Sonunda annemle orta okul yıllarımın çoğunda zar zor konuşur oldum. | Open Subtitles | أنتهى بي الأمر أني بالكاد كنت أتكلم معها في سنتي الثانوية |
Topladığım dalları elimde zar zor tutarak otobüslerde ve metroda binbir güçlükle eve getirebilirdim. | TED | كنت أجلب الاغصان إلى المنزل و أشرع بركوب الحافلات ومترو الإنفاق، و بالكاد كنت أستطيع حمل تلك الاغصان |
Bir nükleer silahla konvansiyonel silah arasındaki farkı zar zor söyleyebilirdim. | Open Subtitles | بالكاد كنت أدرك الفارق ما بين السلاح النووي والسلاح التقليدي |
Çocukken buraya neredeyse hiç ayak basmazdım efendinin odası çok kutsaldı. | Open Subtitles | بالكاد كنت أدخل هنا عندما كنتُ صبي مخيفه كانت غرفة الليرد |
Normalde onu konuşurken dinlemeyi çok seviyorum ancak bugün dikkatimi neredeyse hiç toplayamadım. | Open Subtitles | أحب الاستماع إليه وهو يتحدث ، ولكن اليوم بالكاد كنت أركز. |
Son birkaç yılda onu sanki neredeyse hiç görmemişim gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر أني بالكاد كنت أراها خلال السنوات الماضية. |
Oyundaki aksanım öyle kabaydı ki, kendimi zar zor anlayabildim. | Open Subtitles | .أتعلم، لهجتي في اللعبة كانت جد خشنة، بالكاد كنت أفهم ما أقوله |
Üstelemeye başlamadan önce zar zor duyuyordum. | Open Subtitles | بالكاد كنت أسمع تلك الأشياء اللعينة حتى بدأت أنتي في الحكي عنها |
Erkek olduğum ve seni inciten de bir erkek olduğu için yüzüme zar zor bakabiliyordun. | Open Subtitles | بالكاد كنت تنظرين إلى عيناي لأني كنت رجلًا رجلًا قد آذاك ببشاعة نعم |
Kedime yemek verecek zamanı bile zar zor buluyorum. | Open Subtitles | بالكاد كنت أجد الوقت لاطعام قطتي. |
Kokudan zar zor nefes alıyordum. | Open Subtitles | بالكاد كنت أتنفس من الرائحة النتنة |
İçeri girdiklerinde zar zor görebiliyordum. | Open Subtitles | عندما دخلوا بالكاد كنت أستطيع أن أرى، |
Babam evi terk ettiğinde, onu zar zor görebiliyordum. | Open Subtitles | تعلم عندما غادر والدي بالكاد كنت أراه |
Mutfağın yerini zar zor bilirdim. | Open Subtitles | بالكاد كنت أعرف أين هو المطبخ |
zar zor işeyebiliyordum. | Open Subtitles | بالكاد كنت أبول. |
O zamandan beri neredeyse hiç ofisinden çıkmadın. | Open Subtitles | بالكاد كنت تخرج من المكتب منذ ذلك الحين |
- Annemi neredeyse hiç tanımıyorum çünkü ölmüş ben çok küçükken. | Open Subtitles | أنا بالكاد كنت أعرف أمي البيولوجية |
Dr. Jennings ile çalışmaya başladığım ilk birkaç ay onu neredeyse hiç görmüyordum. | Open Subtitles | بالأشهر القليلة الأولى التي عملت (فيها لدى الدكتور (جينينجز بالكاد كنت أراه |