Elbette, bedenine uyan hiçbir şey bulamadığın bir ülkede yaşasaydın sen de aynı şeyi düşünürdün. | Open Subtitles | بالطبع أنتِ أيضاً ستعتقدين ذلك إذا كنتُ تعيشين في بلادٍ حيث لا شيء يأتي بمقاسي. |
Uzun zaman önce, uzaklardaki bir ülkede Çin'den Akdeniz kıyılarına kadar uzanan bir imparatorluk hüküm sürmekteydi. | Open Subtitles | منذ أمدٍ بعيد و في بلادٍ بعيده نشأت إمبراطوريه إمتدت من أعتاب الصين" إلي شطآن البحر المتوسط" |
Şansına küs, özgür bir ülkede yaşıyoruz. | Open Subtitles | اثداء خشنه ، إنها بلادٍ حُرة (اثداء خشنه : تعاملي مع ذلك) |