيت المغسلة. |
Yanımda hep dezenfektan el temizleyici taşıyorum çünkü lavabo, sabun, el kurutma makinesi ve ayna boyumdan yüksekte. | TED | أحمل معقم أيدي معي كل يوم لأن المغسلة والصابون ومجفف الأيدي والمرآة كلها بعيدة عن متناولي. |
Bak, sanırım elbiselerini çamaşırhaneye göndersem iyi olur. | Open Subtitles | أعتقد أنه من الأفضل أن أرسل ملابسك إلى المغسلة |
Yanında çamaşırhane var, size orada görev verdim. | Open Subtitles | أما هذا المبنى المجاور فهو المغسلة حيث عينتك فيها |
Bak, Lavabonun altındaki sigara kutusu bunlarla dolu yani canın istediğinde gelip onları alabilirsin. | Open Subtitles | حسنا .. انظري .. يوجد طندوق مليئ بالسجائر تحت المغسلة |
Lavabonun altından sıvı sabun getirsene. | Open Subtitles | أحضر لي بعض الصابون السائل من تحت المغسلة |
Yıkamam! O bulaşıklar benim erkekliğim! Erkekliğimi o Lavabonun içerisinde ketçap ve makarnayla kalıplaşmış hâlde bırakmak istiyorsam... | Open Subtitles | لا ، تلك الأطباق هي رجولتي وإذا أردت أن تبقى رجولتي في المغسلة ملطخة بالكاتشب والمعكرونة |
Sonuç olarak, sevgilisinin ablasının donunu koklayarak lavaboya boşalıyordu. | Open Subtitles | ,و كنتيجة لذلك فهو الآن يستمني في المغسلة ويستنشقسراويل أخت عشيقته الداخلية أثناء ذلك |
Math'e ayak kremini lavaboya bırakmamasını söyleyebilir misin? | Open Subtitles | وهل بإمكانك الطلب من ماث بألا يترك أنبوب كريم القدمين الخاص به على المغسلة |
O zaman da lavaboyu bu tarafa taşımamız gerek çünkü bir duvarda iki lavaboya birden imkan yok. | Open Subtitles | ولكن هذا يعني أن نزيل المغسلة التي هنا لأنه من المستحيل أن نضع مغسلتين على هذا الجدار |
Fakat, Çamaşır makinesini ve kurutucuyu, çarpılmadan kullanmasını bilen tek kişi sensin. | Open Subtitles | لكنّك الوحيدة التي تعرف كيفية إستخدام المغسلة والمُجفّف دون التعرّض للصعق بالكهرباء. |
Lavaboda rulo köfte tavasını gördüm. | Open Subtitles | رأيت قدر الكفتة في المغسلة انا واثقة من انهما بذلا كل ما بوسعهما |
Bir gece eve ölü gibi sarhoş geldi ve lavaboyu tamir etmek istedi. | Open Subtitles | لقد جاء ثملا الى البيت في أحد الليالي. وكان يريد تثبيت المغسلة. |
İki, lavabo dolana kadar bulaşıklara dokunmayacaksın. | Open Subtitles | ثانياً لاتلمسي صحون المغسلة قبل أن تمتلئ بها |
Rivetti, çamaşırhaneye git. Dört forma ve dört şapka al. | Open Subtitles | ريفيتي ، أذهب إلى المغسلة و أحضر عدد أربعة رداء عمل و أربعة أغطية رأس |
çamaşırhane çok fakir insanların kıyafetlerini yıkamaya gittikleri yerdir. | Open Subtitles | المغسلة هي مكان يغسل فيه الفقراء ملابسهم |
Evet, Çocukların dairesinde musluğun altında. Neden? | Open Subtitles | نعم ،إنه في شقة الشبان تحت المغسلة ،لماذا ؟ |
Pantolonun, bluzun, eşarbın yeni kuru temizlemeden çıkmış. Ceketin hariç. | Open Subtitles | سروالك، قميصك، وشاحك كلهم من عند المغسلة عدا سترتك |
Polisler uğrayıp çamaşırhanede yakaladığımız malı götürdü. Tüyo için teşekkür ederim. | Open Subtitles | و الشرطة حضرت و أخذت المواد المهربة التي صودرت في المغسلة |
Burada olacağın hiç aklıma gelmemişti, kuru temizlemeci! | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك ستكونين هنا، يافتاة المغسلة.. |
Çünkü diğer herkes kuru temizleme mağazasında çalışıyor. Bu doğru. | Open Subtitles | لان كل الاخرين عليهم العمل فى المغسلة الكبيرة |
Kuru temizlemeye yolla. Lana oturdu. Bu, babanın sana 16. yaşgünü hediyesi. | Open Subtitles | أرسليها إلى المغسلة لانا تلطخت بالآيس كريم |
Kuru temizlemeciden elbiseleri almayı ve kediyi beslemeyi unutma. | Open Subtitles | وفقط تأكد من إحضار الملابس من المغسلة وإطعام القطة |