ويكيبيديا

    "بحد ذاته" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ta kendisi
        
    • başlı başına
        
    • kendi başına
        
    hangisi aydınlatıcı yol yada ölümcül yol hayatın,ta kendisi. Open Subtitles تنير الطريق المؤدّي إلى الموت والذي، يُعتبر بحد ذاته, حياة.
    Bu kara parçasındaki en büyük ipucu kara parçasının ta kendisi. Open Subtitles لكن الدليل الأكبر في المنظر الطبيعيّ هو المنظر بحد ذاته.
    Bu mümkün çünkü bir şeyin yanlış olduğunu bilmek başlı başına anlamlı bir bilgidir. TED وهذا ممكن لأن معرفة أن خطأ ما هو بحد ذاته معلومة مفيدة بالنسبة لنا.
    Ruby, insanın evliliğe ayak uydurması başlangıçtaki fazladan engelleri saymadığı başlı başına bir iştir. Open Subtitles هيئي نفسك للزواج يا روبي، انه وظيفة بحد ذاته بدون افتراض عقبات اضافية فى البداية
    kendi başına ayakta durabilen, kendine has tarihi olan bir dünya yaratma fikri gerçekten oldukça yeni ve orijinaldir. Open Subtitles فكرة خلق عالم كامل يتجسد بصورة عالم قائم بحد ذاته يمتلك تاريخا خاصا به، لهي فكرة جديدة بوضوح وأصيلة تماما
    Cin bunların etkisini kendi başına gayet iyi yapar. Open Subtitles الـ " جين " يمكن أن يكون منهكاً بحد ذاته
    Sanki şeytanın ta kendisi beni kontrolüne almıştı. Open Subtitles كان الأمر كما لو أنّ الشيطان بحد ذاته سيطر عليّ.
    Bu da endişelenmek için sebebin ta kendisi zaten. Open Subtitles وهو أمر بحد ذاته مدعاة للقلق
    Aşk; hiç kimsenin kaybetmediği başlı başına bir mükâfattır. Open Subtitles بدون تفكير. الحب بحد ذاته هو جائزته. لا أحد يفوز, لا أحد يخسر.
    - Bu da başlı başına bir kabahat. - Ah Willoughby. Open Subtitles ـ وهو أنتقاد بحد ذاته ـ حقاً يا ويلوبي
    Bu başlı başına bir haber, değil mi? Geldiğiniz için teşekkürler. Open Subtitles وهذا خبر بحد ذاته شكرا لحضوركم
    Bu iş bile başlı başına ne yaptığımızı ortaya koyuyor. Open Subtitles ذاك بحد ذاته يبرر ما كُنا نفعلهُ هُنا
    Tasvirin bile başlı başına suç! Open Subtitles هذا الشَّبه جريمة بحد ذاته.
    Seks kendi başına muhteşem olabilirken, aşk tam olarak... Open Subtitles الجنس يمكن أن يكون جيد تماما بحد ذاته ...في حين أن الحب هو
    Kanıt yokluğu kendi başına bir kanıttır. Open Subtitles عدم وجود ادله بحد ذاته دليل
    - Bu da kendi başına mutlu zamanların geldiğini gösteriyor. Open Subtitles -وهذا بحد ذاته يبشر بأوقات سعيدة قادمة
    Her biri kendi başına güçlü birer düşman. Open Subtitles كل واحد منهم قوي بحد ذاته
    kendi başına hiçbir şeyi kanıtlamaz. Open Subtitles - بحد ذاته لا يثبت شيئاَ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد