ويكيبيديا

    "بعملها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • işini
        
    • işlerini
        
    • işiyle
        
    • görevini
        
    • işi
        
    • işinde
        
    • işleri
        
    • kendi
        
    • yapmaya
        
    • yaptığı
        
    • İş yerini
        
    Şu ön kasadaki orospuya işini yapmasını söylermisin o zaman! Open Subtitles هل تقولى لتلك الساقطه التى فى الأمام أنت تقوم بعملها
    Avcının, işini yapmak için sahip olması gereken meziyetler bunlar. Open Subtitles هذه هي الصفات التي علي المبيدة أن تمتلكهم لتقوم بعملها
    Tüm işini bize yaptırdığını düşünen bir ben mi varım? Open Subtitles ايشعر اي أحد آخر باننا نقوم بعملها نيابةً عنها ؟
    Eğer ulu bir güç pis işlerini bana yaptırmak istiyorsa, bunun nedenini bilmeliyim. Open Subtitles لو أنك هناك قوة عليا تريدني أن أقوم بعملها القذر أريد معرفة السبب
    Antibiyotik antibiyotiği ayrıştırıp bloke eden moleküller ile sarmalayarak işini yapabilir. TED من خلال تغليف المضادات بهذه المحاليل سيتم منع المقاومة، وتستطيع المضادات القيام بعملها.
    işini yapmaması için kesin duygusal nedenleri olabilir. Open Subtitles ببعض الأسباب العطفيه فى عدم القيام بعملها
    İşini yapmasını sağlamanı istemiştim. İşi onun yerine yapmanı değil. Open Subtitles طلبت منك الحرص على أن تقوم بعملها لا أن تقوم به لها
    Daha çok toplamam gerekiyordu ama onun işlerini hallettim. Neden kendi işini kendi yapmadı? Open Subtitles أقسم ماما، حاولت الحصول على المزيد لكنّي كنت مشغولة بعملها
    Bırak bölge işini görsün, ben de işimi göreyim. Open Subtitles دع الدائرة الإنتحابية تقم بعملها و أنا بعملي
    O sadece işini yapmaya çalışan iyi biri ve yardımına ihtiyacı var. Open Subtitles انها امراه جيده تحاول القيام بعملها وهي تحتاج الى المساعدة
    Öğrencisinin başı dertteyken, kirli işini hallettirmek için başka bir hoca gönderiyor. Open Subtitles احد طلابها في مشكلة وهي ترسله لمعلم آخر ليقوم بعملها القذر
    Geri çekilin. Görülecek bir şey yok. Bırakın da polis işini yapsın. Open Subtitles تراجعوا، لايوجد هناك شييء كي تشاهدوه، دعوا الشرطة تقوم بعملها
    İşini yapar, evine giderdi. Bu da masası. Open Subtitles كانت تقوم بعملها ثمّ تعود للمنزل، هذا مكتبها
    Küçük yosma pis işini senin yaptığını biliyor mu? Open Subtitles هل تعرف الفاسقة الصغيرة بأنّكما تقومان بعملها القذر لأجلها؟
    Sosyal Hizmetli, biri ona değişiklik olsun diye işini yaptırmaya çalıştığından kızmış çocuk da yoldan çıkmış ama ben hallettim. Open Subtitles العاملة الإجتماعيّة غاضبة لأنّ شخصاً ما يُحاول القيام بعملها من أجل التغيير، وتجاوز الفتى حدوده، ولكنّي تعاملتُ.
    O yüzden kendi pis işlerini yapacak bir kişi yarattı. Open Subtitles لذا فإنّها خلقت تؤأم مُزيّف للقيام بعملها القذر بدلاً منها.
    Annem ise işiyle çok meşgul, bana zar zor zaman ayırıyor. Open Subtitles أمي مشغولة بعملها, ليس لديها وقت لي
    Kabul etti. Profesyoneldir. görevini yapar. Open Subtitles لقد اقرت بذلك , انها محترفة ستقوم بعملها
    Ve bunlar takdir ettiğim özellikleri, ki bu yüzden ona bu cumartesi gönüllü işinde yardım etmeyi teklif ettim. Open Subtitles وهذه خصال أقدّرها، ولهذا عرضتُ إمضاء سبتي بمساعدتها بعملها التطوّعي
    Böyle işleri sabaha bırakma. Senin yüzünden... dün geç kaldım. Open Subtitles لماذا لاتقومى بهذه الأعمال فى المساء فأنتى تضيعى الوقت بعملها فى الصباح
    Bundan bir yıl sonra, hepsininkini yapmaya başladı müdür dahil olmak üzere. Open Subtitles فى العام التالى قام بعملها لهم كلهم بما فيهم المدير
    2,000'den fazla altın, kaymaktaşı, lacivert taş ve binlerce yıl önce ustaların yaptığı kıymetli mücevherler. Open Subtitles أكثر من عشرون ألف قطعة فنية مشغولة من الذهب والمرمر جواهر نفيسة قام بعملها مجموعة من الصناع المهرة
    İş yerini arayayım ve mazeretini kontrol edeyim. Open Subtitles غيابها حجة من اتحقق و بعملها سأتصل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد