ويكيبيديا

    "بكى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ağladı
        
    • seninle
        
    • ağlamıştı
        
    • ağlayan
        
    • ağlıyor
        
    • ağlayıp
        
    • ağlamış
        
    • ağlarsa
        
    • ağlamaya
        
    • senden
        
    • ağlıyormuş
        
    Çok duygulu anlardı. Birçok kişi ağladı. TED كانت العواطف متأججة كما بكى العديد منهم.
    Zaten, ömrü boyunca kendisi için yeterince ağladı o. Open Subtitles بالإضافة إلى أنه قد بكى كثيراً من أجل نفسه خلال حياته
    Önce İspanyolca bir şeyler saçmaladı, sonra da ağladı. Open Subtitles .. أولاً .. هذيَ باللغه الأسبانيه .ثم بكى
    -Ben sadece seninle ilgileniyorum. -Ben de belli ölçüde minnettarım. Open Subtitles أننى فقط أعتنى بكى وأنا أقدر ذلك فى الاعمال الصغيره
    Bunun ardından Brendan, adamlarını koruyamadığını anladı; Afganistan'dayken yalnız bir kere ağlamıştı, bunun farkına vardığında. TED أدرك بريندان بعدها أنه لم يستطع حماية رجاله، وقد كانت تلك هي المرة الوحيدة التي بكى فيها في أفغانستان، عندما أدرك ذلك.
    3. Avenue El'i yıktıkları zaman bir hafta boyunca ağlayan kimdi? Open Subtitles من بكى طوال أسبوع عندما نزغوا القطار المرتفع فى الجادة الثالثة ؟
    İlk başta bağırdı, ağladı, yardım istedi ve saatler ilerledikçe sesi gittikçe zayıflamaya başladı. Open Subtitles ،وفي البداية صرخ، بكى وصاح طلبًا للنجدة وكلّما مرت الساعات كلما خفت صوته أكثر وأكثر
    Daha yeni evliydik. Eve geldi ve resmen ağladı. Open Subtitles لقد كنا متزوجين حديثاً , و قد عاد للمنزل و قد بكى
    Tracy yapamadı, tüm sınıfın önünde ağladı. Kötüydü. Open Subtitles تريسي لم يستطع فعلها وقد بكى أمام الطلاب جميعا
    Okuma kurdelesi kazandım ve babam orada ağladı. Open Subtitles لكنني فزت ذات مرة بمسابقة للتهجئة وأبي بكى يومها
    ağladı ve kalbine yumruk atmışım gibi hissettiğini söyledi. Open Subtitles لقد بكى وقال إنني أشبه وكأنني لكمته على قلبه
    Göreve başlama tebliğinden sonra ağladı ve Tanrı'nın Güney Afrika halkını kurtarmak için onu seçtiğini söyledi. Open Subtitles بعد خدمة الأفتتاح, هو بكى وقال أن الإله يناديه. لينقذ الناس في جنوب إفريقيا
    Bir daha seninle irtibata geçmeyeceğimi söylediğimi biliyorum ama yardımına ihtiyacım var. Open Subtitles اعرف انى قد وعدتك الا اتصل بكى مرة اخرى, ولكنى احتاج مساعدتك.
    Bu seninle ayrılmak istiyor demek değil ki. Open Subtitles هذا لا يعنى انه بالضرورة سيقطع علاقته بكى
    seninle daha çok ilgilenmediğim için üzgünüm böylece bir dakika bile hasta, korkmuş ya da üşüyor olmayacaktın. " Open Subtitles أنا أسف لأنى لم أعتنى بكى أفضل من ذلك إذن أنتى لم تقضى من قبل دقيقة كنتى فيها بردانة أو خائفة او مريضة
    Kaykay partisinde koluna bir kız dokununca nasıl da ağlamıştı, unuttun mu? Open Subtitles أتذكر في حفل التزلج عندما بكى لأن فتاة لمست ذراعه؟
    Çünkü eğer tekrar bir araya gelirseniz, ağlayan adam olarak hatırlanırsın. Open Subtitles لانكم ان عدتم لبعضكم مره اخرى اذا انت الشاب الذي بكى...
    Jeremy'yle ben otele gittiğimizde Justin'e ağlıyor diye dayak atmadın mı? Open Subtitles الم تضربي جاستن لأنه بكى حين غادرنا أنا و جيرمي الفندق؟
    Birisi bana ona babalar meclisine katılmasını sorduğumda ağlayıp ağlamadığını sordu. TED سئلني احدهم .. هل بكى عندما اخبرته عن مجلس الآباء
    İskender sahip olduğu bölgenin büyüklüğünü gördüğünde başka fethedilecek yer kalmadığı için ağlamış. Open Subtitles عندما رأى الإسكندر إتساع مملكته بكى حيث لم يجد عوالم أخري لإحتلالها
    Ben markete gidiyorum, sütümüz bitmiş. ağlarsa ne yapacağını biliyorsun. Open Subtitles سأذهب إلى المتجر، لقد انتهى الحليب تعلم ما يجب فعله إذا بكى
    Çocukken, kolumu kırdığımda, 10 mil uzakta ağrıdan ağlamaya başlamıştı, biliyor musun? Open Subtitles عندماكنتُطفلة،كُسرتذراعي.. وهو بكى من الألم على بعد 10 أميال، حسناً؟
    Ama eğer itirazın bürokratik baskı nedeniyle ise, senden bilgi koparmakla kalmamışlar, ...aynı zamanda seni kontrol altına da almışlar. Open Subtitles لو كان بسبب الضغوط البيروقراطية فسوف يلعبون بكى و يسلخونك
    Duydun mu, Chandler? Neredeyse ağlıyormuş. Open Subtitles اسمع ذلك، تشاندلر؟ "تقريبا" بكى.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد