Bir gün buraya büyük bir gri atı satmak için geldi. | Open Subtitles | جائت هنا يوما بحصان رمادي ظخم كانت تنوي بيعه |
Bu kadar kişi, bir atı ne yapacaksınız? | Open Subtitles | هنالك الكثير منكم. ماذا ستفعل بحصان واحد, على كل حال؟ |
Biliyormusun atı olan bir küçük çocuk daha tanıyorum. | Open Subtitles | اتعلم اعرف ولدا صغيرا اخر بحصان اسمة ادوارد |
İşte yanıldığın konu bu. Bacağı kırılmış bir ata naparsın? | Open Subtitles | هذهِبالضبطنقطةخطأكَ، ماذا ستفعل بحصان قدمه مكسورة؟ |
Ölü yarış atının adını almış, patron ve hahamla arkadaşlık etmiş, atla ilgileri varmış gibi onlarla görüşmüş. | Open Subtitles | و بقي على اتصال بالرابي و الحصان لكي يرى ما علاقتهما بحصان السباق فكرت في نفسي ربما يعني هذا شيئاً |
atlı kızakla karda gezeceklermiş. Ve dönüşte de Euro Disneyland'da bir gün geçireceklermiş. | Open Subtitles | عن نزهة بحصان يسحب زلاجة وكذلك جولة بالبالون |
Aynı atta oturamayacağımıza göre onu nasıl öpebilirim? | Open Subtitles | حسناً, لكن لا يمكننا أن نتشارك بحصان واحد وكيف لذلك أن يعمل من جهة القبلة؟ |
Sally Will'in atıyla ilgilen. | Open Subtitles | إعتني بحصان (ويل) |
Artık yarışmıyorum, o yüzden artık öyle havalı bir gösteri atı beslememize gerek yok. | Open Subtitles | لم أعد أشارك في المسابقات فلم يعد هناك داع للاحتفاظ بحصان أصيل لا يشارك في البطولات |
Kadına saban atı dedin yahu. | Open Subtitles | يامريض انت من قال لها انها حراثة مربوطة بحصان |
Ölü bir atı bile zirveye çıkardığını gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيتها تأخذ بحصان ميت و تجعل له أغلبية ساحقة |
1,000 şilinlik atı ne yapacağız peki? | Open Subtitles | ماذا نريد بحصان سعره ألف جنيه ؟ |
1,000 şilinlik atı ne yapacağız peki? | Open Subtitles | ماذا نريد بحصان سعره ألف جنيه ؟ |
Cheltenham Gold Kupası'nda tuttuğum atı hatırlattı bana. | Open Subtitles | يذكرني بحصان راهنت عليه في كأس (تشيلتمان) |
Yahudilere karşı acımazsızlar Bircza'dan daha yaşlı bir hahamın favori ve sakallarını kestiler sonra da onu bir ata bağlayıp sürüklediler. | Open Subtitles | -تم معاملة اليهود دون رحمة -قصوا لحية وسوالف الحاخام العجوز -ثم ربطوه بحصان ،وجروه بعيداً |
Aynı bir yolculuk gibi ama otobüsle aynı ata benziyor ama tekerlekleri ve oturakları var. | Open Subtitles | إنّها أشبه بمهمّة لكنْ في حافلة والتي هي أشبه بحصان ولكنْ... |
"soluk renkli bir at gördüm. ata binmiş olanın ismi... | Open Subtitles | وانتظرت واذا بحصان شاحب: |
Şimdi Baltimore'un numarasını çok soylu hayali bir atla ilişkilendireceğiz. | Open Subtitles | "والآن، سنربط رقم الرقاقة لـ"بالتيمور بحصان مزيف ذا فصيلة جيدة |
İlk tavsiyem uslu, sakin bir atla başlamak olur o vahşi mustangle değil. | Open Subtitles | اول نصيحة لى هى ان تبدأى بحصان طيب وليس مستانج مشاكس |
Uçan atlı şişman adam çeyreklikleri alabilir mi acaba? | Open Subtitles | هلا يحصل رجل سمين بحصان طائر على أرباع من فضلك ؟ |
# Bir atta Açık atlı kızak, # | Open Subtitles | # في مركبة جليد بحصان واحد # |
Sally Will'in atıyla ilgilen. | Open Subtitles | إعتني بحصان (ويل) |