ويكيبيديا

    "بصرف النظر عن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • saymazsak
        
    • rağmen
        
    • hariç
        
    • bir kenara bırakırsak
        
    • haricinde
        
    • dışında mı
        
    • ne olursa olsun
        
    • hali vakti yerinde
        
    - Partideki adamları saymazsak, orada 32 kadın, 17 çocuk var. Open Subtitles بصرف النظر عن الرجال في جماعتك هناك 32 نساء و 17 اطفال
    Çiğ patatesi saymazsak, son 60 saatte... boğazımdan geçen tek şey bu. Open Subtitles بصرف النظر عن البطاطا الغير مطبوخة، هذه المادة الصلبة الوحيدة التي عبرت من خلال شفتاي في آخر 60 ساعة
    Görüyorsunuz, üçüncü dük olmama rağmen bizlerin genel işe yaramazlığımız dışında en büyük, sırrımız içinde olmamızdır. Open Subtitles أنت ترين,بينما أنا الدوق الثالث أن سرنا الصغير نحن الذين فى البلاط الملكى بصرف النظر عن عدم وجود فائدة منا
    Korkunç bir savaştan çıkmışım gibi hissetmem hariç. Open Subtitles بصرف النظر عن حقيقة انني اشعر وكأنني كنت بحرب
    Her şeyi bir kenara bırakırsak, bu çok kaba. Open Subtitles حسنا، بصرف النظر عن كل شيء .. هذا فظ فحسب
    Geçmişte yardımcılarımdan birine silah çekmek ve sonrasında onun bir Cheyenne'i kaçırması ve uyuşturmasına yardım etmen haricinde. Open Subtitles بصرف النظر عن سحب مسدس على أحد نوابي و مساعدته لاحقا على خطف و تخدير رجل من الشايان
    Genç, hoş bir adamı doğum gününde evine kapatıp ona televizyon izletip patates yedirmenin dışında mı? Open Subtitles بصرف النظر عن حقيقة إنّك تخبئ هذا الشاب اللطيف في شقتك، تجعله يـــشاهد أفلاماً إباحية ويأكل بطاطا في عيد ميلاده؟
    Kanunsa, daima her zaman her yerde şartlar ne olursa olsun doğru olacaktır. TED اذا كانت قانونا في دائما حقيقية في كل اﻷوقات و اﻷماكن بصرف النظر عن الظروف
    Atlantis'i saymazsak, onlar açıkça koalisyondaki en büyük askeri güç. Open Subtitles بصرف النظر عن أتلانتيس ، بشكل واضح هم القوّة العسكرية الأكبر في التحالف
    Her seferinde bir şeyi tamir etmeye çalıştığımda başka bir tanesinin bozulması olayını saymazsak, iyi. Open Subtitles بصرف النظر عن حقيقة أنني في كل مرة أصلح شيئاً شيء آخر يتعطل , جيد
    Küçük bir not hadisesini saymazsak, zaten benim hatamdı, gayet iyiydi. Open Subtitles ...بصرف النظر عن الرسالة ...لقد كان خطئي أنا لقد كانت جيدة
    Alet biraz büyük, ama onu saymazsak aynı sen. Open Subtitles رأس القضيب كبير نوعا ما, و لكن بصرف النظر عن ذلك, فهو حتما أنت
    Avaz avaz bağıran kelliğime rağmen belli etmemeye çalışıyordum. Open Subtitles بصرف النظر عن نقص شعر العانة المخيف حاولت أن أرتدى وجه الشجاعة
    Binlerce insanın ölme ihtimalini umursuyor olman gerçeğine rağmen mi? Open Subtitles والتي هي في قوانيني كمحامي دفاع أنا لن افعلها ابداً بصرف النظر عن الواقع أنت في الحقيقة تهتم
    Yalnızlıklarıyla ün salmalarına rağmen kutup ayılarının ne kadar sosyal olabildikleri çok şaşırtıcı. Open Subtitles بصرف النظر عن سمعتهم بوحدانيتهم، يقف المرء متعجباً لرؤيته حُسن المخالطة التي قد تتمتع بها الدببة القطبية
    Ama birden kendimi mucizevî bir şekilde içinde bulduğum büyüleyici durum hariç, hiç bir şey mükemmel değildi. Open Subtitles بصرف النظر , عن الوضع الرائع الذي وجدت نفسي بإعجوبه فيه
    Ama birden kendimi mucizevî bir şekilde içinde bulduğum büyüleyici durum hariç, hiç bir şey mükemmel değildi. Open Subtitles بصرف النظر , عن الوضع الرائع الذي وجدت نفسي بإعجوبه فيه
    Bebeğimizin taşıyıcı annesi olmanın küçük detaylarını bir kenara bırakırsak... Open Subtitles بصرف النظر عن التفاصيل الصغيرة ... لكونكِ حامل بطفلنا
    Öldürmeyi bir kenara bırakırsak. Open Subtitles بصرف النظر عن قتلهم
    Yapmamanı dilerdim... çünkü bütün insanlara özgü irade zayıflığı haricinde... sahip olduğum tek baba o. Open Subtitles آملألاتفعلي... لأنه بصرف النظر عن أن لديه ذات نقاط الضعف التي عند كل إنسان، فهو أبي الوحيد
    - Kurtarmayı beceremediğim on milyon dışında mı? Open Subtitles بصرف النظر عن العشرة ملايين التي فشلت في إنقاذها؟
    Kazanmaz en iyiler her zaman ne olursa olsun şartlar Open Subtitles المحبوب لا يكسب دائماً بصرف النظر عن الأفضلية
    Çünkü olur da bir güçlük çekersen ayrıca boşanmanın senin gibi hali vakti yerinde olanlar için bile sıkıntılı bir süreç olduğunun da farkındayım. Open Subtitles لمَ؟ إذا واجهت صعوبة في أخذ القرض، بصرف النظر عن السبب... أعرف أن الطلاق قد يسبب ضائقة مالية،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد