Eğer gelirlerse, yıldızgeçidinden olabildiğince uzakta durun. | Open Subtitles | إذا أتوا ، إبتعدوا بأقصى ما يمكن عن بوابة النجوم |
Sonra olabildiğince hızlı, olabildiğince ara vermeden olabildiğince uzun süre yüzerim. | Open Subtitles | وبعد ذلك اسبح بأقصى ما أستطيع لاطول مدة ممكنه. |
Senin için zaten olabildiğince insani bir şekilde üzgünüz. | Open Subtitles | إننا بالفعل نشعر بالأسف من أجلك بأقصى ما يمكننا ذلك |
Bak, raporlara geçen tecavüz sayılarını alçak tutmak için elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | انظري، نقومُ بأقصى ما نستطيع للإبقاء على عمليات الاغتصاب المُبلّغ عنها مُنخفضاً |
Onlara mümkün olduğu kadarıyla, elimizden geleni öğretmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | يجب أن نساعد فى تعليمهم بأقصى ما عندنا أقصى ما عندنا |
- Elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz, yüzbaşı. | Open Subtitles | نقوم بأقصى ما بوسعنا أيتها الملازمهأقصى ما بوسعكم |
Elimizden gelenin en iyisini yaptık. | Open Subtitles | نحن نقوم بأقصى ما بوسعنا يا عزيزتي. |
Evet, öyle yapacağını biliyorum ve biz de onu iyi şekilde kullanacağız. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل وسنستفيد منها بأقصى ما يمكن |
olabildiğince kendini gizler. Şaşırtmak başarının anahtarıdır. | Open Subtitles | ، يتخفى الصياد بأقصى ما يمكنه المباغته أهم شىء |
Her şeyi olabildiğince eksiksiz yazacağım. | Open Subtitles | سأقوم بتدوين كل شيء بأقصى ما أستطيع من دقة |
Ortadan kaybolmalıyım. Buradan olabildiğince uzağa gitmeliyim. | Open Subtitles | يتحتّم عليّ أن أختفي ، يتحتّم أن أذهب بعيداً عن هنا بأقصى ما يُمكنني |
olabildiğince hızlı yeni donörler arıyorum. | Open Subtitles | أنا أبحث عن متبرعين جدد بأقصى ما في وسعي |
Max seni zor duruma sokmamak için babana karşı olabildiğince adil davranmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول بأقصى ما لدي بأن أكونَ منصفةً لأبيك ولا أضعكم في قلب الحدث. |
iPod'umu taktım, biraz müzik dinledim, kendimi olabildiğince saldırgan buldum -- fakat kontrol edilebilen bir saldırganlık -- ve daha sonra kendimi o suya hızla attım. | TED | وضعت جهاز الآي بود خاصتي، واستمعت لبعض الموسيقى جعلت نفسي عدواني بأقصى ما أستطيع لكن عدوانية متحكم بها ثم ألقيت بنفسي في الماء |
Tamam, şimdi de gözlerini olabildiğince çok kapat. | Open Subtitles | أغمضي أغلقي عينيك بأقصى ما تستطيعين |
Hepsi kendi seçtiği hayatı yaşıyor, daha iyi bir dünya için ellerinden geleni yapıyorlar. | Open Subtitles | كُل واحدٍ منهُم يعيشُ حياةً اختارها مُساهمينَ بأقصى ما يستطيعون لجعلِ العالم أفضَل |
Sizi gururlandırmak için elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | سأقوم بأقصى ما أستطيع، أٌقسمُ لكِ، لأجعلكِ فخورةً بي |
Elimizden gelenin en iyisini yaparız. | Open Subtitles | سنقوم بأقصى ما يمكننا لحل القضية |
Elimizden gelenin en iyisini yapacağız. | Open Subtitles | أننا نقوم بأقصى ما يمكننا |
Ona söylemek istediğin bir şeyler varsa bu zamanı en iyi şekilde kullan. | Open Subtitles | إنْ كان لديكَ أيّ شيءٍ تقوله له... فإستغل هذا الوقت بأقصى ما يمكن |