ويكيبيديا

    "بضاعته" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • malı
        
    • malını
        
    • mallarını
        
    • malları
        
    • Ürünlerini
        
    • mallarının
        
    Biz Soong'un malı pazara ulaştırmasına o da bize savaşta yardım ediyor. Open Subtitles نساعد سوونغ على توصيل بضاعته الى السوق هو يساعدنا في الحرب
    ancak malı elinden giden ben oluyorum. Open Subtitles أنني أنا الذي لايستطيع الوصول إلى بضاعته
    Dünya ne hale gelmiş bir iş adamı, kendi malını geri almak için para ödemek zorunda kalıyorsa. Open Subtitles عندما يجب على رجل أعمال أن يدفع ليرجع بضاعته الخاصة؟
    Avon Barksdale her yerde seni arıyor ve sende hala onun malını çalacak kadar vakit bulabiliyorsun. Open Subtitles إنه يطاردك في أرجاء المدينة لكنك تجد الوقت لأخذ بضاعته
    İşte iyi bir korsan, balık satıcısı gibi mallarını satmağa gidiyor. Open Subtitles يمضي ذلك القرصان لبيع بضاعته الزهيدة كالبائع المتجول
    Bütün malları çalıntı olduğu için, polisi aramayacağını biliyordum. Open Subtitles كنت متيقّناً من أنه لن يستدعي الشرطة لأن بضاعته مسروقة
    Ürünlerini koruyacak birine ihtiyaç duymuş olmalı. Open Subtitles سيريد شخصاً كي يروِّج بضاعته شخص مثل تاجر المخدرات
    Değerleri milyonları bulan mallarının çoğu sahteydi. Open Subtitles معظم بضاعته كانت مزيّفة التزييف يقدّر بملايين
    Dışarda birilerinin malı kayıp ve seni bulana kadar aramayı bırakmayacaklar. Open Subtitles في مكان ما , شخص يفتقد بضاعته ولن يتوقف عن البحث عنك , حتى يجدك
    malı Gags'e verdiğini söyledi. Size söylüyorum, bu herif baş belası. Open Subtitles قال أنه أعطى بضاعته لـ (غاغز)، هذا اللعينسيسبّبلناالمتاعب،لنقتله!
    - Ya Lin malı bugün nakletmiyorsa diyorum? Open Subtitles (أقول فقط ماذا لو لم يكن (لين سينقل بضاعته اليوم؟
    Zulada bok gibi malı vardı. Open Subtitles بضاعته كانت سيئة
    ..ayrıca onun boktan malını alırsam çok daha az kazanacağım. Open Subtitles و لو أخذت بضاعته الضعيفة فسأجني أموالا أقل أتفهم ما أقول ؟
    - Kimse malını isteyerek denize atmaz. Open Subtitles لايوجد هناك رجلا يتخلص من بضاعته برضاه
    Yero malını almak için buraya geliyor. Open Subtitles إن (يورو) عائد إلى الولايات المتحدة لاستعادة بضاعته
    Yeniden onun malını satmalıyız. Open Subtitles حتى يمكننا بيع بضاعته مرة آخرى...
    - Batı iskelesinde yeni gemiler inşa ediyorlar ve insanların mallarını pazara götürmesini zorlaştırıyorlar. Open Subtitles بنوا سُفن جديدة على رصيف الميناء الغربي مما يجعل من الصعب على الرجل أن يأخذ بضاعته إلى السوق
    O halde, Raees'in mallarını nerede sakladığını öğren. Open Subtitles في هذه الحالة، اعرف أين يخبئ رئيس بضاعته
    - malları bu temin ediyordu. Open Subtitles هكذا إذن يحصل على بضاعته.
    Onun bütün mallarının oradan geldiğini duydum. Open Subtitles لقد سمعت أن جميع بضاعته تأتي من هناك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد