Elbette, bak, burada işe başlamadan önce seninle konuşmalıyım. | Open Subtitles | إسمعي، هناك أمر ينبغي أن أخبرك بك قبل أن نبدأ |
Babam ölümünden hemen önce seninle buluşmuş. | Open Subtitles | والدي التقى بك قبل وفاته مباشرة |
Hayatım yedi ay önce seninle tanıştığımdan beri tamamen değişti. | Open Subtitles | حياتي... تغيّرت تماماً عندما إلتقيتُ بك قبل سبعة أشهر. |
Bazı dedikoduIara göre 4 yıI önce seni doIandırmış. | Open Subtitles | البعض أخبرني بأنه كان قد وشى بك قبل 4 أعوام |
Bana böyle yardımcı olmuyorsun, adamım. Restauranttan çıkmadan önce seni aramalıydım. Çok aptalım. | Open Subtitles | كان يجب علي الإتصال بك قبل مغادرتي المطعم |
Ölmeden 2 saat önce sizi aramış. Ne hakkında konuştunuz? | Open Subtitles | لقد قامت بالاتصال بك قبل ساعتين من وفاتها , عن ماذا كان يدور ذلك ؟ |
Eve gitmeden önce seninle konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | فقط حاولت الإتصال بك قبل العودة للمنزل |
Bir kaç gün önce seninle irtibatımız kesildi. | Open Subtitles | لقد فقدنا الاتصال بك قبل بضعة أيام |
Restorandan çıkmadan önce seni aramalıydım. Çok aptalım. Ver şu bandı! | Open Subtitles | كان يجب علي الإتصال بك قبل مغادرتي المطعم |
Bir ay önce seni aradığımda, itiraf etmeliyim ki, şüphelerim vardı. | Open Subtitles | عندما إتصلت بك قبل شهر لابد أن أعترف لقد كانت لدي شكوكي |
Havaalanına gelme, anne uçağa binmeden önce seni ararım. | Open Subtitles | . لا تأتي إلى المطار يا أمي .سأتصل بك قبل ركوب الطائرة |
Biliyorsun, anneme daha hasta bile olmadan önce seni koruyacağıma söz verdim. | Open Subtitles | تعلم , لقد قطعتُ وعداً لأمي بأنني سأعتني بك قبل أن تصاب هي بالمرض حتّى |
Pazar günü maçtan hemen önce seni ararım. Tamam. | Open Subtitles | وسأتصل بك قبل البداية مباشرة يوم الأحد. |
Gordon, yola çıkmadan önce seni yakalamamız çok iyi oldu. | Open Subtitles | "غوردن"، من الرائع اللقاء بك قبل رحيلك. |
Tutuklanmadan önce sizi aradığını biliyorum. | Open Subtitles | اسمع , انني اعرف انها اتصلت بك قبل ان يتم اعتقالها |
Yine de ölmeden hemen önce sizi aramış? | Open Subtitles | ومع ذلك إتصل بك قبل وفاته ؟ |