Sen ve Sean, benim tanıdığım en klas insanlar oldunuz. | Open Subtitles | أنت وشون يَجِبُ أَنْ يَكُونُ إثنان مِنْ الناسِ الأفخرِ أَعْرفُ. |
Bu insanlar bize kol kanat geren kişiler, bu nedenle de ayrıca güzel. | Open Subtitles | هؤلاء الناسِ أيضاً الناسَ الذي يُؤيّدُوننا أيضاً , لذا هو كَانَ لطيفَ جداً. |
Çıkışa yakın oturan insanların en uygunları olduklarını nasıl anlayacağız? | Open Subtitles | كَيْفَ نَكُونُ متأكّدون بإِنَّنا عِنْدَنا أفضل الناسِ يَجْلسونَ قُرْب المخارجِ؟ |
İnsan davranışlarıyla saygı görür dostum. Oğlanı bir mızraktan kurtardığını gördüm. | Open Subtitles | لذا لاحظتُ، بأن يسخرَ من الناسِ الذين يَتمنّونَ بأن يَكُونوا أصدقاءَ. |
Bir de insanlara zor zamanlarında yardım etmek için para alıyorsun. | Open Subtitles | وأنت تُصبحُ ذو راتبَ لمُسَاعَدَة الناسِ خلال لحظاتِهم الصعبةِ في الحياةِ؟ |
Ya bu, bu insanları korumak için yapılan ümitsiz bir girişim ise? | Open Subtitles | ماذا لو أنّ هذا كَانتَ محاولة مستميتة لإبْقاء على هؤلاء الناسِ ؟ |
Bağışlayın ama sizce insanlar sizi, birisini öldürmenizi görmek için mi çağırdılar. | Open Subtitles | أي أنّك تَعْني تجعل الناسِ يَجيئونَ .أمل أن أراك تطلق النار ويموت شخص. |
İnsanlar üzerinde büyük etkisi vardı. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدَهُ مثل هذه القوَّةِ على الناسِ. |
Bunu vergilerini ödeyen insanlar için yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن نَعْملُ هذا من اجل الناسِ الذين يَدْفعُون الضرائبَ |
Bu insanların hepsinin geleceği bu birlikteliğe bağlıydı. Bu durumda... | Open Subtitles | كُلّ أسهم مستقبل هؤلاء الناسِ كَان يعتمد على هذا التحالفِ. |
Bu insanların hepsinin geleceği bu birlikteliğe bağlıydı. Bu durumda... | Open Subtitles | كُلّ أسهم مستقبل هؤلاء الناسِ كَان يعتمد على هذا التحالفِ. |
Buradaki insanların çoğu Wilhelmina'ya sadıktır ve işleri berbat etmelerini istemezsin. | Open Subtitles | .ولكن احفظ الاشياء بهدوء أغلب هؤلاء الناسِ يدينون بالولاء الي ويلهيلمينا، |
Otoyolda karışıklık olduğuna dair bilgi var binlerce insan şehirlerden kaçtığı için. | Open Subtitles | هناك تقارير الفوضى' على الطُرق السريعةِ كآلاف الناسِ' يحاولْون الهُرُوب من المُدنَ. |
Orada bir sürü insan olacak, belki bazıları hikayelerimle ilgilenir. | Open Subtitles | كُلّ أنواع الناسِ سَيَكُونونَ هناك، البعض مِنْهم قَدْ يُهتَمُّ بعملِي. |
Bu ada masum insanlara ait. | Open Subtitles | هذه الجزيرةِ تَعُودُ إلى الناسِ الأبرياءِ. |
Sana yasalarımı vereceğim, ve sende yasalarımı insanlara yayacaksın. | Open Subtitles | أنا سَأَعطيك قوانينَي، وأنت سَتَأْخذُهم إلى الناسِ. |
Üç grup olacak, bir tanesi içeri girip çıkan insanları gözleyen, güvenlik. | Open Subtitles | سيكون هناك ثلاث مجموعاتِ، واحد سَيَكُونُ أمنَ، مُرَاقَبَة الناسِ التي تَجيءُ فيها. |
Genç bir peygamber, bilgeliğiyle adeta patlayan yiğitliği ve dürüstlüğüyle insanları aydınlattığını düşünüyor.. | Open Subtitles | نبيٌّ شاب يتفجّر بالحكمة والشجاعةِ والحقيقة ويقرّر تنوير الناسِ جميعاً أعظكم عن الفوقإنسان |
Olaya farklı bakıyorum ve buradaki pek çok kişi de aynı kanıda. | Open Subtitles | عِنْدي وجهة نظر وهو يَتكلّمُ مع العديد مِنْ الناسِ هنا. |
Powell, ne çeşit insanlarla karşı karşıya olduğumuzu sana söylemiştim. | Open Subtitles | بحق المسيح باول لقد أخبرتُك ما نوعَ الناسِ الذين تَتعاملُ معهم هنا |
Bir kaç yıl önce onca insanın öldüğü ev değil mi? | Open Subtitles | لَيسَ هذا البيتِ حيث كُلّ أولئك الناسِ ماتوا قبل سَنَوات قَليلة؟ |
Peşine düştüğüm en iyi insanlardan bile bazıları hapishane... -...kuşuydular. | Open Subtitles | الذي، البعض مِنْ الناسِ الأجودِ تَعقّبتُ أبداً كُنْتُ طيورَ سجنِ. |
Böyle yerler insanı içeride tutacak şekilde tasarlanmıştır, dışarıda değil. | Open Subtitles | المباني المشابهة لهذا، مُصمّمةٌ لمنعِ الناسِ من الخروج، لا الدخول |
Bazı kişilerin belirli olaylardan çıkma güçleri yoktur. | Open Subtitles | بَعْض الناسِ ما عِنْدَهُمْ القوّةُ لخُرُوج بَعْض الحالاتِ. |
-Bilmiyorum. Pek çok insana pek çok şey söylüyorum. Eminim laf arasında geçmiştir. | Open Subtitles | أَقُولُ الكثيرَ الأشياء إلى العديد مِنْ الناسِ. |
Davetsiz gelen kişilere ne yapıldığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف ماذا يحدث إلى الناسِ التى تأتى وتتطفل هنا؟ يمكننى أَن أتخيل دعني أَشنقه |
Pek çok insanla tanışmalısın. | Open Subtitles | أنت لا بدَّ وأنْ قابلتَ الكثير مِنْ الناسِ |