sakıncası yoksa kalırım, bir şeyler içsem iyi olacak... | Open Subtitles | لا امانع ان بقيت. بالطبع في حالتي هذه احتاج الي شيء ما. |
Bak. Benim için biraz burada takılmanın hiçbir sakıncası yok. | Open Subtitles | انظر, انا لا امانع بأن اتسكع هنا لبعض الوقت |
Doğrusunu isterseniz , biz eşiniz için burdayız. Eğer sakıncası yoksa, onunla kadın kadına birşeyler konuşmak istiyoruz. Sorun değil, sizi yalnız bırakayım hanımlar. | Open Subtitles | انا لا امانع ابدا ، سوف اخرج واترككن مع بعضكن البعض ايتها السيدات |
Para Önemli değil. | Open Subtitles | النقود ليست مشكلة ولا امانع في استثمارها هناك |
Kocamla çalışmanı ya da ona küçük kekler yapmanı dert etmiyorum. | Open Subtitles | انا لا امانع عملكِ مع زوجي او تحشرين نفسكِ في امور لاتخصكِ |
Michelle'le gittiğimde annesi başının ağrıdığını söyleyecek, beni eve getirmesinde sakınca olur mu diye soracak | Open Subtitles | حيثما ذهب إلى ميشيل أمها تقول أنها مصابه بصداع هل امانع اذا صاحبتني للبيت |
Ama sövmeleri umurumda değil, beni kovmazlar. | Open Subtitles | ولكنني لن امانع ان اشتم بلغة أجنبية لن يفصلونني. |
Evet beni rahatsız etmez, bir sakınca görmüyorum bunda. | Open Subtitles | أذا كنت لا امانع, فلا أرى سببا لكي لا نفعل |
Ama benim için sorun değil. Biraz daha çitilerim, olur biter. | Open Subtitles | لا امانع ان رائحتهن نتنة, فكل ما يحتاجو اليه بعض الفرك |
Senden de aynısını beklediğimi söylememin bir sakıncası yok. | Open Subtitles | لا امانع أنت تقول انني لم اتوقع منكي ان تعودي |
Beni burada sonsuza dek tutmak isterlerse, hiç sakıncası yok. | Open Subtitles | , لو أنهم يريدون تركي هنا إلى الأبد أنا لا امانع |
sakıncası hiç yok, ısrar ediyorum. | Open Subtitles | ستكون فكرة رائعة انا لا امانع ابدا, انا اصر |
Benim için sakıncası yok. | Open Subtitles | ان اما كأننى لن امانع فى ذهابه الى العراق |
Aslında sakıncası var ama seni hiç bir şeyin durduramayacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة انا امانع و لكن اعتقد ان هذا لن يوقفك عن السؤال |
Sana söylememin bir sakıncası yok, Buradan kurtulduğuma memnun olacağım. | Open Subtitles | لا امانع ان اقول لك, كم سأكون سعيدا بمغادرة هذا المكان |
Açıkçasın, ondan emir almamak çok da Önemli değil. | Open Subtitles | بصراحة، أنا لا امانع الا آخذ أوامر منه بعد الآن |
Benim adet periyodum da var, ...fakat benim için çok Önemli değil eğer senin için sorun değilse. | Open Subtitles | دورتي الشهرية ايضا لكنني لا امانع لو كنت لا تمانع |
Kulağa çok... hoş geliyor, ama, bilirsin, Bronwen'in resitali için masajı atlamayı dert etmem. | Open Subtitles | جيدا حقا انا لا امانع ان افوت المساج من اجل تلاوة براونين |
Sorun değil. dert etmiyorum. Herşey güzel olacak. | Open Subtitles | لا بأس, انا لا امانع كل شىء سيصبح بخير |
Sen aşağılık herifin tekisin. Ama bu umurumda değil. | Open Subtitles | انا اعلم انك تافه ومثير للأحتقار انا لا امانع بذلك |
Ben... Onbir olmaktan rahatsız olmam. | Open Subtitles | لا امانع أن اكون من سكان المنطقة الحادي عشر |
Mutlu bir hayat sürdürme kısmı benim için sorun değil. | Open Subtitles | انا لا امانع جزء السعادة الابدية ولكن المشكلة لدي في المواعدة |
Biraz ıstırap çekmesinin benim için mahsuru yok. | Open Subtitles | انا ولاول مره لا امانع من جعله يعانى ولو قليلا |
Ses sorun olmaz benim için. Komşuların olması güzel bir şey. | Open Subtitles | لا امانع فى بعض الضوضاء فمن اللطيف الحصول على بعض الجيران |
Kesinlikle hayır! Bana tek hörgüçlü deve doğursan bile umursamazdım. | Open Subtitles | بالتاكيد لا من الممكن ان تلدى جملا وما كنت امانع |