ويكيبيديا

    "الوفاة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Ölüm
        
    • öldükten
        
    • ölmüş
        
    • ölmeden
        
    • ölümü
        
    • öldüğünü
        
    • ölümünden
        
    • ölüme
        
    • Ölümden
        
    • ölümün
        
    • ölü
        
    • ÖIüm
        
    • otopsi
        
    • öldüğü
        
    • ölümle
        
    Ölüm oranına gelirsek - tutuklanan, hapse gönderilen, yaralananların oranlarından hiç bahsetmezsek -- bizim örneğimizde kişi başına yılda yüzde yediydi. TED فمعدل الوفيات، بدون ذكر معدل الاعتقالات، الذهاب إلى السجن، أو معدل الجروح، فمعدل الوفاة في عينتنا هو ٧ بالمئة لكل سنة.
    Ölüm nedeni hakkında henüz bilgimiz yok ancak tüm cesetlerin kanı boşaltılmış. Open Subtitles ليس لدينا معلومات عن سبب الوفاة ولكن كل الجثث خالية من دمائها
    Öleli çok olmamıştı. Ölüm zamanında beni orada gören şahitler olabilir. Open Subtitles لم تمت منذ وقت طويل، أي شاهد قد يقرّبني لوقت الوفاة
    ...bu bacakta bir karaciğer bulursan tahmini Ölüm saatini söylerim. Open Subtitles جد لي كبد في هذه القدم وسأقول لك وقت الوفاة
    Pek çok şeyi görebilirsin. Bu Ölüm sebepleri olduğu anlamına gelmez. Open Subtitles يمكنك رؤية كثير من الأشياء لكن لا يجعلها هذا سبب الوفاة
    Elizabeth Gregory"nin resmi Ölüm nedeni su yutmaya bağlı boğulma. Open Subtitles سبب الوفاة الرسمي لإليزابيث غريغوري كان الإختناق بسبب الغمر بالسوائل
    "Eğer Ölüm nedeni belirsizse, ismi yazılan kişi kalp krizinden ölür." Open Subtitles إذا لم يتم تحديد سبب الوفاة فسوف يموت الشخص بنوبة قلبية
    Ayrıca Ölüm zamanını yanlış hesaplamamın gerçek sebebi de o. Open Subtitles وهو أيضا السبب في كون تقديري لوقت الوفاة بعيدا جدّا
    Ölüm sonrası sertleşme genelde ilk üç, dört saat içinde başlar. Open Subtitles الجثة لا تكون صلبة جداً حتى يمر 12 ساعة على الوفاة
    Şu ana kadar Ölüm sebebiyle ilgili ilk izlenimimin doğruluğunu kanıtladım. Open Subtitles كلّ ما فعلته لحد الآن هو تأكيد الإنطباع الأول لسبب الوفاة.
    Çamaşırcı kadın benim birincil Ölüm sebebini bulmama engel oldu. Open Subtitles بشرة المرأة الغاسلة منعتني من التحديد الدقيق لسبب الوفاة الرئيسي
    Kafatasına bağlı beyinsel travma sayesinde Ölüm çok çabuk gerçekleşmiş. Open Subtitles الوفاة لابد أن تكون حدثت مباشرة بعد رض دماغي قحفي
    Ölüm sebebi, kafatasının arkasına aldığı darbeler gözüküyor ki olay yerinde bulunan kanlı golf sopası da bunu destekliyor. Open Subtitles سبب الوفاة ناجمة عن عدّة ضربات بمؤخرة الجمجمة تتطابق مع مضرب غولف ملطخ بالدماء تمّ العثور عليه بموقع الجريمة
    Fakat kasetteki saate göre, tam da Ölüm saatine uyuyor. Open Subtitles أن هذا أخذ فى وقت قريب من وقت الوفاة 11:
    Evet, evet, ama tabiri caizse ben Ölüm nedeninin sebebini fark edemedim. Open Subtitles أجل، أجل، لكن لا أستطيع تحديد سببَ سببِ الوفاة إن جاز التعبير
