| Bunu yüz milyonlarca yıldır yapıyorlardı. | TED | لقد كانوا يحققونها لمئات الملايين من السنين. |
| Fakat bu ormanın kendisi bile on milyonlarca yıldır varlığını sürdürüyor. | Open Subtitles | لكن الغابة نفسها قد تواجدت لعشرات الملايين من السنين. |
| 7 yıl boyunca da yaşayabiliyorlar. Bu vücut planı çok etkili. Ki... büyük ölçüde yüz milyonlarca yıldır da aynı kaldı. | Open Subtitles | وهذا المخطط الجسدي كفؤٌ جدا ً حيث بقي بصورة كبيرة على حاله لمئات الملايين من السنين |
| Fijinin ilk hayvanları bundan on milyonlarca yıl önce yok oldu. | Open Subtitles | أول حيوانات فيجي قد وصل منذ عشرات الملايين من السنين |
| Paul Dünya'da bir mesajı on milyonlarca yıl koruyabilecek bir materyal olduğunu fark etti. | Open Subtitles | اكتشف بول أن هناك مادة على وجه الأرض يمكن أن تحافظ على الرسالة لعشرات الملايين من السنين. |
| Yüzlerce milyon yıl, dinazorların zamanı boyunca ağaçlar karaya hükmettiler. | Open Subtitles | لمئات الملايين من السنين طوال فترة الديناصورات، حكمت الغابات الأرض. |
| Sinir sistemi ve beyin gibi ileriki adımları birkaç yüz milyon yıl sürdü. | TED | والخطوات التالية، مثل الجهاز العصبي والدماغ، استغرقت بضع مئات الملايين من السنين. |
| Bu yaratıklar yüz milyonlarca yıldır Mars'ı domine etmiş olabilirler. | Open Subtitles | لابد ان هذه المخلوقات قد هيمنت علي المريخ لمئات الملايين من السنين |
| Hızla gelip giden çoğu küçük uçamayan türden farklı olarak bu devler on milyonlarca yıldır uçuşsuzlar. | TED | بعكس أكثر الطيور الصغيرة التي لا تطير التي تأتي وتذهب سريعًا، هؤلاء العمالقة بقوا غير قادرين على الطيران لعشرات الملايين من السنين. |
| O yüz milyonlarca yıldır ordaydı. | TED | إنها هناك منذ مئات الملايين من السنين. |
| Sonrasında bu on milyonlarca yıl dayanabilir, hatta daha uzun süre. | Open Subtitles | وظيفة الكائن الحي. فلا يمكن أن تدوم لعشرات الملايين من السنين أو حتى لفترة أطول. |
| Hayal etmesi zor ama bitkiler, ilk çiçeklerini sunmadan önce yüz milyonlarca yıl boyunca Dünya'nın yüzeyini kapladılar. | Open Subtitles | من الصعب التخيل ذلك ولكن النباتات التي غطت سطح الكرة الأرضية لمئات الملايين من السنين |
| Ve milyonlarca yıl almıyor, dakikalar alıyor. | Open Subtitles | والأمر لا يستغرق الملايين من السنين بل يستغرق دقائق |
| Bunları analiz etmek bizi Avrasya'nın oluştuğu on milyonlarca yıl öncesine götürür. | Open Subtitles | و تحليله يأخذك لعشرات الملايين من السنين في الماضي . (لوقت تشكل (يوريجا |
| Mantarlar, karaya 1.3 milyar yıl önce çıktılar, ve bitkiler onları ancak birkaç yüz milyon yıl sonra izlediler. | TED | أتوا إلى اليابسة منذ ١،٣ مليار سنة ثم تبعتها النباتات بعد مئات الملايين من السنين |
| 100 milyon yıl süren evrimleri, bu hayvanları mükemmel hale getirmiş. | Open Subtitles | مئات الملايين من السنين طوّرت هذه المخلوقات على نحوٍ مثاليّ. |
| milyon yıl önce ödünç almıştım da. | Open Subtitles | . استعرته منها مثل قبل الملايين من السنين |
| Dünyada, yüzlerce milyon yıl önce bir yaşam patlaması oldu. | Open Subtitles | منذ مئات الملايين من السنين... انفجرت الحياة بشكل مفاجئ على سطح الأرض. |