ويكيبيديا

    "بالتبني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • üvey
        
    • koruyucu
        
    • evlatlık
        
    • evlat
        
    • bakıcı
        
    • manevi
        
    O senin üvey kardeşin değil mi ya da evlatlık gibi bir şey? Open Subtitles هل هو على الأقل أخ غير شقيق أو أخ بالتبني أو شئ ما؟
    Ben de burada bulunamayan genç engelli birinin üvey babasıyım. Open Subtitles وانا الوالد بالتبني لشاب معاق لم يستطيع المجيء الى هنا
    Belki de çocuğun üvey annesiyle kalması daha iyi olur. Open Subtitles ربما من الأفضل للطفلة أن تبقى بعيدة مع أمكم بالتبني
    koruyucu ailem, tabak kırdığım için, iki gün araba bagajına kilitlemişlerdi. Open Subtitles لقد حبسني والدي بالتبني في صندوق السيارة ليومين عندما كسرتُ طبقاً
    Sıradaki öksüz, Susan, kendisini evlat edinen yeni ailesinin yanına Namibya'ya gidiyordu. Open Subtitles ويتيمنا التالي سوسان كانت في طريقها الى ناميبيا لملاقاه والدها بالجدد بالتبني
    Ya onun bakıcı annesi olursun ya da hapse gidersin. Open Subtitles ...اما ان تكوني امها بالتبني أ .أو تذهبين الى السجن
    üvey babamın orada tanıdıkları vardı. Bize yeri o ayarladı. Open Subtitles والدي بالتبني لديه روابط هناك لذا سوف يأخذنا في هذا.
    Gençler kederi anlamaz. Senin için o sadece bir üvey anneydi. Open Subtitles لا يعرف الصغار ما معنى الأسى بالنسبة لك كانت فقط أمك بالتبني
    -Senin her durum için bir üvey annen var. Open Subtitles ـ ماذا ؟ لديك أم بالتبني في كل موقف يواجههك
    Ve üvey anne-babandan asla söz etmedin çünkü hiç olmadılar! Open Subtitles لم تتحدث يوماً عن أبويك بالتبني لأنك لم يكن لديك أبوين
    Birkaç yıl evvel, Shay'in üvey babasını bir biftek bıçağıyla yontmuş. Open Subtitles قامت بتقطيع والد شاي بالتبني بسكينة قبل بضع سنين
    Emekli bir subayın komik bir meblağ için üvey oğlu tarafından canice öldürülmesi. Open Subtitles الضابط السابق قُتِل على يد ابنه بالتبني من اجل مبلغ سخيف
    Dr. Cullen hem üvey baba hem de çöpçatan gibi. Open Subtitles الدكتور فوستر كأنه أب بالتبني لمن يريدون المصاحبة
    Hayır, teşekkür ederim. üvey kardeşim beni almaya gelecekti. Open Subtitles لا ، شكراً ، أخي بالتبني سيمر عليَّ ليأخذني
    üvey ailelerin arasında o kadar çok gidip geldim ki, kimse bana parti yapma zahmetine bile girmedi. Open Subtitles وتنقلت بالتبني بين العديد من العائلات ولم يهتم أحدا ليعمل لي حفلة عيد ميلاد
    üvey kardeşlerimle aynı büyüme koşullarına sahip değildim. Open Subtitles لم يكن لديّ تماماً نفس التنشئة مثل اقربائي بالتبني.
    Yeni üvey ailem ve okulumdaki herkes o kadar hoştu ki bu çatlaklar gerçek mi acaba diye düşünmekten kendimi alamadım. Open Subtitles أسرتي بالتبني الجديدة وجميع من بمدرستي الجديدة لطاف جداً ولا يسعني سوى أن أسأل هل هذا حقيقي؟
    koruyucu annem uzaklaşmamı ve sevgi hakkında düşünmemi istedi. Ne olduğunu düşünmemi, kutsal kitabı okumamı ve yarın geri gelmemi istedi. Ve en dürüst, en doğru cevabımı vermemi. TED أمي بالتبني طلبت مني ان أذهب وأفكر في موضوع الحب وماهو وأن اقرأ الكتاب وأعود غداً وأعطي إجابتي الأكثر صدقا ومصداقية
    evlatlık aileni seversen, biyolojik ailene ihanet etmiş olacağını düşünüyorsun. Open Subtitles أنتِ تخافين إن أحببتي والداكِ بالتبني ستكونين خائنةً لوالديك الحقيقيين
    Çoğu evlat edinme görevlisi dünyanın en kibar ve işine sadık insanlarıdır. Open Subtitles معظم الناس الراغبون بالتبني هم من أفضل وأكثر الناس مثالية في العالم
    Seni buralarda daha önce de görmüştüm. bakıcı ailen kim? Open Subtitles لقد كنت في قاعه المحكمه عده مرات أين والداك بالتبني ؟
    Bir gün, eve geldim ve manevi annem akşam yemeği için tavuk kanadı kızartmıştı. TED ولكن في يوم ما، عدت إلى المنزل و أمي بالتبني أعدت أجنحة الدجاج للعشاء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد