Ayrıca iyi birine benziyor ve edebiyat konusunda fevkalade bir zevki var. | Open Subtitles | بالإضافةِ إلى أنّها تبدو لطيفةً ولديها مذاقٌ ممتازٌ في الأدبِ. |
Bu dava bazılarınızı Jessica'nın muhakemesinden ve bununla birlikte liderliğinden kuşkulanmasına yol açtı. | Open Subtitles | هذه الدعوى سبّبتْ للبعض منكم لتشكيك بقرارات جيسيكا، بالإضافةِ لقيادتها |
ve 10 yaşındaki kızı Riley de vardı. | Open Subtitles | نعم, بالإضافةِ إلى إبنتها البالغةُ من العمر عشرُ سنين, وإسمها رايلي |
Birkaç yüz milyar yıldızdan ve geçmişteki ve gelecekteki yıldızların maddesi olan gaz ve toz bulutlarından oluşan Samanyolu Galaksimiz ve bunlara eklenen yaklaşık yüz milyar başka galaksi; sayısız milyarlarca ve trilyonlarca gezegen, uydu ve kuyrukluyıldız da dahil, tüm bunlar gerçekte var olanın yalnızca yüzde beşine tekabül ediyor. | Open Subtitles | مجرتنا درب التبانة مكونة من بضع مئات مليارات النجوم بالإضافةِ لسُحبِ الغاز و الغبار |
Hidroklorik asit içmeye zorlanmış gibi ve körelmiş bir delici aletle cinsel saldırıya maruz kalmış. | Open Subtitles | ومن الواضحِ بأنَّه قد تم إجباره على شرب الأسيد بالإضافةِ إلى تعذيبه جنسياً بأدواتٍ غريبة |
Küçük kesik ve yaralar, hipotermia, alkol zehirlenmesi. | Open Subtitles | جروحُ قطعٍ طفيفة, وإرتفاعٍ في درجة الحرارة, بالإضافةِ إلى تسممٍ جرّاء الكحول |
Düşünüyorum da seni besliyorum, yürüyüşe çıkarıyorum ve beni çok iyi koruyorsun. | Open Subtitles | أنا أطعمكـَ وآخذكّ للنزهات بالإضافةِ إلى أنَّك تحميني بقوة |
Ekibimin yeterli çalışma alanına ihtiyacı olacak ve röportaj yapmak için biraz da gizliliğe. | Open Subtitles | إن فريقي يطلبُ مساحةً مناسبةً تهيأهم للعمل بالإضافةِ إلى بعضٍ من الخصوصيّة حتى يتسنى لنا إجراء المقابلات الخاصة |
Bu bina çok eski ve kablolar da dolayısıyla. | Open Subtitles | حسناً, إنَّ هذا المبنى قديمٌ للغاية بالإضافةِ إلى الشبكةُ الكهربائيّةُ المحيطة |
Gayet iyi eğitim gördü ve yeteneğini de var. | Open Subtitles | حسناً لقد تم تدريبها بكفاءةٍ عالية بالإضافةِ إلى أنَّها ذاتٌ مهاراتٍ |
Bu tahrik edici, zamanla güzelleşen ve afrodizyak etkisi olan-- ne? | Open Subtitles | فهذه نوعٌ محفزٌ ومعززٌ للمزاج بالإضافةِ إلى أنَّها مثيرةٌ للشهوةِ الجنسية, ماذا؟ كلُ ذلكـ يأتي في مغلفٍ واحد لا أكثر |
ve bu vakum harika. | Open Subtitles | بالإضافةِ إلى أنَّ هذه المكنسةُ رائعةً بالفعل |
Yani demek oluyor ki, huysuz, korumacı ve çözmesi zor. | Open Subtitles | وبقولهِ هذا فإنَّه يعني بأنَّه شخصٌ حاميٌ لنفسه وبنفسه بالإضافةِ إلى أنَّه صعبُ الإختراق |
Bir parmak izi ve Civic Sushi'nin şehir merkezi telefonu var. | Open Subtitles | لقد حصلوا على بصمةٍ ما بالإضافةِ إلى رقمٍ هاتفيٍ لمطعمِ سوشي في وسطِ المدينة |
Hafif ve hızlı seyahat edeceğiz. Ayrıca bir terslik olursa, sadece ikimizin olması daha iyi. | Open Subtitles | بالإضافةِ إلى أنَّهُ في حالِ سائتِ الأمورِ ستكونُ الخسارةُ ضئيلةٌ |
Suç ortakların Jimmie Ray Easton, Charlie Conner ve Steven Walinski. | Open Subtitles | أنتَ تعمل سوياً مع جيمي ري إيستون و تشارلي كونر بالإضافةِ إلى ستيفين ويلينسكي |
Bana sargı bezi, bandaj ve testere lazım. | Open Subtitles | سأحتاجُ إلى شاشِ ولصقٍ وضماداتٍ بالإضافةِ إلى منشارُ قطعٍ |
Ayrıca, bir insanın kimliği sadece deri ve kemiklerden ibaret değildir. | Open Subtitles | بالإضافةِ إلى أنّ هويّةَ الشخص تتعدّى اللحم والعظم... |
AC'ye otobüsle gidiş ve krep yemek için 300 dolar. | Open Subtitles | س". بالإضافةِ إلى القليل للّعبِ على طاولةِ لعبة "الكرابس". |
ve yakışıklıyım. | Open Subtitles | بالإضافةِ إلى أنني حسنُ المظهرِ. |