ويكيبيديا

    "بجائزة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ödülü
        
    • ödül
        
    • ödülünü
        
    • ödüllü
        
    • Ödülü'nü
        
    • yarışmasını
        
    • ödülle
        
    • sini
        
    • yılın
        
    • ödüle
        
    • Oscar
        
    • Yarışması
        
    • ikramiyeyi
        
    • Prize
        
    Ulusal Bilim Madalyası alan Craig Venter ve Nobel ödülü sahibi Ham Smith. TED نرى هنا الفائز بالميدالية الوطنية للعلوم كريغ فينتر والفائز بجائزة نوبل هام سميث.
    Google Bilim Fuarı'ndan Bilimsel Amerikan Mucit ödülü'nü almaya layık görüldük. TED كما تم تكريمنا بجائزة سسينتيفيك أمريكان إنوفاتور من معرض غوغل للعلوم.
    Bilirsin, ödül kazanan insanların çoğu, taş taşıyorlarmış gibi gözükmezler. Open Subtitles عندما يفوز معظم الناس بجائزة فلا يبدون كأنهم ينقلون حجراً
    Ama büyük bir ödül kazandığım için çalmamın senin için bir önemi yok. Open Subtitles ولكني أنوي الفوز بجائزة كبيرة وثمينة، لذا فأنا اظن إنك مصيب بذلك الشأن.
    Ya ben ödülü kazanırsam da o yardımcı oyuncu ödülünü kazanamazsa? Open Subtitles ماذا لو فزت بجائزة أفضل ممثلة، وخسرت باتي أفضل ممثلة ثانوية؟
    Bu altın madalyon her yıl kutsal ruh ödülünü kazanana verilir. Open Subtitles هذه القلادة تعطى للفائز بجائزة الروح المقدسة التي تقام كل سنة
    ödüllü bir kimyager ve makine mühendisi. O zaman neden... Open Subtitles فازت بجائزة في الكيمياء والهندسة الميكانيكية , اذا لماذا ..
    Super Bowl'a spiker olarak gidiceğim... ve Emmy ödülü kazanacağım. Open Subtitles سأذهب بنفسى إلى سوبر بول كمذيع و سأفوز بجائزة إيمى
    En son isteyeceğimiz şey, Nobel ödülü konuşması arifesinde müvekkilinize suç duyurusunda bulunmaktır. Open Subtitles آخر شيء نريد أن نفعله هو اتهام عميلك قبل خطاب احتفاله بجائزة نوبل
    Einstein ödülü sahibi, tüm zamanların en önemli on fizikçilerinden biri, Open Subtitles الفائز بجائزة إينشتاين واحد من أهم علماء الفيزياء على مر العصور
    - Bir reklam ödülü kazanmalı demiyorum ama özellikle elma odaklı reklamlar için bir ödüle aday olabilir elbette. Open Subtitles أنا لا أقول بأن عليه أن يفوز بجائزة الإعلانات.. ولكنه من المؤكد بأنهُ سيُرشّح لإعلانات التفاح على وجه التحديد.
    İsteseniz de, bir ödül kazanmak sayısal olarak öldükça zor. TED من الصعب جدا، من الناحية العددية، الفوز بجائزة إذا كنت ترغب ذلك.
    Ben sana göre, üzerine ödül konmuş biriyim. Open Subtitles أنتي لا تعرفين حتى من أكون,أنا مجرد شرطي بجائزة مالية ثمناً لرأسي
    Sen Lizzie McGuire, Paolo'yla birlikte bir ödül mü vereceksin? Open Subtitles انتى ياليزى مجواير تفوزى بجائزة فى الحقيقة على المسرح مع باولو؟
    Bilgisayarlar, karşınızda Forbes ödülünü en genç yaşta alan kişi duruyor. Open Subtitles أيتها الحواسيب، هذا أصغر مسؤول قد فاز بجائزة فوربس من قبل
    Hatta birkaç sene önce, Sanoussi Diakité adlı Senegalli bir mühendis, İlk mekanik Fonio işleyiciyi icat ederek Rolex ödülünü kazandı. TED وفي الحقيقة، قبل عدة سنوات، سنوسي جاكيتي، مهندس سنغالي، فاز بجائزة روليكس لاختراعه أول معالج آلي للفونيو.
    Ve bu spor araba yılın spor araba ödülünü kazandı. TED وقد فازت تلك السيّارة الرّياضية بجائزة أفضل سيّارة رياضية لتلك السّنة.
    Kızıl Şimşek'e yarım yem verilmişti. Koşacağı yarış 100.000 dolar ödüllü Landsdowne yarışıydı. Open Subtitles ليستعد للسباق السابع بجائزة 100,000 دولار إضافية للرابح
    Senin futbol bursunu kazanma şansın ne kadarsa benim bilim yarışmasını kazanma şansım da ancak o kadar olur. Open Subtitles لدى فرصة فى الفوز بجائزة هذا المعرض مثل فرصتك فى نيل منحة لكرة القدم
    En iyi satışçını 1000$'lık bir ödülle mükafatlandırabilirsin. Open Subtitles بنهاية الشهر يمكنك مكافأة أكبر موظفيك بجائزة بقيمة ألف دولار
    Super Bowl MVP'sini aldınız tebrikler. Open Subtitles مبروك على فوزك بجائزة أحسن لاعب فى بطولة السوبر
    Geçen yılın Ig Nobel kazananlarının her biri bizden 10 trilyon dolar kazandılar. TED في السنة الماضية، أي واحد من العشرة الفائزين بجائزة ايج نوبل تلقى منا 10 ترليون دولار.
    Büyük bir Oscar sahibi olduğu için artık komik olamayacağını düşünüyor. Open Subtitles يعتقد انه لن يستطيع أن يكون مضحكاً, لأنه فاز بجائزة الأوسكار.
    Yeni Evli Yarışması'na gitmişler ve yarışmada birincilik ödülüne layık görülmüşler.. Open Subtitles . ً وفازا بجائزة كبرى تم اختيارها خصيصاً لهما, طابت ليلتكما
    diyorlar. Buradan da hemen şu sonuca varıyoruz büyük ikramiyeyi kazanma olasılığı yüzde yüz. TED وبذلك تتوصل إلى إستنتاج بأن إحتمالية الفوز بجائزة اليانصيب هي مائة بالمائة.
    Diktatörler dünyayı yönetiyor, nüfus milyonlarla katlanıyor, denizlerde balık kalmadı, Kuzey Kutbu eriyor, ve son TED Prize kazananın da dediği gibi, hepimiz şişmanlıyoruz. TED لنكن واقعيين ، لديك طغاة يحكمون العالم، عدد السكان ينمو بالملايين، لا يوجد المزيد من الاسماك في البحر, القطب الشمالي يذوب وكما قال اخر فائز بجائزة تيد, جميعنا نزداد سمنة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد