Bu işi ciddiye almadığım için tüm şirket sona geliyordu | Open Subtitles | لهذا جمعت الشركة بأكملها لأننا لا نأخذ الأمر بمحمل الجد |
Herhalde kız ismi taşıyor diye, onu hiç ciddiye almamıştım. | Open Subtitles | أظن لأنه يملك إسم فتاة لم أخذه بمحمل الجد أبداً |
Tüm okullarımızı bu konuyu ciddiye almaya cesaretlendirin. | TED | يجب ان نحث جميع المدارس بأن تأخذ هذا بمحمل الجد. |
ve Hollanda'dan bir adam, Londra'daki randevusunda tecavüze uğradığını ve bu durumu bildirdiği kimse tarafından ciddiye alınmadığını anlattı. | TED | كان هناك رجل في هولندا وصف كيف تم اغتصابه في موعد غرامي في زيارةٍ إلى لندن ولم يأخذ أحدٌ قصته بمحمل الجد. |
Bence onun ifadesini ciddiye almamalıyız. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه يمكننا أن نأخذ هذه الشهادة بمحمل الجد |
Ferris, akademik gelişmesini hiç de ciddiye almıyor. | Open Subtitles | و فى رأى هذا ليس مهذبا فيريس لا يأخذ دراسته الأكاديمية بمحمل الجد |
Mallarımı ciddiye almayanlara ne yaptığımı gördünüz. | Open Subtitles | يمكنني تصور ماذا أفعل بأشخاص لايأخذون منتجاتي بمحمل الجد |
Onun kafayı sıyırmış gibi görünmesini isterlerdi ki raporları ciddiye alınmasın. Ortadan kaybolmadan önce ne üzerinde çalıştığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | أرادوه أن يبدو معتوه بعض الشيء حتى لا تؤخذ تقاريره بمحمل الجد |
- İşimiz bitti mi, Ari? Bitmedi. Bu işi ciddiye almanız gerek. | Open Subtitles | كلا، لم ننتهي يجب أن تأخذ هذا بمحمل الجد |
Güzel çünkü senin o önemsiz tehditlerini hiç ciddiye almamıştım. | Open Subtitles | لأنني لم آخذ تهديداتك الجوفاء بمحمل الجد. |
Görünüşe göre, kimse beni ciddiye almıyor artık. | Open Subtitles | . من الواضح أنه لا يوجد أي أحد يأخذني بمحمل الجد |
Belki de beni ciddiye almalıydınız. | Open Subtitles | ربما كان يجب عليكما أن تأخذا كلامي بمحمل الجد |
Ne yazık ki, bu ülkede ciddiye alınmak için kendini ciddiye almak zorundasın. | Open Subtitles | وفي هذه الدولة لو أردت ان تؤخذ بمحمل الجد عليك ان تأخذ نفسك بمحمل الجد أولاً |
Artık beni ciddiye almıyorlar. | Open Subtitles | استطيع القول بأنهم لم يعودوا يأخذونني بمحمل الجد بعد الآن. |
Ben onurlu bir temsilciyim ve bunu çok ciddiye alırım. | Open Subtitles | أنا مفوض شريف و أتعاطى مع الآمور بمحمل الجد. |
Beni ciddiye alıyorsun. İstemeseydin hemen geri dönerdim. | Open Subtitles | لقد أخذت كلامى بمحمل الجد سأعود فور أن |
Kitapları ciddiye almazsınız. | Open Subtitles | . أنت لا تأخذ الكتب بمحمل الجد |
Kocamın işini ciddiye alan ilk kişi sizsiniz. | Open Subtitles | انت أول شخص يأخذ عمل زوجي بمحمل الجد |
Julian Barbour'un zaman görüşü kulağa aykırı gelebilir, ama fizik topluluğu tarafından çok ciddiye alınmakta, bu herkesin onunla aynı fikirde olduğu anlamına gelmesede. | Open Subtitles | ربما تكون فكرة جوليان باربر عن الزمن متطرفة ولكنها تُأخذ بمحمل الجد عند المجتمع الفيزيائي وهذا لا يعني بأن الجميع متفق معه |
Seni o elbisenin içinde ciddiye alamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكن أن أخذك بمحمل الجد بذلك الفستان |