Şehirden kilometrelerce uzakta, aylardır, haftada iki kere kahvaltı yapıyoruz. | Open Subtitles | لقد كنا نفطر مرتان أسبوعياً لشهر حتى الآن بعيداً عن المدينة بأميال |
Ve şimdi buradayız, yalnızız, ve... herkes ve her şeyden kilometrelerce uzaktayız ve düşünmeden edemiyorum... | Open Subtitles | و ها نحن ذا ،، لوحدنا بعيدين بأميال عن كل شي و كل شخص و لا استطيع المساعدة لكن فكر |
Evet, kilometrelerce yukarıdayız ve yüksekten korkuyorsun. | Open Subtitles | أجل، فإنّنا نعتلي الأرض بأميال وأنت ترهب المرتفعات. |
O bölge kilometrelerce ormanla kaplı. | Open Subtitles | هذه المناطق محيطة بأميال من الغابات الكثيفة |
O kadar mil uçtuktan sonra kimseyi kandıramazsın. Önleyici saldırının ne olduğunu iyi bilirim tamam mı? | Open Subtitles | لا تخدعين أحداً بأميال الطيران المتراكمة أعرف كل شيء بشأن الإجراءات الوقائية |
Gerçekten fiziksel olarak var olduğuna mı? ve bir kaç mil altımızda bulunduğuna mı? | Open Subtitles | أنه مكان موجود أسفل منا بأميال |
Burada kilometrelerce hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ليس هنالك مكان عامر حول هنا بأميال. |
Diablo Kanyonu'nda bulundu. En yakın su kaynağının kilometrelerce uzağındaydı. | Open Subtitles | لقد تم إيجادها في (ديابلو كانيون) بأميال عن أقرب مصدر مياه |
Kasabadan kilometrelerce uzaktayız. | Open Subtitles | نحن بعيدون بأميال عن المدينة |
Ama orası kilometrelerce uzakta. | Open Subtitles | إنها بعيدة بأميال! |
- Kamp kilometrelerce uzakta demiştin. | Open Subtitles | -لقد قلت بأنها تبعد بأميال |
- Evden kilometrelerce uzaktayız. | Open Subtitles | -نحن بعيدين بأميال عن المنزل |
Eğer seni alırlarsa, menzilini bir mil genişletirsin. | Open Subtitles | لو أدخلوك بها، ستوسع نطاق صورك بأميال |
- Her şeyden yüzlerce mil uzaktayız. | Open Subtitles | نحن بعيدون بأميال عن أي شيء |