Peki, Byron'un arabana koyduğu not da neydi o zaman? | Open Subtitles | حسنا، و ماذا عن المُلاحظة الذي تَركَ بايرون على سيارتِك؟ |
Tek bulduğum şey bu not. | Open Subtitles | تلك المُلاحظة هي الشيء الوحيد الذي وجدتُه. |
not da ön camında duruyordu. | Open Subtitles | كانت المُلاحظة بالفعل على الزجاج الأمامي. |
İlk başta ben de doktorun ilaçlarını almadığını düşünmüştüm, efendim ama sonra şu notu buldum. | Open Subtitles | أولاً دار فى ذهنى أن الدكتور قد فقد عقله , لكننى بعدها وجدت هذه المُلاحظة |
notu kimin yazdığını bulamadık. | Open Subtitles | لا حظ في التعرّف على هويّة كاتب المُلاحظة. |
Kurban notu bir zarfın arkasına yazmış. | Open Subtitles | كتبت ضحيّتنا هذه المُلاحظة على ظهر مُغلف. |
Yani, not bana. | Open Subtitles | [بشكل بارد] أَعْني، المُلاحظة لي. [يُوضّحُ حنجرةً] |
İkinci not dün geldi. | Open Subtitles | المُلاحظة الثانية وصلت البارحة. |
Cooper, Stephanie Ritter'in eline bir not sıkıştırdığında Stephanie onun bizimle bağlantısı oldu. | Open Subtitles | في اللحظة التي سلّم فيها (كوبر) المُلاحظة) لـ(ستيفاني ريتر)، لقد أصبحت صلته بنا. |
Bir çeşit not. | Open Subtitles | نوع من المُلاحظة |
Birden bir not beliriyor. | Open Subtitles | فجأة، هناك تلك المُلاحظة. |
O benim. O not bana! | Open Subtitles | [باثارة] المُلاحظة لي! |
İlk not, bir hafta önce geldi. | Open Subtitles | -جاءت المُلاحظة الأولى قبل أسبوع ، |
Ya o not. | Open Subtitles | المُلاحظة اللعينة... |
Kodu çözersek kurbanımızın bu notu yazdığında nerede olduğunu bulabiliriz. | Open Subtitles | نفكّ شفرة تلك، وسنكون قادرين على معرفة مكان ضحيتنا بالضبط عندما كتب تلك المُلاحظة. |
notu yazan herkimse ikimizide öldürmeden önce, kıyafetlerimizi değiştirebilir miyiz artık lütfen? | Open Subtitles | إذا لا تُمانعي، أيمكنّا أن نبدّل ملابسنا قبل أن يحاول أيًّا من كتبَ تلكِ المُلاحظة يحاول قتل كلينا؟ |
Bu notu alıyor ve ayrılıyor. 3 saat sonra geri dönüyor. | Open Subtitles | تستلم هذه المُلاحظة وتُغادر، وترجع بعد ثلاث ساعات لاحقاً. |
notu aldıktan sonra kimseyi aramamış. | Open Subtitles | هي لمْ تتصل بأيّ شخص بعد استلام تلك المُلاحظة. |
Bunun anlamı bu notu şaşırtmak için bıraktı. | Open Subtitles | حَسناً، يَعْني، المُلاحظة التي تَركَ كَانتْ فقط a إنحراف. |
OYİ bu notu otelde buldu. | Open Subtitles | وجد الجنائيّون تلك المُلاحظة في الفندق. |