ويكيبيديا

    "بأبيه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • babasını
        
    • babasının
        
    • babasıyla
        
    • babasına
        
    • babalarıyla
        
    Kendi babasını ispiyonlayan birinden ahlak dersi almak istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أحتاج إلى درس بالأخلاق من شخص مستعد ان يشي بأبيه
    Onu babasını bir başkasının sattığına ikna edebilirsek Rebecca'nın kardeşi paçayı kurtarır. Open Subtitles إن أقنعناه أن شخص أخر هو من أوقع بأبيه بالتالي سيكف عن البحث عن ترينت
    Ya da belki olumlu bir örnek olduğunu kanıtlayan babasını tanımak iyi geliyordur. Open Subtitles أو ربما معرفته بأبيه الذي يثبت بأنّه قدوة حسنة
    babasının adını vermiş, ki tek varisi de oymuş. Open Subtitles لقد سماها تيمنا بأبيه و الذي بالمناسبة كان الوحيد الموجود على وصيته
    İtiraf etmeliyim ki Jesse Caine'nin babasıyla ilgili dosyası düzenli ve eksiksiz. Open Subtitles حسناً, تعرفين, يجب أن اعترف بأن ملف جيسي كين المتعلق بأبيه منظم جداً و مكتمل
    Benim babama yapılan aynı şeyi, sen de onun babasına yaptın. Open Subtitles لقد فعلت بأبيه مافعلوه باأبي بالضبط
    Hiçbir arkadaşımın babalarıyla bizimki gibi bir ilişkileri yok. Open Subtitles ليس لأحد من أصدقائي علاقة بأبيه كعلاقتنا
    Ya da bunak babasını bakım evine tıkan bir evlat olacaksın. Open Subtitles أم انت نوع الأبناء الذي يلقي بأبيه العجوز بعيدا في دار العجزة
    Koltuk değneği olmayan herkes aşağı inip ölü babasını aramasını engelliyor! Open Subtitles كُل من ليس في الوقت الحالي على عُكازة ينزل إلى هُنالك و أوقفه عن أتصال بأبيه الميت
    Ev cevap vermiyor. babasını arayacağım. Open Subtitles لا إجابة في المنزل سأتصل بأبيه
    Jason'un babasını aramasının gerektiğini ve ona neler olup bittiğini anlatmasının şart olduğunu söyledim. Open Subtitles قلت أن " جيسون " يجب أن يتصل بأبيه ويخبره بما يجري
    babasını tuzağa o düşürdüyse, kiminle çalışıyor ki? Open Subtitles إذا كان هو أوقع بأبيه فمن يعمل معه؟
    O sayede babasını arayabildim. Open Subtitles حينها كنت قادرة على الاتصال بأبيه.
    Stiles işe yaramaz babasını arıyor ve ona silahla iyi nişan alabilen birini göndermesini söylüyor. Open Subtitles ستايلس" يتصل بأبيه عديم المنفعه ويخبره" ليرسل شخص ما بسلاح وتصويبه جيد
    Rick komisyonumu vermiyordu yine ben de babasını aradım sonunda... Open Subtitles "ريك" أراد أن يحملني المسؤلية لذا في نهاية المطاف إتصل بأبيه
    Bahse girerim babasının ucuz viski şişesinin dibinde bir yerdedir. Open Subtitles لذا، أظنّ أنه كان غارقًا في زجاجة الويسكي الرخيصة الخاصّة بأبيه.
    14 yaşında bir erkek kardeşi var, Lucius Domitius Ahenobarbus, babasının ismini taşıyor. TED ولديها أخ أكبر منها وهو في الرابعة عشرة من العمر هو "لوسيس ديميتس أهينوباربس" سمي تيمناً بأبيه.
    Evet ona babasının adını koyduk. Ama onu kısaca Junior diyoruz. Open Subtitles نعم, سمينا ابن أخي تيمناً بأبيه "فنسميه "الابن
    Oğlanı babasıyla takas etmek istiyorlar. Open Subtitles يريدون استبداله بأبيه.
    babasıyla alakalı olmalı. Open Subtitles - لأمر متعلق بأبيه
    Çocuk babasına kesin kes güveniyor. Open Subtitles الصبي يثق بأبيه حتماً
    Ben, erkeklerin babalarıyla iletişim halinde olmalarının hayatlarına yön verdiğine inanırım. Open Subtitles يحدث أنني أعلم أن صلة الرجل بأبيه تشكل حياته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد