ويكيبيديا

    "امتلاك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sahip
        
    • sahibi
        
    • olması
        
    • almak
        
    • olmasının
        
    Bu silahlara sahip olmayı içeren Second Amendment(İkinci Tahsis) yasasına içten inanıyorlar. TED إنهم يؤمنون بشدة بالتعديل الثاني للدستور الذي يعطيهم الحق في امتلاك الأسلحة.
    Aslında, bu yüzden daha fazla insan bir silaha sahip olmayı seçiyor. TED في الحقيقة، هذا هو السبب الذي يجعل أناساً أكثر يختارون امتلاك أسلحة.
    Bu tabloya sahip olmalısınız. - Buranın sahibi siz misiniz? Open Subtitles تحس انه عليك امتلاك هذه اللوحة ـ هل انت المالك؟
    Hey,Quagmire,belki komedyenler botlar,denizcilik, veya bot sahibi olmakla ilgili de espriler yaparlar Open Subtitles ربما سيخبرنا الكوميدي بعض النكت عن القوارب أو الإبحار او امتلاك قارب
    Hayatım boyunca istediğim tek şey her kıtada bir gece kulübümün olması. Open Subtitles كل ما أردته في الحياة هو امتلاك نادي ليلي في كل قارة.
    Zaten bir cep telefonuna sahip olmak için çok küçüktü. Open Subtitles لقد كانت صغيرة على امتلاك هاتف نقّال على أي حال
    Ve harika bir ayarlayıcı parça, çünkü bu uçan tripoda sahip olmak gibi, vinç ve çekici bir arada. TED وهي أداة رائعة، لأنها مثل امتلاك حامل ثلاثي و رافعة و حامل بعجلات, جميعها مدمجة في أداة واحدة.
    Bu araçlara bir kere sahip olduğunuzda kullanmamanız imkansız. TED بمجرد امتلاك هذه الأدوات، لا بد من استخدامها.
    Bu bilince bir kez sahip olunca, kafanızdan çıkaramazsınız. TED بمجرد امتلاك هذه المعرفة، لا يمكنك أن لا تعرفها بعد.
    Onu koleksiyona katmak istiyorum, ama sahip olmadan. TED وسوف ترغب في الحصول عليه، ولكن دون امتلاك ذلك.
    Benim fikrim, bize yardımcı olacak robotlara sahip olma yönünde. TED و اعتقد أنه سيتحتم علينا امتلاك الروبوتات لمساعدتهم
    Tom Ripley, sizi ya da sahip olduklarınızı istemekten öteye gidip siz olmayı ve bir zamanlar sahip olduklarınızın hepsini istiyor. Siz yerin altındayken, adınızı kullanıyor, yüzüklerinizi takıyor, banka hesabınızı boşaltıyor. TED يتحوّل طوم من رغبتك أو رغبة ما تمتلكه إلى انتحال شخصيتك و امتلاك ما كنت تملكه، و بينما أنت أسفل ألواح الأرضية، فهو يجيب عندما ينادى اسمك، يرتدي خواتمك، يفرغ حسابك البنكيّ.
    Yüksek seviyelerde yazma yeteneğine sahip olabilirler. TED يكونون قادرين على امتلاك قدرة عالية على الكتابة
    Beynin bu kadar çok nörona sahip olmasının ne kadar pahalıya mal olduğunu fark ettiğimde belki basit bir sebebi vardır diye düşündüm. TED عندما أدركنا كم هو مكلّف امتلاك عدد كبير من الخلايا العصبية، حسِبت، لربما هناك سبب بسيط.
    Bir gerbil sahibi olmanın kesinlikle eğlencesel hiçbir değeri yok. Open Subtitles لا توجد أي قيمة ترفيهية مطلقة في امتلاك حيوان العضل
    Ayrıca isteyen herkesin silah sahibi olmasını istediğin gerçeği beni dehşete düşürüyor. Open Subtitles وأيضاً إني مرتاعة من حقيقة أنك تعتقد أنه يحق للناس امتلاك أسلحة
    Hatırlamıyor musun hep seninle minibüs sahibi olmanın ve onu kullanmanın ne kadar havalı olduğunu konuşurduk. Open Subtitles ألا تذكر؟ كنا نتحدث دائماً عن مدى روعة امتلاك شاحنة والانطلاق بها وحسب.
    Dilinizde sayma sözcüklerinin olması, rakamların olması, adeta matematiğe açılan kapı. TED امتلاك كلمات للعد في لغتك، امتلاك كلمات للعد، يفتح عالم الرياضيات بكامله.
    Müziğe yerel olarak destek vermek ve bir ulusal müzik markasını anlamak için elinizde tarife olması gerekir. TED عندما يتعلق الأمر بدعم الموسيقى محليًا وفهم واسع للعلامات الموسيقية على المستوى الوطني، فعلينا امتلاك الوثائق.
    Hayır sana bir şey satmaya çalışmayacağım bunu satıcılara ve satın almak isteyenlere bıraktım. Open Subtitles لا,انالن احاولانابيع لك.. انا اترك هذه الأشياء لرجال البيع .. أو لأناس يريدون امتلاك الأراضى
    Psikolojik pisliğini üstüne boşaltamayacaksan kız arkadaşının olmasının ne manası var? Open Subtitles ما فائدة امتلاك رفيقة إن لم تستطع افراغ أوساخك النفسية عليها؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد