| Sizi biraz daha muallakta bırakmama izin verin, Baş Müfettiş. | Open Subtitles | اسمح لي يا عزيزي رئيس المفتشين بدقيقة واحدة أخرى لأضيعها |
| - Bu gelen eski dostumuz Müfettiş Hearne. - Geçen aydan beri Baş Müfettiş. | Open Subtitles | اٍنه صديقنا القديم ، المفتش هيرن كبير المفتشين اٍعتبارا من الشهر الماضى |
| - İçeri gelin, Baş Müfettiş. - Sizi odanızda rahatsız etmek istemezdik. | Open Subtitles | من هنا يا كبير المفتشين أعتذر عن اٍزعاجك فى غرفتك |
| Hayır, senin endişelenmen gereken bir şey yok, Başmüfettiş. | Open Subtitles | كلاّ، لا شيء لتقلق نفسك به رئيس المفتشين |
| Baş Müfettiş Morand da lnterpol'den. | Open Subtitles | أما كبير المفتشين موراند فيعمل مع الاٍنتربول |
| Baş Müfettiş Dreyfus yargılandı ve delilik sebebiyle suçsuz bulundu. | Open Subtitles | كبير المفتشين دريفوس تم محاكمته و حكم عليه بالبراءه بسبب الجنون. |
| Baş Müfettiş Japp. Acaba size birkaç soru sorabilir miyim? | Open Subtitles | "أنا رئيس المفتشين "جاب هل يمكن أن أسألك بضعة أسئلة؟ |
| Baş Müfettiş, sizi görmek ne güzel! | Open Subtitles | عزيزي رئيس المفتشين , تسرني رؤيتك ألا تريد أن تبقى هنا ؟ |
| Gitmeden önce içinizi ısıtacak bir şeyler alır mıydınız, sevgili Baş Müfettiş? | Open Subtitles | بشكل عرضي, عزيزي رئيس المفتشين هل تريد شراب يدفئك قبل الرحيل؟ |
| Bence polis yeterince vaktimi harcadı, Baş Müfettiş. | Open Subtitles | أعتقد أن الشرطة أخذت من وقتي بما فيه الكفاية سيدي رئيس المفتشين |
| Söyleyin, sevgili Baş Müfettiş, ...sizce de bu çok dikkate değer bir tesadüf değil mi? | Open Subtitles | اذن أخبرني يا عزيزي رئيس المفتشين ألا ترى أنها مصادفة غريبة جداً |
| Bence tam tersi, sevgili Baş Müfettiş. Sadece bir anlık öfkeydi. | Open Subtitles | على العكس عزيزي رئيس المفتشين إنها لحظة من الغضب المجرد |
| Çincem çok iyi değildir, Baş Müfettiş, ...ama bu her neyse, madenin haritası değil. | Open Subtitles | لغتي الصينية ليست جيدة يا .. سيدي رئيس المفتشين لكن أياً كانت هذة إلا أنها ليست خريطة المنجم |
| Birkaç önemli parti üyesi öldürüldü, baş Müfettiş. | Open Subtitles | لقد تم قتل عدد من أعضاء البرلمان يا رئيس المفتشين |
| Tünaydın Müfettiş. Diğer dedektifler az önce geldiler. | Open Subtitles | مساء الخير، ايها المفتش المفتشين الآخرين قد وصلوا |
| Şef Müfettiş Morrow, Teşkilat hizmetlerinizi ve sağduyunuzu istiyor. | Open Subtitles | يا رئيس المفتشين مورو المنظمة تطلب منك خدماتك وتقديرك |
| Öyle, Başmüfettiş. Diş hekimine gitmiş sanırım. | Open Subtitles | هذا صحيح يا رئيس المفتشين المادة لابد أنها كانت لدى طبيب الأسنان |
| Ancak biz küçük değiliz, Başmüfettiş. | Open Subtitles | لكنهم ليسوا أفراداً صغاراً يا رئيس المفتشين |
| Eğer halk buna güvenmiyorsa, genel müfettişler var. | TED | ان لم يكونو مرتاحين لذلك, هناك العديد من المفتشين العموميين. |
| Monsanto'nun şehirde gezinen müfettişleri var. | Open Subtitles | لديها فريق من المفتشين الذين يحثون عن البذور المخزنة ويقومون بالتجوال في البلاد |
| Şimdi sanık sandalyesine, New Scotland Yard'dan Cinayet Masası Müfettişi Bay Hearne'ü çağırıyorum. | Open Subtitles | اٍننى أعطي الكلمة الآن اٍلى رئيس المفتشين هيرن إدارة التحقيقات الجنائية |
| Maze, bu ay müfettişlere rüşvet vermeyi unuttun mu? | Open Subtitles | المتاهة، هل ننسى لرشوة المفتشين هذا الشهر؟ |
| Posta sahteciliğinden kaçak meyve ticaretine kadar her şeyi 1.200 müfettişimiz inceler. | Open Subtitles | 1،200 من المفتشين يتصدون لكل شيء من الاحتيال الإلكتروني إلى شحنة من الفواكه المهربة |