ويكيبيديا

    "برؤيتي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gördüğüne
        
    • görmek
        
    • gördüğünüze
        
    • görmekten
        
    • görmesine
        
    • görünce
        
    • görmene
        
    Muhtemelen beni gördüğüne sevinmedin. Son seferinde çuvalladım. Open Subtitles لست سعيدة برؤيتي , لقد افسدت الأمور في الـ
    Senin hayatını kurtardım ama sen beni gördüğüne sevinmemiş gibisin. Open Subtitles .هي .انا التي انقذت حياتك لكنك لاتبدين سعيده برؤيتي
    Bahse varım beni gördüğüne sevinmemişsindir? Open Subtitles أراهن بأنك لست مسروراً برؤيتي الأن، أليس كذلك؟
    Hani 20 yılın sonunda en iyi katır sürücüsü olarak, beni işten ayrılırken görmek şu şirketi bir hayli üzecek. Open Subtitles تعلم, بعد 20 سنة كمعاشر بغال, تلك الشركه ستكون حزينة برؤيتي اذهب.
    Bu akşam benimle gel bir daha beni görmek istemezsen, karşına çıkmayacağım. Open Subtitles تعالي معي الليلة و إذا لم ترغبي برؤيتي مرة ثانية أقسم لك، سأنسحب
    Beni gördüğünüze sevindiyseniz Bar Mitsvalara da geliyorum. Open Subtitles إن كان اي منكم استمتع برؤيتي هنا الليلة أنا ايضا متاح في مؤتمرات القصص المصورة حفلات العزوبية وأعياد البلوغ
    Beni gördüğüne pek sevinmedi, ama iyi görünüyordu. Open Subtitles لم تكن سعيدة جداً برؤيتي لكنّها بدت في حالة جيّدة
    Cebindeki bir oyuncak tren mi, yoksa beni gördüğüne çok mu sevindin? Open Subtitles هل هذا قطار في جيبك؟ أم مسرور برؤيتي فحسب؟ كلاهما
    Ya da sadece beni gördüğüne sevindin mi? Çok amatörce. Open Subtitles او أنكِ سعيدة وحسب برؤيتي ؟ يالكم من هواة
    Beni gördüğüne sevindiysen arkadaşlarını üzerimden çek. Open Subtitles اطلب من رفاقك الرجوع إن كنت مسرورا برؤيتي
    Hadi ama, beni gördüğüne mutlu değilmişsin gibi davranma. Open Subtitles لا تجعل الأمر يبدو و كأنك غير راضٍ برؤيتي
    Hey, beni gördüğüne mutlu olduysan, Sadece "teşekkürler" de. Open Subtitles أن لم تكن ممتناً برؤيتي فقل شكراً لكِ فحسب
    Bedenim sizi rahatlatmamı söylerken sizi acı içinde görmek beni mutlu mu ediyor sanıyorsunuz? Open Subtitles أو تحسب أنني أغتبط سعادة برؤيتي لك وأنت تعاني؟ وكلّ جزء مني يريد مواساتك والتخفيف عنك
    Beni bu giysiyle görmek hoşuna gidiyor değil mi? Open Subtitles تتمتّع برؤيتي في فستان الزفاف، أليس كذلك؟
    -İçeri nasıl girdin? -Beni görmek istediğini hissettim. Open Subtitles كيف حضرت الى هنا كان لدي شعور أنك ترغب برؤيتي
    -İçeri nasıl girdin? -Beni görmek istediğini hissettim. Open Subtitles كيف حضرت الى هنا كان لدي شعور أنك ترغب برؤيتي
    Beni görüyor musun? Beni karşında görmek istemezsin. Open Subtitles اسمع دعني أقول لك شيئا إذا رأيتني فلن تكن مسرورا برؤيتي
    Sanırım Dr.Harrison, benim birşeyler dikerken, rahatça çalıştığımı görmek istedi. Open Subtitles أظن أن الطبيب هاريسون يرغب برؤيتي مرتاحة بالرغم من أن هو الذي يحتاج للرتق
    Şu an beni gördüğünüze sevinmeyebilirsiniz. Open Subtitles قد لا تكونون سعداء برؤيتي الان
    İçeride beni görmekten mutsuz olacak tipler olacak mı? Open Subtitles هل سيكون هناك أشخاصاً لن يكونوا سُعداء برؤيتي هناك ؟
    Çok utandım, Onun beni görmesine izin veremezdim. Open Subtitles لقد كنت محرجا جدا، لم أستطع أن أسمح لها برؤيتي
    Aman boşver be arkadaş, sonra beni görünce yine yüzün güler. Open Subtitles لا عليك ياصديقي ستكون سعيداً برؤيتي مجدداً
    Eğer 10 yaşındayken beni üstsüz görmene izin vermemin bana şirkete malolacağını bilseydim, asla yapmazdım. Open Subtitles لو أنني علمت حينما كنّا في العاشرة من العمر بأنّ سماحي لك برؤيتي.. بدون قميصي ستكلّفني الشركة لما فعلت ذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد