| Sana bundan uzak durmanı söylediğimi sanıyordum. Beni mi izliyordun? | Open Subtitles | خلتني قلت لك أن تبق بعيداً عن هذا ماذا تفعل؟ |
| Ne düşündüğünü biliyorum ve bundan uzak durmanı istiyorum senden. | Open Subtitles | ،أعلم ما تفكر به وأريدك أن تبقى بعيداً عن هذا الأمر |
| - Asla başaramazsın. Asla! - Kellie, sen bu işe karışma. | Open Subtitles | . أنت لن تفعل ذلك , أبداً - . كيلى , إبقى بعيداً عن هذا الأمر - |
| Washburn, sen bu işe karışma. - Her ne planladıysan yapma. | Open Subtitles | "واسبورن" إبقى بعيداً عن هذا مهما كانت خطتك لا تنفذها |
| Ben bu işin dışında kalacağım. | Open Subtitles | حسناً أريد أن أكون بعيداً عن هذا .. |
| Ben de bir pilotum ve bir gün buradan çok uzaklara uçacağım. | Open Subtitles | أتعلمين, أنا طيار ويوماً ما سأطير بعيداً عن هذا المكان. |
| Seni ve oğlanı Bu işten uzak tutmak, aklımı da vazifeme odaklamak için. | Open Subtitles | حتى أبقيك أنت والفتى بعيداً عن هذا وأبقي ذهني أنا على المهمة |
| Ama bunun dışında, seni bu göreve hazırlayacak başka bir deneyimin olmuş olabilir mi? | Open Subtitles | ولكن بعيداً عن هذا هل لديك أى خبرات أخرى مع النساء قد تؤهلك للعمل بهذه الوظيفة ؟ |
| - Sen buna karışma Xander. - Tamam. Evet. | Open Subtitles | (ابقي بعيداً عن هذا يا (أكساندر حسناً , صحيح - |
| Sana bundan uzak durmanı söylediğimi sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أني أخبرتك أن تبقى بعيداً عن هذا |
| - Sadece doğru zamanda doğru yerdeydik. - bundan uzak dur. | Open Subtitles | في المكان المناسب بالوقت المناسب - ابق بعيداً عن هذا الأمر - |
| Natalie, kaçak bir kişiyi barındırıyordum. Seni bundan uzak tutmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | (ناتالى) كنت اقوم بايواء هارب كنت أحاول ابقائك بعيداً عن هذا |
| Sen bundan uzak duracaksın. | Open Subtitles | ستبقى بعيداً عن هذا |
| - Baba sen bu işe karışma. Biz hallederiz tamam mı? | Open Subtitles | -ابي ابقى بعيداً عن هذا نستطيع ان توليها، حسنًا؟ |
| - Sen bu işe karışma. | Open Subtitles | كن بعيداً عن هذا |
| Sen bu işe karışma. | Open Subtitles | . إبقى بعيداً عن هذا الأمر |
| Ben bu işin dışında kalacağım. | Open Subtitles | مهلاً, سابقى بعيداً عن هذا الأمر |
| Beni bu işin dışında tut, tamam mı? | Open Subtitles | ،أبقني بعيداً عن هذا الأمر حسناً؟ |
| Neden beni bu işin dışında bırakıyorsun? | Open Subtitles | لماذا إسْتثْنَيتني بعيداً عن هذا ؟ |
| Onu çok uzaklara, o insanlardan uzağa götürdüm. | Open Subtitles | أخذته بعيداً عن هذا العالم و أولئك الناس |
| Sana, buradan çok uzaklara güvenle gidebilmen için bir belge bulabilirim. | Open Subtitles | أستطيع تأمين تذكرة سفر لك تأخذك بعيداً عن هذا المكان |
| Sanırım senin için bir şey yapmıyor, sanırım Bu işten uzak kalmalı, değil mi? | Open Subtitles | الان بما أنه لا يمثلك , أعتقد أن يجب عليه البقاء بعيداً عن هذا , أليس كذلك؟ |
| Bu işten uzak durman daha önemli. | Open Subtitles | من المهم أن تبقى بعيداً عن هذا |
| Ama bunun dışında, seni bu göreve hazırlayacak başka bir deneyimin olmuş olabilir mi? | Open Subtitles | ولكن بعيداً عن هذا هل لديك أى خبرات أخرى مع النساء قد تؤهلك للعمل بهذه الوظيفة ؟ |
| Ve medyadan beni ve nişanlımı bunun dışında bırakmasını istiyorum. | Open Subtitles | و أطلب من وسائل الإعلام أن تتركني و خطيبتي بعيداً عن هذا. |
| - Hey! - buna karışma. | Open Subtitles | ابقى بعيداً عن هذا |