Son derece beceriksiz olduğunu ve Ruslarla ilişkilerini mahvettiğini iddia ediyorlar. | Open Subtitles | يقولون إنكِ غير كفؤة بشدة لدرجة أنكِ دمرتِ علاقتهم بالروس |
Savaş sırasında Ruslarla ilişkisi olan bir şirkette çalıştım. | Open Subtitles | لقد كُنت ضابطاً عسكرياً بفيلق الاتصال بالروس إبان الحرب العالمية الثانية |
Ruslarla arası çok iyiydi. | Open Subtitles | لقد كان على علاقة وثيقة بالروس |
Rusları aramalıyız. Onları bulduğumuzu söylemeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نتصل بالروس . ونخبرهم أننا وجدناها |
Rusları uzayda yakalamak istemenin bir gösterişten ibaret olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظن أن اللحاق بالروس فى الفضاء جنون؟ |
Bunu yapan kişinin, Rus uydu konumlandırma birimine girebiliyor. | Open Subtitles | مهما يكن من فعل ذلك فقد كان لديه القدرة على دخول نظام القمر الصناعى الخاص بالروس |
Ruslarla çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان على علاقة وثيقة بالروس |
Ruslarla bir bağlantısı yok, değil mi? | Open Subtitles | إنه ليس على صلة بالروس , صحيح ؟ |
Ruslarla dolu. | Open Subtitles | إنه مليء بالروس. |
Ruslarla iletişime geçtik ve onlar da beni sana bağladılar. | Open Subtitles | إتصلنا بالروس لكي يوصلونا بك |
Ama onlar şunu anlamalı ki, eğer Ruslarla dost olursak, ve onlarla anlaşılmış bir ortaklık sağlarsak, korktukları şeyler azalacak. | Open Subtitles | لكن ما يجب أن ندركه هو انه أن أذا كانت تجمعنا بالروس أواصر صداقه ومصالح مشتركه " سير " ستافورد كريبس (برلمانى وسفير (بريطانيا) فى (روسيا 1940 - 1942 |
- Belki Ruslarla bir alâkası vardır. | Open Subtitles | -ربّما للأمر علاقة بالروس . |
Tabii ki arkadaş olurum. Rusları çok severim. | Open Subtitles | سأصاحبه بالطبع، إنني مغرم بالروس |
Solia, evine Rus'ları almamalısın. Hepsi mafya bunların. | Open Subtitles | سوليا، لا تختلطي بالروس انهم جميعا من مجرمي المافيا |
CIA'in Rus kısmını bombaladı. Bu zaman, para ve azımsanmayacak bir riske mal oldu. | Open Subtitles | فجر قسم المخابرات المختص بالروس تطلب ذلك وقتاً ومالاً ومجازفة كبيرة |