"بأرواح" - ترجمة من عربي إلى تركي

• ruhlarıyla
• hayatlarıyla
• ruhu
• tehlikeye
• ruhları ile
• canlarla paha
• üzerine yemin

Karanlık bir diyardır, ölülerin işkence görmüş ruhlarıyla doludur.
إنه مملكة مظلمة ممتلئة بأرواح الموتى المعذبة،

Havuzlar kaynamış içindekilerin ruhlarıyla.
حمامات مغلية بأرواح هؤلاء الذين احتجزوا بداخله

Ölümlülerin hayatlarıyla oynamayı seviyorlardı.
لقد أحبوا أن يلعبوا بأرواح أولئك الهالكين

Bir ekranın ardına saklanır insanların hayatlarıyla oyun oynarsınız.
أنت تختبئ وراء شاشتُك و تلعب بأرواح الناس

Sana yardım edemem,velet. Ben sadece tonlarca ruhu olan korkunç bir jazz çalgıcısıyım..
لا أستطيع مساعدتك أيتها الصغيرة، أنا مجرد عازف بأرواح عديدة

Amacımız zaman kazanmak, daha fazla hayat tehlikeye atmak değil.
هذا عن توفير بعض الوقت وليس عن المجازفة بأرواح أكثر

Atalarımın ruhları ile,
بأرواح أسلافي

Ancak böyle bir hazinenin değerine yitirilen canlarla paha biçilemez.
لكن كنزاً كهذا الكنز لا يقاس بأرواح تُزهق

Torunlarım üzerine yemin ederim ki, bugün burada yaptığımız barışı bozacak olan ben olmayacağım.
بأرواح أحفادى بأننى لن أكون البادىء بخرق معاهدة السلام التى عقدناها اليوم

Phoenix taşı yaşlı vampir ruhlarıyla dolu.
حجر العنقاء ممتلئ عن آخره بأرواح مصّاصي دماء قدامى جدًّا.

Hava, su ve toprağın ruhlarıyla çevrili olmak onun için yıllarca bir daha konuşmayı gereksiz hale getirdi.
...محاطة بأرواح الهواء والماء والأرض والتي جعلت من غير الضروري لها أن تنطق بكلمة لسنوات عديدة

Yaşayan ve ölmüş insanların ruhlarıyla oynamak için Pelnish İlmini kullandın.
...لقد استخدمت تعويذه لتتلاعب بأرواح الأحياء والاموات...

İnsanların hayatlarıyla siyasetçilik oynamak istiyorsan seve seve şu koridordan gidip basının karşısına çıkar, ona en çok ihtiyacımız olan bu günlerde adalet sistemimizi rehin tutmaya çalıştığını... tüm dünyaya duyururum.
ولو ترغب في لعب السياسة بأرواح الشعب صدقني، أنا أكثر من مستعد للمشي في تلك القاعدة وصولًا إلى غرفة الصحافة

İnsanların hayatlarıyla oynayıp sonra da kaçamazsın!
لا يمكنك العبث بأرواح الناس وتتوقعين أن تفلتي بفعلتك!

Yaptığı iş bu. Şifa veriyor. Hani hava ruhu ve su ruhu gibi olan şeyler işte.
هذا ما تفعل، إنها تعالج الناس بأرواح الرياح والماء

Bütün bunlara tüm atalarımın ruhu üzerine yemin ediyorum.
أتعهد بأرواح آبائي و أجدادي

Sadece beni ve kardeşlerimi tehlikeye atmakla kalmadın bir de masum insanların hayatını tehlikeye attın.
ليس فقط وضعتني أنا وأخواتي في خطر ولكنكَ خاطرت بأرواح بريئة كيف أمكنك هذا؟

Böyle bir hazinenin değerine yitirilen canlarla paha biçilemez.
كنز كهذا الكنز لا يقاس بأرواح تُزهق

Torunlarım üzerine yemin ederim ki bugün burada yaptığımız barışı bozacak olan ben almayacağım.
بأرواح أحفادي بأنني لن أكون البادىء بخرق معاهدة السلام التي عقدناها اليوم