    Bu izler kazık saplanmasına uygun ama hiçbiri Ölüm nedeni gibi görünmüyor. Open Subtitles هذه العلامات مطابقة للأسياخ الحديدية لكن لا تشير لسبب الوفاة لربّما نزف
    Kesin söyleyebileceğim tek şey var o da Ölüm sebebinin araba kazası olmadığı. Open Subtitles حسناً، أستطيع أن أؤكد لكِ شيئاً واحداً إصطدام السيارة لم يكن سبب الوفاة
    Ölüm zamanının bir gece önce bir ara olduğunu sanıyorum. Open Subtitles أعتقد أنّ وقت الوفاة فـي وقت ما قبل ليلة أمس
    Bilmeniz gereken şey bu adamın öldükten sonra bıçaklanmış olduğu. Open Subtitles أول شئ أود أن تعرفه ,أن الطعنة حدثت بعد الوفاة
    Kan kaybından ölmüş. Derin olmayan çok fazla yara var. Open Subtitles سبب الوفاة هو فقدان الدم، جروح سطحية عديدة
    ölmeden önce duman mı solumuş? Open Subtitles تنشق دخاني قبل الوفاة لقد تنشقت شيئاً قبل وفاتها
    İlk ölümü, bir sebep dışında hesaba katmaya gerek yok. Open Subtitles حـالة الوفاة الأولـى . لـم يكن ثمة من داع لها أن تكـون ضمن حساباتنـا باستثنـاء شـيء واحـد
    Kan miktarı birinin kan kaybından öldüğünü gösteriyor. Open Subtitles و الجثة الأخرى سليمة سبب الوفاة ؟ كمية الدم تشير إلى أن أحدهم نزف حتى الموت
    ölümünden önce bir yarası var, yakın zamanda olmuş, kısa namlulu bir silahtan. kusursuzca tedavi edilmiş, iyileştirilmiş. Open Subtitles أرى أيضاً جرحاً آخر أصيب به قبل الوفاة مباشرة طلقة بندقية، مصوبة بدقة شديدة
    Dahası, ölüme sebebiyet davasını ortaya koymak için davacı kasıt olduğunu ispatlamak zorundadır. Open Subtitles بالاضافة أنه في حالة الوفاة غير الشرعية يفترض أن يظهر المدعي دليل قانوني
    Ölümden sonraki ilk saatte vücut ısısı 1,5 derece düşer. Open Subtitles تنخفض درجة حرارة الجسد درجتين في الساعة الأولى بعد الوفاة
    Tamam, sorgu yargıcı değilim fakat ölümün kocaman bir patlamadan dolayı olduğunu söylüyorum. Open Subtitles حسنا ، أنا لست محققة وفيات ولكنى أقول أن سبب الوفاة انفجار كبير
    Bu gerçekler pek harika olmayabilir, ama bir düşünsenize. Eng olduğunuzu ve bedeninizin yarısının ölü olduğunu bilerek orada öylece yattığınızı bir düşünsenize. Sonunda kaçınılmaz olanın size de ulaşacağını. Open Subtitles تخيلى ان يحدث هذا وفى تقرير الوفاة علم انه تم دس السم له ولم يستطع فعل شىء
    ÖIüm nedeni, muhtemelen kafanın arkasından kurşun yarası, dayaktan dolayı değil. Open Subtitles سبب الوفاة ناتج عن طلق ناري في مؤخرة الرأس وليس نتيجة الضرب
    İçişleri analizcisidir. otopsi ve o çeşit işleri idare eder. Open Subtitles إنه محلل بوزارة الداخلية ويُجرى التحاليل بعد الوفاة وأشياء من هذا القبيل
    öldüğü gece Emily farkında olmadan ölümcül miktarda fosfor aldı. Open Subtitles فى ليلة الوفاة ,لابد ان ايميلى قد تناولت بعض من هذه المادة القاتلة
    Bu olayın ölümle sonuçlanacağını hiç ummamıştım. Open Subtitles ولا شيء من كل هذا كان سينتهي بتلك الوفاة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد