ويكيبيديا

    "بالارتياح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • rahat
        
    • rahatlamış
        
    • rahatladım
        
    • rahatsız
        
    • hoşuma
        
    • kendimi
        
    • rahatladı
        
    • duygu
        
    • iyi geldi
        
    • rahatlama
        
    Hiç intihar girişimleri hakkında konuşabileceklerini düşünmüyorlardı ama onların konuşması için bir beklentinin olmadığı HALT etkinlikleri onları konuşmaya başlamak için rahat hissettirdi. TED لم يشعروا أنه يمكنهم التحدث عن محاولة انتحارهم، ولكن أحداث هالت، مع أنه لم يُتوقع منهم أن يتحدثوا، جعلتهم يشعرون بالارتياح لبدأ الحديث.
    Sohbet başlatmak için rahat hissetmeliyiz. TED نحتاج أن نبدأ بالشعور بالارتياح عند الحديث.
    Hikayecimizi anahtarı olan bir kilit altına aldığımızda, daha rahatlamış hissedeceğim. Open Subtitles و سوف اشعر بالارتياح عندما اضع راوى القصه هدا فى سجن مقفل
    Homer kurtuldu, sen iyileştin çok rahatladım artık hepimiz normal hayatımıza dönebiliriz. Open Subtitles أنا أشعر بالارتياح لسلامة هومر ..ولكونك تعافيت والآن بإمكاننا العودة لوضعنا الطبيعي
    Yıllar sonra çektiklerimi halk ile paylaşmaya başladığımda insanların bu hikayeden çok rahatsız olduklarını fark ettim. TED بعدها بسنوات، بدأت بمشاركة هذا العمل مع الجمهور، حينها لاحظت أن أغلب الناس لا يشعرون بالارتياح لهذه القصة.
    Çok hoşuma gitti. Open Subtitles اشعر بالارتياح عند الاختلاط بهؤلاء الذين خارج المدينة,هاه؟
    Onu biraz daha iyi bağlarsan kendimi çok daha iyi hissederim ama. Open Subtitles أشعر بالارتياح حول هذا الأمر لو تم اغلاق الفوهة . بإحكام أكثر
    Ama diğer yanım çok rahatladı. Open Subtitles نِصْف ني أَبْدو مذنباً. يَشْعرُ النصف الآخرُ بالارتياح.
    Birisinin yanında kendimi rahat hissetmeye başladığımda eşyaları toplayıp, bir sonraki şehre gitme vaktiydi. TED في كل مرة أبدأ بالشعور بالارتياح لشخص ما، تكون تلك الفترة التي عليها أن نجمع حقائبنا لننتقل للمدينة التالية.
    Daha rahat edecekseniz gözlügünüzü takabilirsiniz. Open Subtitles حَسناً يُمْكِنُ أَنْ تُعيدَهم إذا كان ذلك يشعرك بالارتياح أ.
    O insanlar oradayken çok rahat hissetmiyorum. Open Subtitles كل ماهنالك أنني لا أشعر بالارتياح مع هؤلاء الأشخاص
    Ben sadece.. Hayır, babanın iç çamaşırlarıyla rahat edemiyorum. Open Subtitles لن أشعر بالارتياح و أنا مرتدى لملابس والدك الداخليّة
    Sen rahat mısın? İkinci sınıf bir gazeteci için değerli belgeleri verdiğin için rahat mısın? Open Subtitles هل أنت تشعر بالارتياح لتبادل هذه الوثيقه الهامه مع مراسل ذو درجه متدنيه ؟
    Bu prosedürle ilerlemekten rahat değilim. rahat mı? Open Subtitles لا أشعر بالارتياح لتقدم الإجراءات إلى المرحلة التالية
    Bu kazadan sonra kendimi daha rahatlamış hissediyorum. Open Subtitles شعور بالارتياح أن تجد نفسك فى خضم حادثة حقيقية
    kendimi rahatlamış ve tatmin olmuş hissederek uyanırdım. Open Subtitles قد استيقظ الشعور بالارتياح بي الأمر وراضية.
    Sanırım, küçük bir şekilde, ben de rahatlamış hissediyorum. Open Subtitles أَحْزرُ قليلاً بأنى أَشْعرُ بالارتياح أيضاً
    Düşününce, bir taraftan rahatladım gibi çünkü, biliyorsun, bundan yakamı kurtarıyordum.. Open Subtitles ومن جهة اخرى، شعرت بالارتياح لأنني كنت اتمادي كما يحلو لي
    Sadece masanın üzerinde durmalarından rahatsız olduğumu söylüyorum. Open Subtitles كل ما سوف أقوله هو أنني لا أشعر بالارتياح بالجلوس معهم
    - Evet. Adama karşı çıkmak hoşuma gitti. Open Subtitles وأنا يَجِبُ أَنْ أَقُولَ بأنّ يَشْعرُ بالارتياح لإتِّخاذ موقف مثل هذا.
    Aslında, bu korkunç olayı yapmadığını öğrendiğinde oldukça rahatladı. Open Subtitles ‫في الواقع، انها شعرت بالارتياح لمعرفة ‫انها لم تفعل ذلك الشيء الفظيع
    Sahaya dönmek güzel bir duygu. Open Subtitles يَشْعرُ بالارتياح لِكي يَكُونَ خلفيَ في الحقلِ.
    - Daha yeni başladım ama çok iyi geldi. Open Subtitles لم اقترب حتى لكنه يشعرني بالارتياح
    Sadece bir rahatlama duygusu işledi içime. Open Subtitles لقد كنت مرتاحة ببساطة أنا اشعر بالارتياح

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد