ويكيبيديا

    "الوقت لأن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • vakti
        
    • zamanı
        
    Şu an şu soruyu sormanın vakti: Paramızı her yıl 7 milyon kişinin ölmesine neden olan şirketlere mi yatırıyorlar? TED وقد حان الوقت لأن نسألهم: هل يستثمرون أموالنا في الشركات التي تصنع المنتجات التي تقتل سبعة ملايين شخص كل عام؟
    Bir gün Misa'nın ölüm vakti geldiğinde ölüm meleği kuralını çiğneyerek onun yerine başka bir erkeğin ismini yazdı ve Misa'nın ömrünü uzattı. Open Subtitles وعندما أتى الوقت لأن تموت ميسا أخيراً كسر قواعد آلهة الموت كتب اسم الرجل
    Bir gün Misa'nın ölüm vakti geldiğinde ölüm meleği kuralını çiğneyerek onun yerine başka bir erkeğin ismini yazdı ve Misa'nın ömrünü uzattı. Open Subtitles جيلوس كان يراقب ميسا طوال الوقت كان لديه عطف الأب لابنة فقدت والديها وعندما أتى الوقت لأن تموت ميسا أخيراً
    Belki de zor kararları başka birinin alma zamanı gelmiştir. Open Subtitles اعتقد حان الوقت لأن يأخد شخصاً ما دور القيادة هنا
    Belki de bağlantılar kurmamızın, işi resmiyete dökmemizin zamanı gelmiştir. Open Subtitles ربما حان الوقت لأن نتخذ و نجعل هذه الجماعة رسمية.
    O kurmaca kitapları okumayı bırakıp gerçekleri öğrenmeye başlamanın vakti geldi. Open Subtitles حان الوقت لأن تبتعد عن هذه الكتب الخيالية و تبدأ بالتعلم عن الحقائق
    Sanırım yolunuza gitmenizin vakti geldi. Open Subtitles أعتقد أن حان الوقت لأن تبتعد من هنا، الآن
    Başaramadığımızı anlamışlardır. Ortadan kaybolma vakti geldi. Open Subtitles قبل ساعتين، سيعرفون أنّنا فشلنا الآن، حان الوقت لأن نختفي
    - Sanırım işini görüp, yoluna gitmenin vakti geldi. Open Subtitles أظنه حان الوقت لأن تتعامل في الأمور ب طريقتك
    Yine de bir göz atmanın vakti geldi. Open Subtitles أعتقد انه قد حان الوقت لأن تحصلي على لمحة
    Süper kahraman ayaklarını bırakıp tekrar yeşil sahalara dönme vakti geldi. Open Subtitles لقد حان الوقت لأن تتخلي عن لعب دور البطلة الخارقة وتعودي إلى اللعبة بشكل رسمي
    Sevgili kardeşimin icabına bakılma vakti geldi. Open Subtitles لذا حان الوقت لأن يتم التعامل مع أخي العزيز
    Zenginlerin sorumluluklarını görmezden gelmeyi bırakma vakti geldi. Open Subtitles حان الوقت لأن يتوقف الأغنياء عن تجنّب مسؤوليتهم.
    Ama artık onu kullanmayı hak eden birisinin kullanma vakti geldi. Open Subtitles ولكن قد حان الوقت لأن يستحق شخص ما استعمالها
    4. dinamik baskıya karşı kazandığımız en büyük zaferden sonra artık yeni bir ilerleme dönemi yaratma vakti gelmiştir. Open Subtitles بعد انتصارنا الأعظم على انتمائنا للجِنس البشرى, حان الوقت لأن ننتشر ونصنع عهداً جديداً من النموَ.
    Yani şimdi borç ödeme ve dayanışma vakti kardeşim. Open Subtitles إذاً, حان الوقت لأن تردي لي دينك حتى قيمتك اظهري بعض التضامن, اختاه
    Şimdi ise teknoloji hakkında sorular sorma zamanı. TED حان الوقت لأن نطرح أسئلة عن التكنلوجيا.
    Belki de bunu biraz geri almanın zamanı. TED ولذلك ربما حان الوقت لأن نعيد هذا قليلًا.
    Şimdi ikisinede daha eşit davranma zamanı, tıpkı ikiz kardeşler gibi. TED لقد حان الوقت لأن نساويهما. كما نساوي بين التوائم.
    Artık uzun süredir mağdur olanların sesini duyurma zamanı. TED حان الوقت لأن نعطي صوتاً للذين حرموا منه لوقت طويل.
    Artık öne çıkanları ne kadar anonim olmak zorunda -- ne kadar maske takmak zorunda hissetseler de, kutlama zamanı. TED حان الوقت لأن نحتفل بالأشخاص الفخورين بميولهم، حتى وإن كانوا يفضلون البقاء مجهولين وأن يضعوا قناعاً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد