ويكيبيديا

    "بتسريب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sızdırdın
        
    • sızdırdı
        
    • sızdırdım
        
    • sızdırdığını
        
    • sızdırmaya
        
    • ifşa
        
    • sızmış
        
    • sızdırmış
        
    • sızdırmakla
        
    • sızdırmadım
        
    • sızdırmıştır
        
    Başka haber alma teşkilatlarına SD-6'yla ilgili bilgi sızdırdın mı? Open Subtitles هل قمتى بتسريب معلومات عن ال*اس دى-6*الى وكلات استخباراتيه أخرى؟
    "Evet" ya da "Hayır". Algoritmayı Justin'e sızdırdın mı? Open Subtitles نعم أم لا , هل قمت بتسريب الخوارزميه لجاستن ؟
    Birkaç fotoğraf sızdırdı, onu aşağılattı duygularımla oynayarak beni suçlu hissettirdi. Open Subtitles لذا قمتي بتسريب بعض الصور ، لإذلالها اللعب على إحساسي بالذنب
    Bir vekil aracılığıyla, teröristlere sinir gazının saklandığı yer hakkında bilgi sızdırdım. Open Subtitles من خلال بوكسي، قمت بتسريب معلومات للإرهابيين عن مكان غاز الأعصاب
    Bu tek başına transferin gizli bilgilerini sızdırdığını kanıtlamak için yeterli değil. Open Subtitles هذا لا يكفي لإثبات أنها كانت تقوم بتسريب المعلومات عن مهمة النقل
    Yoksa neden sana bilgi sızdırmaya çalışsın ki? Open Subtitles وإلا لماذا يُجهد نفسه بتسريب الوثيقة لك؟
    O zaman ilmekçileri durdurmak için algoritmayı Justin'e sen sızdırdın. Open Subtitles لذلك قمتي بتسريب الخوارزميات الى جاستن ؟ لتوقفي الخياطه
    Sally Langston'a o fotoğrafları sen sızdırdın. Open Subtitles لقد قمتي بتسريب تلك الصور إلى سالي لانغستون
    Para için fotoğrafları internete mi sızdırdın? Open Subtitles قمت بتسريب شروط المفاوضات ، وتسريب صور على الأنترنت؟
    O zaman videoyu neden sızdırdın? Open Subtitles اذن لماذا قمت بتسريب ذلك الفيديو؟
    Yani plan hakkında bilgi sızdırdı, saldırıyı durdurmak için çaba sarfediyor göründü, ve böylece kazandığı zamanla kendi işlerini yoluna koydu. Open Subtitles لذا, يقوم بتسريب معلومات عن المؤامرة يمثل أنه يريد إيقاف الهجوم وبعد ذلك, بالوقت الذي وفره يقوم بتجهيز نفسه
    Ensest fotoğrafı sızdırdı, eve erişimi vardı. Open Subtitles لقد قامت بتسريب صورتكما تستطيع الدخول للمنزل
    Çalışanlarımdan biri bilgi sızdırdı. Open Subtitles قام أحد موظّفيّ بتسريب بعض المعلومات
    Bu sabah üslerin kapatılması ile ilgili basına bilgi sızdırdım. Open Subtitles قمت بتسريب إغلاق قاعدة للصحافة هذا الصباح
    Sonra bu bilgiyi yurt dışına sızdırdım. Open Subtitles ثم أقوم بتسريب هذه المعلومات الى الخارج
    Biz bu kadınları koruma altına almak için getiriyoruz ama onları gerçekten koruyabilmemiz için onların yeni isimlerini kimlerin sızdırdığını bulmamız lazım. Open Subtitles سنأخذهؤلاءالنساءإلى الحمايةالوقائية، لكنلحمايتهنّفعلاً، سنحتاج لمعرفة من يقوم بتسريب.
    Sonra birkaç cesur adam broşür basıp o tartışmaları sızdırmaya başladı. Open Subtitles لكن عدة رجال شجعان بدؤوا بتسريب المعلومات
    Bizim meşur kaynağımız bir üç hafta daha ortalarda dolaşarak sırlarımızı ifşa etmemeli. Open Subtitles لا يمكن أن نسمح لذلك الجاسوس بتسريب الأسرار لثلاثة أسابيع أخرى
    Birinden bilgi sızmış olmalı. Open Subtitles حسناً، لابد أن أحدهم قام بتسريب المعلمومات
    Biri ilmek laboratuvarının algoritmasını Justin'e sızdırmış. Open Subtitles شخص ما قام بتسريب الخوارزميه الخاص بمختبر الغرزه لجاستن
    Bu laboratuarı basına bilgi sızdırmakla mı suçluyorsun? Open Subtitles هل تتهمين هذا المختبر بتسريب معلومات للصحافة ؟
    Kusura bakmayın efendim ama videoyu ben sızdırmadım. Open Subtitles اعذرني سيدي، ولكني لم أقم بتسريب الفيديو
    Genç Kızın Dehşet Verici Cinayetinin Olay Mahalli Fotoğrafları Ortaya Çıktı Belki de FBI sızdırmıştır. Open Subtitles ربمـا الفيدراليـين هم من قاموا بتسريب الأمر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد