ويكيبيديا

    "بأن كل شيء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • her şeyin
        
    • ki her şey
        
    • her şey normalmiş
        
    • her şey yolundaymış
        
    her şeyin yolunda olduğunu söylerim. Ve o gider. Sonra siz de gidersiniz. Open Subtitles أستطيع اخبارها بأن كل شيء بخير ومن بعدها ستذهب ومن ثم تستطيعون الذهاب
    Eğer aramazsan, o zaman her şeyin iyi gittiğini anlayacağım. Open Subtitles ان لم تتصل فسوف أعلم بأن كل شيء كما يرام
    Dışarıdan her şeyin düzgün göründüğüne emin olması gerekiyor içerdeki durumu halletmeden önce. Open Subtitles فهي تريد التأكد بأن كل شيء يبدو جيدا من الخارج قبل الإهتمام بالداخل
    her şeyin bir remix olduğü fikri, siz remixi yapan kişi haline gelene kadar sağduyu gibi duyulabilir. TED الآن، قد تبدو الفكرة القائلة بأن كل شيء هو ريمكس تفكيرا سليما حتى تكون أنت من يتم إنتاج ريمكس له.
    Fakat değiştim ve bence şunu diyebilirsin ki her şey çok başarılı oldu. Open Subtitles ولكن تجاهلت الأمر وأعتقد أنه بامكانك القول بأن كل شيء مضى بشكل جيد
    Görevine devam etmeni istiyorum. her şey normalmiş gibi davran. Open Subtitles أريد منك أن تستأنف مهامك والتظاهر بأن كل شيء طبيعي
    Ne zamandır her şey yolundaymış gibi davranmak yüce kaiden oldu? Open Subtitles منذُ متي والتظاهر بأن كل شيء بخير أصبح فجأةً شيء عادي؟
    Aramamak ise her şeyin değiştiğini kabullenmekti. TED إن عدم مناداته بأبي كان اعترافًا بأن كل شيء قد تغير.
    her şeyin tamamen aynı olması fikri sadece çok çok az sayıdaki firma için doğrudur, ve geri kalanı için doğru değildir. TED هذه الفكرة بأن كل شيء يجب أن يكون مماثلا يعمل مع عدد قليل جدا من الشركات، وليس مع كلّ الآخرين.
    Hiç kimse, her şeyin aslında hiçbir şey olduğunu bile bile ölümü bekleyemez. Open Subtitles لا أحد يمكن أن يعيش مع الموت ويعرف بأن كل شيء ... لاشيء
    Biliyorsun, Petra; ben ve Lester her şeyin bitmiş gibi... göründüğü zor zamanlardan geçtik. Open Subtitles أترين يا بيترا , ليستر و أنا مستمران مع بعضنا عندما يبدو لنا بأن كل شيء قد انتهى
    Bana söylediğin her şeyin doğru olduğuna eminim. Open Subtitles أنا متأكد بأن كل شيء أخبرت بأن ني حقيقي،
    Fakat artık her şeyin güzel olacağından eminsin. Open Subtitles ولكنك متأكدة بأن كل شيء سيصبح جيداً، الآن.
    Doktor her şeyin yolunda olduğunu söyledi fakat dinlenmelisin. Open Subtitles الدكتورة قالت بأن كل شيء بخير لكنك بحاجة للراحة
    Şimdi nineni ara. Baban her şeyin iyi olacağını söyleyecek. Open Subtitles الآن اتصل بجدتك في المستشفى، سيخبرك أبوك بأن كل شيء بخير.
    Bir kez yaparsam her şeyin yoluna gireceğini söylüyorlar. Open Subtitles يتوقعوا بأن كل شيء سيعود كما كان بشكل بطيء
    Bana inanmadın. her şeyin yoluna gireceğini söylemiştim sana. Open Subtitles لم تصدقيني، أخبرتك بأن كل شيء سيصبح بخير
    Uğruna savaştığım, korumak için uğraştığım her şeyin.... ...geri döndüğümde yok olduğunu görmek. Open Subtitles الشعور بأن كل شيء دافعت عنه كل شيء أردت حمايته لن يكون هنا عندما أعود
    her şeyin eskisi gibi olacağına söz veriyorum. Open Subtitles أَعِدكم بأن كل شيء سيكون بالضبط كما كان قبل ذلك.
    O, bir şekilde bana her şeyin güzel olacağını düşündürttü. Open Subtitles بشكل ما جعلني أشعر بأن كل شيء سيكون بخير

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد