ويكيبيديا

    "بالجنوب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • güneyde
        
    • Güney
        
    • güneydeki
        
    • South
        
    • güneye
        
    • güneyi
        
    • güneyinde
        
    Dinleyin, size güneyde ne olduğunu söyliyeyim. Open Subtitles استمعوا إلىّ، دعونى أخبركم ماذا يقع بالجنوب منّا
    güneyde bize bırakılan tepeler.. Open Subtitles لذلك سجب أن نبتعد عن التلال الموجودة بالجنوب
    Bilirsin, güneyde cinayeti gerçekten yanına kâr kalmış çok Şerif gördüm. Open Subtitles أتعلم، رأيت مأمورين بالجنوب . الّذين أفلتوا بجريمة قتل حرفيّاً
    Ekvatora doğru bir Güney doğu rotası hazırlayın, böylece Gine med-cezirine sürüklenmemiş oluruz. Open Subtitles وسيكون اتجاهك جنوب وجنوب غرب حسب المسار، وسنواجه بالجنوب الشرقي التيّارات الغينية
    Chaya geceleyin şehrin en güzel manzarasını görmek istediğini söyledi ben de Güney batı rıhtımının üstü olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles و هى كما أعتقد فى القطاع الواقع بالجنوب الغربى
    Tüm ekipler, şüphelinin aracını güneydeki... Open Subtitles لكل الفرق، لكن عثرنا علي السيارة المنشودة بالجنوب
    South Side'da karavan parkı yakınlarında. Open Subtitles انه بالجنوب بالقرب من منتزه القنطرة
    güneye doğru daha da uzaklaşmalısınız. Open Subtitles أنتم قريبون منا جداً يجب أن تكونوا بالجنوب
    O günden sonra, ne zaman güneyi düşünsem aklıma hep bu iki kadın geldi. Open Subtitles ،منذ ذلك اليوم فصاعدا كلما فكرت بالجنوب تتبادر هاتان المرأتان إلى ذهني
    Bataryanın güneyinde. Suda iki ölü var. Open Subtitles لدينا حادثة قتل بالميناء بالجنوب واثنان ميتان بالماء
    Aslında en yakın kasaba güneyde, çok uzakta. Open Subtitles لكن في الواقع أقرب بلدةٍ تقريبًا بالجنوب.
    güneyde düşmanla temas haberi aldık. Open Subtitles انتبهوا لدينا عدو اتصلوا بالجنوب
    Düşmanlarımız güneyde konuşlanmış durumdalar! Open Subtitles الشياطين الذين نبحث عنها تكمن بالجنوب
    güneyde biryerlerde olduğunu sanıyoruz. Open Subtitles مكانٍ ما بالجنوب على ما نعتقد
    güneyde bir yerlerde olduğunu sanıyoruz. Open Subtitles مكانٍ ما بالجنوب على ما نعتقد
    Pekala, güneyde Renwick, doğuda Weber, kuzeyde 143. cadde ve batıda da 55. caddeyi kapadık. Open Subtitles حسناً، (رينويك) بالجنوب و (ويبر) بالشرق شارع 143 بالشمال و 55 بالغرب
    Deney yapılan bu tesisler özel sermayeyle işletilmiş olup Güney'de gizli yerlerde bulunuyordu. Open Subtitles مواقع الاختبار مولت بشكل خاص وكانت في مناطق معزولة بالجنوب
    Güney'de en ünlü korsanlardılar. Onun etrafında dalga geçemezsiniz. Open Subtitles كانوا فيما مضى قراصنة رديئي السمعة بالجنوب
    Bu, onların nasıl yolculuk yaptığı ve Güney'de cinler hakkındaki... batıl inançlarla alakalı. Open Subtitles إنه حول الإيمان الخرافي بالجن بالجنوب. و كيف أنها تسافرّ في الهواء.
    Bu ağaçlar güneydeki her şey gibi eski. Open Subtitles هذه الغابة هي قديمة ككل شيء بالجنوب.
    Frank, South by Southwest'teki her şeyi ayarladım. Open Subtitles الجميع بالجنوب .. الجنوب الغربي
    Biraz güneye doğru ve tepenin üstünde. Open Subtitles انها بالجنوب وراء المرتفع
    Görünüşe göre kuzeyi ve güneyi birbirine bağlayan tek geçiş yeri, yılan geçidi denilen şu ince yol. Open Subtitles ...يبدو أنه الطريق الوحيد الذي يوصل الشمال بالجنوب هو تلك الأرض الرمادية " المسماة بـ" طريق الأفعى
    İnsanlardan oldukça uzak bir ev bulduğunu biliyorum ama şunu öğrenmen gerek Mason-Dixon hattının güneyinde yaşayacaksan insanlar sana bir şey verir. Open Subtitles ولكن عليكِ التعليم أنه إن عشت بالجنوب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد