Bazı doktorların iddialarına göre kanser tedavisinde işe yarıyormuş, özellikle de lösemide. | Open Subtitles | يدّعي بعضُ الأطباء أنهُم استخدموا هذه العُشبَة لعِلاج السرطان، سرطان الدَم بالتحديد |
Çünkü ben Bazı ağırsıklet ayıların yaptığı gibi duygularımı incitmiyor. | Open Subtitles | لأنَّ نفسي لا تجرحُ مشاعري أبداً مثلما يفعلُ بعضُ الدببه |
Elimizde Bazı bilgiler var ama deşifre edemedik. | Open Subtitles | الآن , لدينا بعضُ المعلومات هنا لكنّنا لا نَستطيعُ فهم أيّ شئِ منها ولَرُبَّمَا يُمْكِنُ أنْ تفهمها |
Bu zenciyi size ait olduğunu sandığım Bazı şeylerle yakaladık. | Open Subtitles | لقد أمسكنا بهذا الزنجي وبحوزته بعضُ الأشياء التي نعتقدُ أنها تخصكِ |
Tanrım, bu içeceklerden Bazıları bir kızı daha zeki hâle bile getirebilir. | Open Subtitles | يا إلهي بعضُ هذه المشاريب بإماكانها بالفعل أن تجعل الفتيات أكثرَ ذكاءً |
Dalağında bir şey yok, Birkaç önemsiz ufak organizma dışında. | Open Subtitles | طحالهُ بخير فقط بعضُ الآثارِ غيرِ النوعيّة |
Bazı arkadaşlarım kesin bir cinayeti onların üstüne yıkmaya çalıştığından dolayı çok mutsuzlar. | Open Subtitles | بعضُ أصدقائي غاضبين جِداً أنكَ حاولتَ أن تُلصِقَ جريمةَ قتلٍ ما بِهِم |
Bazı şeyler sesli söylenene kadar gerçek olmuyor. | Open Subtitles | بعضُ الأشياء لا تُصبحُ حَقيقية حَتى تَقوليها |
Bazı itiraflar vardır ki kendine bile söyleyemezsin. | Open Subtitles | هُناكَ بعضُ الاعترافات لا يُمكنكَ قولُها حتى لنَفسِك |
Tören düzenlemek, ekiple ve Bazı mahkûmlarla tanışmak istiyor. | Open Subtitles | يُريدُ أن يَقولَ القُدّاس، و يَلتَقي بالمُوَظَفين و مِن ثَمَ بعضُ السُجناء |
Bazı oyuncuları önüne her çıkan kadınla yatar, çapkınlık yapardı, ama her zaman duracakları yeri bilirlerdi. | Open Subtitles | بعضُ لاعبيه كانَ يُفلتُ مِنَ المواعيد المُحددَة، يتلاعَب لكنهُم جميعاً عرِفوا متى يحترمونَ الحدود |
Bu şirketi devralmak için Bazı şeytani anlaşmalar yaptın. | Open Subtitles | تبرم بعضُ صفقات الشيطانِ للسَيْطَرَة على هذه الشركةِ |
Mahkûmların okudukları Bazı kitaplar beni şaşırtıyor. | Open Subtitles | تُدهشني بعضُ الكُتُب التي يقرأها السُجناء |
Bazı kediler yeni ailelerine alışamıyor. | Open Subtitles | بعضُ القطط لا يعتادون فقط مع عائلتهم الجديدة |
Bazı erkekler sekse bakış açısını değiştiremez. | Open Subtitles | بعضُ الشباب لا يمكنهم الإستمرار فى ممارسة الجنس |
Bakın, söylemeye çalıştığım dışarıda yarası olan Bazı adamlar var ve bunu ödemek zorundalar. | Open Subtitles | أسمعوا,كلُ ما قلت . هناك بعضُ الرجال , يصبحُ بليغاً لحدما وفي الجانب الآخر . هم يدفعون له |
Onun masum olduğunu gösteren Bazı yeni kanıtlar bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا بعضُ المعلومات التي تُثبت أنهُ بريء. |
Kaydetmek istediğimi söylediğimde, Bazı sözleri değiştirmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | وعندما قلتُ بأنني أريدُ تسجيلها قال بأنه يريدٌ تغير بعضُ كلمات الأغنية |
Boyz Bazıları, bir mağaza sahibi aşağı titriyordu ve hepsi geri acele geldi. | Open Subtitles | بعضُ أفرادِ العصابة كانوا يهددون مالك متجر وبدأ كلَّ شئٍ يتبادرُ إلى ذهني |
Çocuklar, kendimizi aşmadan önce, Birkaç şartım var. | Open Subtitles | حسنا، قبل أن نُقدِّمَ على هذا يا رفاق لديَ بعضُ الشروط |
Önce bitirmem gereken bir kaç şey var sonra gelir anlatırım. | Open Subtitles | لديّ بعضُ الأمور انا بحاجة لأنهيها أوّلاً، ومن بعد ذلك سآتي |
Bazılarının böyle oyunlar için pek yeteneği olmuyor. | Open Subtitles | بعضُ الناسُ ليس عِنْدَهُمْ الكفاءةُ لهذه. |